Dörtlü Suriye Zirvesi Rusya, Almanya ve Fransa’nın katılımıyla İstanbul’da düzenlendi. Vahdettin Köşkü'ndeki zirveye, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ev sahipliği yaptı. Zirvenin ardından ortak bildiri yayımlandı.
Abone olTürkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, tarihi zirvenin ardından düzenlenen toplantıda yaptığı açıklamada Suriye'deki duruma ilişkin, "Sahada tam olarak ateşkesin sağlanması ve hakim kılınması ile akan kanın bir an önce durdurulması hedefimiz var." ifadelerini kullandı. Toplantıda ayrıca yıl sonuna kadar Anayasa Komitesi'nin oluşması noktasında da çağrıda bulunuldu.
İstanbul'daki tarihi Dörtlü Suriye Zirvesi'nin ardından Erdoğan, Putin, Merkel ve Macron ortak basın toplantısı düzenledi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ev sahipliğinde, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Almanya Başbakanı Angela Merkel'in katılımıyla gerçekleşen Suriye konulu dörtlü zirve sona erdi.
Zirvenin ardından ortak bildiri yayımlandı. Yayımlanan bildiride, "Suriye'nin egemenliği bağımsızlığı ve toprak bütünlüğü ile BM Şartı’nın amaç ve ilkelerine olan kuvvetli taahhütlerini teyit etmişlerdir." denildi.
Dörtlü zirve bildirisinde liderler, teröre karşı mücadeleye devam etme gerekliliğinin altını çizerken, etkili önlemlerin tam olarak uygulanması ve tüm ilgili tarafların hükümlere riayet etmesi suretiyle sağlanacak kalıcı bir ateşkesin önemini vurguladı. Bildiride liderler, Suriye'de kimyasal silah kullanılmasına karşı olduklarını teyit ederek, tarafların ilgili sözleşmeye riayet etmelerini istedi.
2 SAAT 45 DAKİKA SÜRDÜ
Soçi mutabakatının ardından İdlib'deki durum başta olmak üzere, sahadaki genel gelişmeler ve siyasi çözüm sürecinin ele alındığı zirve 2 saat 45 dakika sürdü. Tarihi zirvenin ardından ilk açıklamayı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yaptı. İşte Erdoğan'ın açıklamaları:
"Sayın Devlet Başkanı Putin, Cumhurbaşkanı Macron, Şansölye Merkel ve BM Genel Sekreteri'nin Suriye Özel Temsilcisi, değerli basın mensupları sizleri en kalbi duygularımla, saygıyla selamlıyorum."
Toplantımızın ve aldığımız kararların Suriyeli kardeşlerim için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Ana önceliklerimiz sahada tam olarak ateşkesin sağlanması ve hakim kılınması ile akan kanın bir an önce durdurulması hedefimiz var. Ayrıca Suriye halkının meşru talepleri doğrultusunda siyasi çözüme ulaşılmasını ve istikrarın sağlanması noktasında neler yapılabilir? Bunları etraflıca ele alma fırsatı bulduk.
TRAJEDİ DAHA DA KÖTÜYE GİDECEKTİR
Maalesef çok uzun bir dönem Suriye krizinden kaynaklanan sıkıntıların yükünü, Suriyeli siviller ile komşu ülkeler çekmek zorunda kalmıştır. Bir çok ülke krizin vehametini krizin etkileri kendi sınırlarına ulaşınca idrak edebilmiştir. Artık bu kayıtsızlığa bir son verilmesi gerekiyor. İnsiyatif alınmadığı takdirde trajedi daha da kötüye gidecektir.
KOMİTENİN KURULUŞ SÜRECİ TAMAMLANACAK
Kalıcı çözüm yolunun Suriye halkının öncülüğünde, BM gözetiminde yürütülen müzakerelerden geçtiğini vurguladık. İdlib konusunda Putin ile imzaladığımız muhtıranın imzalanmasında sağlanan ilerlemeyi teyit ettik. Anayasa Komitesi'nin kuruluş sürecinin en kısa sürede, yıl sonu itibariyle tamamlanması çağrısında bulunduk.
BİNLERCE TERÖRİST ETKİSİZ HALE GETİRİLDİ
Suriye kaynaklı terör tehdidi toplantımızda ele aldığımız bir diğer önemli konuydu. Bu hususta gerek 4 ülke arasında, gerekse uluslararası toplum düzeyinde işbirliğinin artırılması konusunda mutabık kaldık. Bugüne kadar DEAŞ ve PYD tarafından gerçekleştirilen saldırılarda yüzlerce vatandaşımız yaralanmakla kalmadı, şehitler de verdik. Her iki terör örgütünü de kaynağında bertaraf etmek amacıyla Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekatlarını gerçekleştirdik. 7500 DEAŞ'lı ve PYD'li teröristi etkisiz hale getirerek 4 bin km'lik alanı terörden arındırarak önemli bir başarıya imza attık.
EMRİVAKİLERİ KABUL ETMEYECEĞİZ
Terörle mücadele kisvesi altında, sahada yeni emrivakilerin dayatılmasını da asla kabul etmeyeceğiz. Fırat'ın batısında olduğu gibi Doğusunda da tehditleri kaynağında bertaraf etmeyi sürdüreceğiz.
Adil yük paylaşımı hususunda AB'nin verdiği taahhütlerin yerine getirilmesini beklediğimizi de hatırlatmak isterim. Diğer ülkelerden de desteklerini artırma çağrısında bulunuyorum.
TÜRKİYE MÜCADELEYİ SÜRDÜRECEK
Sahile vuran masum çocuk bedenleri, 7,5 yıldır yaşanan acıların en acı sembolleridir. Herkesin bu trajediyi sonlandırması için mücadele etmesi gerekiyor. Zirve katılımcıları olarak gerek sahadaki durumun iyileştirilmesine, gerek siyasi süreçte ilerleme sağlanmasına yönelik çabalarımızı artıracağımıza inanıyorum.
Türkiye olarak mücadelemizi hem Astana platformunda, bugünkü gibi geniş platformlarda sürdürmekte kararlıyız. Şüphesiz ki bu kararlılığımız, Astana sürecinin bir diğer üyesi olan İran'ı da ilgilendirmektir. Attığımız adımlardan İran'ı da bilgilendireceğiz.
Bu kararlılık Suriye halkıyla dayanışmamızın bir gereği, Suriyeli kardeşlerimize karşı boynumuzun borcudur."
RUSYA DEVLET BAŞKANI PUTİN'İN AÇIKLAMALARI
Türkiye'nin yönetimini bu ortak çalışmayı yürüttükleri için teşekkür etmek istiyorum. Türkiye, Rusya, Almanya ve Fransa ilerde de Suriye'deki durumun normalleşmesi konusunda el ele çalışmaya devam edecektir. Ortak bildiri kabul etmiştir. Astana formatı sayesinde Suriye topraklarının büyük bir bölümü teröristlerden arındı.
Suriyeliler kendi kaderlerini kendi tayin etmelidirler.
Soçi'de ulusal Suriye kongresinde alınan kararlar da dikkate alınmalıdır. Toplumun tüm katmanları tarafından meşru olarak tanınmalıdır. Çoktandır ihtiyaç duyulan anayasal reformu yapabilecektir. Suriye toplumunu birleştirecektir. Dolayısıyla bizi çok ciddi bir çalışma bekliyor. Suriye'deki şiddet oranı ciddi derecede azaltıldı.
Sayın Erdoğan ile bizim Avrupralı meslekltaşlarımızı hayata geçirilmesi için bilgilendirdik. Çatışmazlık bölgesi gibi geçici bir tedbir olduğunu düşünüyoruz. Radikal unsurlar İdlib bölgesinden silahlı saldırılarda bulunacaklarsa Rusya bu durumda Suriye hükümetinin bu terör tehdidinin ortadan kaldırılmasına kararlı bir şekilde yardımcı olacaktır.
Ülkedeki durumu iyileştirmek için sosyal meselesi ciddi anlamda çözmek için uluslararası toplumun el ele çaba sarf etmesi lazım. İnsani yardım tabirini genişletmeliyiz. Bizim şöyle bir teklifimiz var mültecilerle ilgili uluslararası konferans düzenlemek istiyoruz. Suriye'de 1,5 milyon mültecinin yerleştirilmesi için ortam sağlandı.
Türk halkını yaklaşmakta olan milli bayramınızla tebrik etmek istiyorum.
FRANSA CUMHURBAŞKANI MACRON NELER SÖYLEDİ?
Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı bizleri İstanbul'da kabul ettiği için teşekkürlerimi sunuyorum. Amerikan halkı ile ilgili olarak buradan taziye dileklerimi dile getirmek isterim. Hazin saldırıdan dolayı Amerikan halkının yanındayız. Ben bir yılı aşkın süre önce birbirinin yaklaşması gerektiğini söylemiştim. Bugünkü zirvede bu aşamada başka bir adım oldu.
Terörle mücadeleyi sürdürürken aynı zamanda bugün yapılacak askeri harekatların insanı konuda yardım göstermesini unutmuyoruz. Bu konuda bizi İdlib konusuna götürüyor. Rejimin İdlib'e yapacağı harekat kabul edilemez olacaktır. Burada Türkiye'nin Avrupa'nın ve bölgenin istikrarı söz konusu. Bunu zaten gördük. Rusya ve Türkiye bir mutabakata vardılar. Biz bunu Soçi bildirgemizde de belirttik. Konuyla ilgili olarak Sayın Cumhurbaşkanı'nın insani yardım konularında eylemlerine katılıyoruz. Kimyasal silahların kullanılması kabul edilemez.
MERKEL: İYİ BİR TOPLANTI OLDU
Almanya Şansölyesi Merkel'in açıklamalarından satır başları şöyle;
İstanbul'a olan bu davetten ötürü çok teşekkür ediyorum. Son derece üretken bir toplantı olduğunu düşünüyorum. Ortak bir bildirge yayınlabildik. İki Astana grubundan iki small grup diye adlandırılan temsilci bir araya gelmiş bulunmakta. Bu bağlamda nihai çözüm elde etme açısından yeterli değil ama iyi bir toplantı oldu.
Burada askeri açıdan değil siyasi açıdan çözüm bulmak gerekiyor. Suriye'de birçok insani felaket gördük. Nüfusun yarısından fazlası mülteci durumunda. 17 Eylül'de Rusya ve Türkiye arasında İdlib'de bir ateşkes konusunda çok verimli bir çalışma gerçekleşmiştir. Sürdürebilir ateşkes olması için elimizden geleni yapmaya hazırız. İdlib'de büyük başarı elde edilmiş durumdadır. Kimyasal silahların kullanılmaması doğrultusunda kararlı olduğumuzu belirtmek istiyorum.
Anayasa Komitesi bir araya gelememiştir ama bütün Suriye halkının bir araya gelip oy kullanabileceği seçimlerin yapılması gerekmektedir. Anayasa komitesinin yıl sonuna kadar bir araya gelebilmesi için katkıda bulunmak istemekteyiz. Diğer taraftan ele aldığımız konu sığınmacıların tekrar geri dönebilmeli.
GÜN BOYU NELER YAŞANDI?
ERDOĞAN ZİRVE ÖNCESİ KONUŞTU: DÜNYANIN GÖZLERİ TOPLANTIMIZA YÖNELMİŞ DURUMDA
Erdoğan, İstanbul'daki Suriye konulu dörtlü zirveye ilişkin, "Suriyeli kardeşlerimiz başta olmak üzere tüm dünyanın gözleri şu anda bu toplantımıza yönelmiş durumda. Samimi ve yapıcı bir anlayışla hareket ederek bu beklentileri boşa çıkarmayacağımıza inanıyorum." demişti
Erdoğan ve Merkel, Vahdettin Köşkü'nde gerçekleştirilecek Suriye konulu dörtlü zirve öncesi bir araya geldi.
Görüşmede Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak da hazır bulundu. Erdoğan ve Merkel, görüşme sırasında Vahdettin Köşkü'nün penceresinden İstanbul Boğazı manzarasını seyrederek, bir süre sohbet etti. Basına kapalı gerçekleşen görüşme yaklaşık yarım saat sürdü.
Bu aşamada Astana’nın kazanımlarının Cenevre’ye taşınması gerekecek ve Suriye’de siyasi çözüme her halükarda çok daha geniş katılımlı bir platformda ulaşılacak.