BIST 9.390
DOLAR 34,43
EURO 36,29
ALTIN 2.837,00
HABER /  POLİTİKA

Tansu Çiller'in son kararı bu mu?

Uzun süredir dönecek mi, dönmeyecek mi diye tartışılan Tansu Çiller, kararına ilişkin ipucu verdi...

Abone ol

Uzun süredir siyasete dönecek mi,  dönmeyecek mi diye merak edilen DYP eski Genel Başbakanı Tansu Çiller'den telefon var. Vatan yazarı Ruhat Mengi, bugünkü köşesinde Tansu Çiller'in kararıyla ilgili ipucu verdi: 

- Sabahın erken saatlerine kadar okurlarımdan ve Her Açıdan izleyicilerinden gelen mektupları okuduğum için (eksik olmasınlar bir günde yüzlercesi geliyor) erken kalkamıyorum, dün sabah da cep telefonumun uzun uzun çalmasıyla uyandım.

Tansu Çiller’in aradığını söylediler. Sayın Çiller daha önce de beni arayıp televizyon programımı her Pazar eşi Özer Çiller’le birlikte zevkle izlediğini söylemiş, tebrik etmişti. Bu konudaki ilgisini, nezaketini takdir ediyorum.

Yine Her Açıdan için takdir cümleleriyle başladı ama araya “Gerçi programda benden de zaman zaman biraz haksız şekilde söz ettiniz ama...” cümlesi girince dayanamayarak ‘hiç kimseye haksızlık yapmamaya her zaman özen gösterdiğimi, eğer söz etmişsem mutlaka gerçeklere dayanmış olacağını’ söyledim.

‘Bugün üzülüyorsunuz ama sizin döneminizde TV programlarım iki ayrı kanalda, iki kez sizin isteğiniz üzerine kesildi’ deyince “bundan haberi olmadığı, kesinlikle böyle bir girişiminin olmayacağı” cevabını verdi.

Ona; TRT’de “Spot” isimli programımın çekimlerini yaparken “Tansu Çiller’in danışmanıyız” diye stüdyoya yerleşen ve onunla ilgili haberleri vermemize engel olan “gruplar”dan, dönemin TRT’sinin akademik kariyer sahibi, profesör Genel Müdürü’nün “Başbakan programı bizzat izliyor ve kendisi arayarak engel olunmasını istiyor” dediğini, kendisi de profesör olan danışmanının neredeyse ağlamaklı şekilde bana “programımı çok beğendiklerini ama bitirmedikleri takdirde kendilerinin başının derde gireceğini” anlattığını ve “onun yerine haberleri sunup, yorum yapmamı” teklif ettiğini aktardım. Buna karşılık ben de “Haber programım ‘rahatsız ediyorsa’ yorumlarım da edecektir” diyerek teklifi reddetmiştim.

Çiller “Kendisinin böyle bir baskı yapmadığını, belki birilerinin onun adına insiyatif kullanmış olabileceğini” söyleyince bu kez dönemin İçişleri Bakanı Meral Akşener’in medyaya savaş açmasını hatırlattım.

Çiller telefonda Ruhat Mengi'ye devamla şunları söyledi:

“SİYASETE DÖNMEYECEĞİM”

Elbette toplumun bu şekilde algılaması mümkün değildi ama o “Biz Sayın Akşener’le çok farklı kişileriz. Onun yaptıklarından ben sorumlu olamam” dedi. Ben TRT’den sonra ATV’de de programım Çiller etkisiyle kesintiye uğradıktan sonra 10 yıla yakın bir süre adeta “ekran cezası” çekerek beklemiştim. Buna rağmen ‘Olaylar elbette o siyasetçiler hakkında bir fikir oluşturur ama yine de kişisel olayların o siyasetçilerle ilgili yorumlarımı etkilemesine izin vermem. Sizin ve Mesut Yılmaz’ın yeniden liderliğe dönmemeniz gerektiği konusundaki görüşlerimin nedeni; geçmişteki liderliğiniz, başbakanlığınız sırasında bu imkânı iyi değerlendirmemiş ve önemli hatalar yapmış olmanızdır. Eğer değerlendirebilseydiniz Türkiye bugün yaşadığı sıkıntıları yaşamayacaktı’ dedim.

“Yalnız benim değil, hepimizin hataları oldu” anlamında bir cümle söyledikten sonra “Siz mutlaka siyasete girmelisiniz, çok başarılı olursunuz” dedi. Ona ‘siyasete girmeyeceğimi, gazeteci olarak ülkeme daha yararlı olduğuma inandığımı’ söyleyerek sordum; ‘Peki siz dönecek misiniz? DP’ye genel başkan olmayı düşündüğünüz, böyle bir talebin de olduğu söyleniyor.’

“Bu talebin uzun süredir olduğunu ama kendisinin siyasete dönmeyi düşünmediğini net şekilde açıkladığını” belirterek devam etti;

“İlerde böyle bir talep yoğun şekilde ortaya çıkar mı bilemem. Ama ben genç isimlerin ortaya çıkmasını bekliyorum. Bizler artık köşemize çekilelim.”

İlerde bu sözler unutulur mu o da bilinmez ama bu konuşmayı sizlerle paylaşmak istedim.