BIST 9.725
DOLAR 35,20
EURO 36,75
ALTIN 2.968,40
HABER /  GÜNCEL

Tarım işçilerinin 'ölüm yolculuğu': 5 ayda 190 ölüm

Saati 1,5 liraya asma yaprağı toplamaya giden tarım işçilerini taşıyan kamyonun devrilmesiyle 15 kişi hayatını kaybetti. Türkiye'de tarım, her yıl iş kazaları ve güvencesizlikte başı çeken dört sektörden biri.

Abone ol

Türkiye'de ilkbaharın gelişiyle birlikte 3 milyon mevsimlik tarım işçisinin aylarca sürecek hareketliliği de başlıyor.

Çoğunlukla Doğu'dan Batı'ya, Karadeniz'e doğru yol alıyorlar.

Kimi zaman da doğup büyüdükleri köylerinin çevresindeki tarım alanlarında çalışıyorlar.

Tıpkı dün, yaşadıkları Çökelek köyünden yevmiye ile asma yaprağı toplamak için "son yolculuklarına" çıkan tarım işçileri gibi.

Manisa'nın Gölmaramara ilçesine bağlı Hacıveliler Köyü yakınlarında, tarım işçilerini açık kasasında taşıyan kamyonetle, süt tankerinin çarpışması sonucu 13'ü kadın 15 kişi yaşamını yitirdi.

Ölenler arasında 15 yaşında Burak Kaya da var.

İş kazalarında birinci sektör tarım

Türkiye'de iş kazaları ve işçi ölümlerinde ilk sıralardan birini tarım iş kolu alıyor.

Çalışma yaşamında işçilerin karşılaştığı kaza ve ölümleri izleyip raporlaştıran İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi'ne göre, işçi ölümlerinin yoğunlaştığı dört sektör arasında "değişmeyen" sektör tarım.

İş kazası ve işçi ölümlerinin en yoğun olduğu diğer sektörler ise, inşaat, taşımacılık ve ticaret/büro işkolları olarak sıralanıyor.

İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi'nin verilerine göre, 2015 yılının ilk altı ayında 646 işçi yaşamını yitirdi.

İşçilerin en çok trafik/servis kazalarında, düşme, ezilme/göçük nedeniyle yaşamını yitirdiği belirlenmiş.

Yalnızca Mayıs ayında trafik/servis kazası nedeniyle 48 kişinin yaşamını yitirdiği kayda alınmış. Manisa'da yaşanan kazayla birlikte bu sayı 63'e yükselmiş oldu.

Mayıs ayında iş kazalarında 12 kadın, 149 erkeğin yaşamını yitirdiği kayıtlara geçildi.

2015 yılında tarım iş kolunda yaşamını yitiren işçi sayısı ise 190 oldu.

'Taşeronlaştırma yasaklansın'

İş Güvenliği Meclisi, işyerlerinde işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerinin alınmasını ve taşeronlaştırma başta olmak üzere her türlü güvencesiz çalıştırmanın yasaklanmasını istiyor.

Son 10 yıl dikkate alındığında bu yılın Mayıs ayı sonuna kadar tüm iş kazalarında ölen işçilerin sayısı ise kayıtlara 13 bin 569 olarak geçti.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı son olarak 2014 yılında 1009 iş kazasını mercek altına alarak bu kazaların bedeline ışık tutmaya çalıştı.

Bakanlığın incelediği 1 yılda gerçekleşen kazalarda, işçilerden yüzde 47,9'u yaralanmış, yüzde 45,7'si yaşamını yitirmiş, yüzde 6,4'ü ise uzuv kaybına uğramış.

CHP'li Özel: 'İnsanları karpuz gibi taşımışlar'

Ankara'dan olay yerine geçen CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel'i telefonla aradığımızda, kaza yerine yeni ulaşmıştı.

Kazanın meydana geldiği yolu "ölüm yolu" olarak nitelendiren Özgür Özel, bu yolun 1998 yılından beri bitirilmediğini de söyledi.

Kazada yaşamını yitiren kadınların, kilosu 1,5 liraya asma yaprağı toplamak için yola çıktığını hatırlatan Özel, bir kadının da günde en fazla 6 kilogram yaprak toplayabileceğini, bunun da günlük 9 lira anlamına geldiğini söyledi.

Tarım işçisi değil işsizi

Özel en çok işçilerin yük taşınan araçlarla nakledilmesini eleştiriyor.

"O araç yük kamyoneti. Onunla karpuz taşınır. Karpuz taşır gibi insan taşıyorlar. Aslında bu kişiler tarım işçisi değil işsiz. Tarım alanında o kadar çok işsiz var ki, bu kötü koşullarda çalışmanın çok fazla talibi var. Hepsinin güvenliksiz taşımaya, sigortasızlığa, düşük ücrete eli mahkum. Tümünün nedeni ise Türkiye'nin tarım politikalarının çökmüş olması."

"Herkes 3 maymunu oynuyor"

Ziraat Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Üyesi, Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bülent Gülçubuk ise tarında hak aramayı hale getiren bir dizi faktörün varlığına dikkat çekiyor.

Bunların kayıtdışılık, örgütsüzlük, kamunun ilgisizliği, iş kaybı endişesi, yasaların uygulanmayışı ve sahipsizlik olduğunu belirten Gülçubuk, "Çığlıkları duyulmayan, sessizlerin sessizi diyebileceğimiz gezici ve geçici tarım işçileri için sorumluluk, doğrudan veya dolaylı olarak herkese düşüyor" diyor.

Gülbuçuk "Bu sesi duymak her şeyden önce dünyada tarım ekonomisi açısından ön sıralarda geldiğimizi belirten kamu otoritelerine, karar vericilere düşmektedir" diye ekliyor.

Tarım ekonomisinde dünyada 7. sırada olan Türkiye'nin on yıllardır tarımda insani sorunları çözememesini eleştiren Gülbuçuk, "Herkes 3 maymunu oynuyor" diye konuştu.

Tarımda çalışanların yüzde 85'inin kayıt dışı olduğu bilgisini de veren Gülçubuk, mevsimlik tarım işçilerinde bu oranın neredeyse yüzde 100 olduğuna dikkat çekti.