BIST 9.640
DOLAR 34,70
EURO 36,75
ALTIN 2.971,93
HABER /  GÜNCEL

Tantan'ın kanunsuz çok işi vardı

Vatan'ın 'Berna Yılmaz kaçırılacaktı' haberine, Mesut Yılmaz'dan cevap geldi. Yılmaz olayı doğruluyor ve Tantan'ın bir dönem yaptığı kanun dışı uygulamaları anlatıyor.

Abone ol

"Ama Tantan bizimle çok uğraştı" diyor Yılmaz ve anlatıyor: Berna'nın yurtdışına çıkışlarını kontrol altına almıştı. İzmir Emniyeti'nden birine talimat verip, kardeşim Turgut'u da Örümcek Operasyonu'nun içine sokmaya çalıştı.. Vatan Gazetesi sordu, Yılmaz cevapladı: VATAN: Mesut Bey, bugün gazetemizde Cenajans'ın sahibi Nail Keçili'nin bir mektubu yayınladık. Nail Bey mektubunda sizin kendisine "Dönemin İçişleri Bakanı Sadettin Tantan'ın eşiniz Berna Hanım'ı kaçırtmaya kalkıştığını" söylediğinizi yazmış. Bugün (dün) Nail Keçili'yle röportaj yaptık. Bu olayı tekrar anlattı. Bunu bir de size sormak istedik... Mesut Yılmaz: Nail Bey'in bazı ifadeleri yanlış. Herhalde kendisi Tantan'la polemiğe girmek istiyor ki, bunları söylüyor. VATAN: Peki böyle bir olay hiç olmadı mı? Mesut Yılmaz: Dün (önceki) akşam beni Ertuğrul Özkök (Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni) aradı. Ona "Bu iddia asılsız' dedim. Aslında böyle bir şeyi Berna, Nail Keçili'ye anlatmış ama olayın Tantan'la ilgisi yok. VATAN: Olay ne zaman oldu? Mesut Yılmaz: 4-5 yıl önceydi. Tarihi tam hatırlamıyorum. İstanbul'daydık. VATAN: Evinizde miydiniz? Mesut Yılmaz: Hayır otelde kalıyorduk. (İstanbul'dayken sık sık kaldığı Swissotel'i kastediyor.) VATAN: Nail Bey'in anlattığına göre eşinize "Anneniz hasta, hastaneye gitmeniz gerekiyor" denmiş... Mesut Yılmaz: Hayır. Ben doğrusunu anlatayım. Hasta olan benim annem. Bu haber gelince Berna hastaneye gitmek istemiş. O gün de Berna'ya yönelik 3-4 tehdit gelmişti. Korumalarım Berna'ya "Efendim, tehdit telefonları alıyoruz. Hastaneye İstanbul Emniyeti'nin resmi otosuyla gidelim" demişler. Berna da resmi polis otosuna binmiş. Benim korumalar da kendi araçlarıyla polis otosunun peşine düşmüşler. Polis otosu, hastane yolunda yanlış sokaklara, biraz sapa yerlere girmeye başlamış. Bunun üzerine korumalarım polis otosunu durdurup Berna'yı indirmişler ve yola benim korumalarımın kullandığı araçla devam edilmiş. VATAN: Nail Keçili "Berna Hanım'ın dönemin İstanbul Valisi Erol Çakır'ı arayıp yardım istediğini" söyledi. Bu doğru mu? Mesut Yılmaz: Hatırlamıyorum ama, böyle bir şey olmuş olabilir. Üzerinden çok zaman geçti hatırlamıyorum. VATAN: Nail Keçili'yle ne zaman görüştünüz? Mesut Yılmaz:1 yıl kadar önce, İstanbul'da görüştük. VATAN: Görüşmede sanırım ağırlıklı olarak Egebank konusu, dönemin polis operasyonları konuşuldu. Mesut Yılmaz: Evet çok şey konuştuk. VATAN: Tantan'dan çok bahis geçti herhalde... Mesut Yılmaz: Evet. Nail Bey Tantan'ın kendisiyle uğraştığını düşünüyor. Bunun üzerine de konuştuk. Tantan bir gün Egebank operasyonunda, Nail Keçili'nin ofisinde bulunan bir çantadan bahsediyordu. "Bütün sırlar bu çantanın içinde" diyordu. Değişik bir insan Tantan. Bizimle de uğraştı, Berna Hanımla da uğraştı. VATAN: Berna Hanım'la ilgili başka bir olay mı var? Mesut Yılmaz: Berna'nın yurtdışı çıkışlarını kontrol altına aldırmış. Bursa'nın Orhangazi İlçesi Kaymakamı'na talimat vermiş. VATAN: Orhangazi Kaymakamı'nın ne ilgisi var? Mesut Yılmaz: Berna zaman zaman yurtdışına Bursa'da oturan bir aile dostumuzun uçağıyla gidiyordu, Bursa'daki bir havaalanından... Çıkışlarına baktırmış. Sonra İzmir Emniyeti'nden birine talimat verip "Turgut Yılmaz'ı da bu işin içine katın" demiş. Örümcek Operasyonu mu neydi? Talimat verdiği görevli gelip bana bunu anlatınca haberim oldu. VATAN: Belki de Nail Keçili bu olayla, Berna Hanım'ın başına gelen olayı birleştirip, Tantan'la ilgisini bu yolla kurdu. Mesut Yılmaz: Olabilir, bilmiyorum. VATAN: Anayasa Mahkemesi size ilişkin Yüce Divan kararını usûle aykırı bularak Meclis'e geri yolladı. Yeniden oylama yapılacak. Meclis'in yine Yüce Divan kararı vermesi bekliyor musunuz? Mesut Yılmaz: Tabii yine aynı karar çıkar. Belli ki iktidar bunu kişisel bir mesele haline getirmiş. Ama davadan hiçbir şey çıkmaz. Davanın açılacağını bile sanmıyorum. Avukatlarım gereken çalışmayı yapıyor. VATAN: Eğer dava açılırsa, TCK'nın bazı maddelerine göre yargılanacaksınız. Ama yargı heyetinin büyük bölümünün ceza hukukçularından oluşmadığı biliniyor. Bu konuda bir sıkıntınız, itirazınız var mı? Mesut Yılmaz: Hayır, kesinlikle... Yüce heyetin en doğru kararı vereceğinden şüphem yok.