BIST 9.390
DOLAR 34,46
EURO 36,34
ALTIN 2.869,24
HABER /  DÜNYA

Tanrı'nın var olduğunu gördük

Şili'deki yerin 700 metre altından 69 gün sonra çıkarılan madenciler kurtulduklarına inanamadıklarını işte sözlerle ifade ediyor.

Abone ol

Şili'nin San Jose kentindeki maden ocağında meydana gelen göçükte yerin yaklaşık 700 metre altında 70 gün mahsur kaldıktan sonra kurtarılan 33 madenciden 4'ü başlarından geçeni Tanrı'nın işi ve mucize olarak niteledi.

Hayatlarında ilk kez uçağa binerek Şili'den İspanya'nın başkenti Madrid'e gelen Ariel Ticona, Esteban Rojas, Victor Segovia ve Pablo Rojas, madendeki zor günlerini ve şimdiki mutluluklarını AA muhabirine anlattı.

İspanya'daki bir özel televizyonun konuğu olarak Madrid'e getirilen madenciler, en etkilendikleri şeyin "Santiago Bernabeu Stadı" olduğunu söyledi. Kendilerine gösterilen ilginin çok uzun sürmeyeceğine ve en geç 1 ay sonra normal hayatlarına geri döneceklerine inandıklarını ifade eden Şilili madenciler, "Ama gelen fırsatları da değerlendirmek istiyoruz. Birçok ülkeden seyahat teklifi aldık. Buralara gidip görmekten zevk duyarız" dedi.

Madenciler, Türkiye ile ilgili bir soruya, "Türkiye diye bir ülke olduğunu biliyoruz, ama başka bir bilgimiz yok. Televizyondan duyduk, o kadar. Galiba orada oynayan birkaç Şilili futbolcu da var. Ama Türkiye nerede bilmiyoruz" karşılığını verdi.

"Madende çalışmaya geri döneceğiz, ama daha güvenli bir madende" diyen Şilili madenciler, yaşadıklarının dünyadaki herkese örnek olması gerektiğini söyleyerek, maden şirketlerinden, işçileri için güvenliği en iyi şekilde sağlamalarını istedi.

Madenciler, yaşadıkları özel anlar ve maden şirketiyle olan davaları hakkında basına konuşmama konusunda yerin altında birbirlerine söz verdiklerini, bu yüzden ayrıntılara girmek istemediklerini söyledi.

4 madenci, "Biz orada bir aile gibiydik. Tartışmalar, kavgalar, küslükler, barışmalar oluyordu. Her tartışmayı en kısa zamanda çözüyorduk" dedi.

"YAŞADIĞIMIZ HİÇBİR YERDE YAŞANMASIN"

Madendeyken eşi doğum yapan ve kızına Esperanza (Umut) adını veren Ariel Ticona, yerin altında yaşadıklarına ilişkin olarak, "Olağanüstüydü. Tanrı'nın var olduğunu gördük. Oradan çıkmak ve yeniden hayatın tadını çıkarmak bir mucize" diye konuştu. Eşi ve bir aylık kızıyla birlikte Madrid'e gelen Ticona, artık kızıyla özlem gidererek, kız babası olmanın zevkini çıkarmak istediğini belirtti ve şunları kaydetti:

"Yaşadığımız tecrübenin dünyanın hiçbir maden ocağında yaşanmamasını umuyoruz. Şu anda olağanüstü bir hayat yaşadığımız doğru. Herkes basının ilgi odağı oldu. Bu bizim alışık olduğumuz bir hayat değil. Ama sakin olmaya çalışıyoruz, çünkü 1 ay sonra işimize, kendi hayatımıza döneceğiz. Basın bizden çok şey bekliyor, ama bu hayatımız çok kısa sürecek, bunu biliyoruz."

Şili'de bir madencinin aylık ortalama 300-350 avro kazandığını söyleyen Esteban Rojas ise şöyle konuştu:

"Biz kesinlikle ünlü değiliz. Şu anda sadece rahat yaşayıp fırsatları değerlendirmeye çalışıyoruz. Normalde kazandığımız para çok çok az. Artık tek düşündüğümüz, daha inançlı olmak ve daha güvenli bir madende çalışmak."

"DAĞ HAREKET ETTİ"

Göçüğün hemen ardından 32 madenci arkadaşlarıyla birlikte yaptıkları ilk şeyin diz çökerek dua etmek olduğunu ifade eden Rojas, "Dağ hareket etti. O yüzden şimdi buradayız. Bundan sonra çocuklarımızın daha iyi bir geleceğe sahip olması ve bizim yaşadıklarımızı yaşamaması için çalışacağız" dedi.

Yer altında geçirdiği 70 günde 200 sayfayı bulan bir günlük tutan Victor Segovia ise sadece anı olarak günlüğü tuttuğunu, ancak şu anda birçok yayınevinin günlüğü kitap haline getirmek için kendisiyle temasa geçtiğini söyledi.

Madende yaşadıklarından sonra hayatının değiştiğini anlatan Segovia, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Özellikle duygusal anlamda hayatım çok değişti. Ben kızıma çok uzak olan bir babaydım, ama şimdi onu daha fazla düşünmeye başladım. Onun için de bir şeyler yapmak istiyorum. Ayrıca biz çok az maaş alan insanlarız, şimdi ekonomik olarak da hayatımın değişeceğine inanıyorum."

Pablo Rojas da "Yerin altındayken en unutulmaz an, yukarıya doğru çıkışımız, ailelerimizle buluşmamız oldu. Yukarı çıktığımda beni en fazla şaşırtan kameralar oldu" diye konuştu.

"Birçok insan sanki ölüp dirildiğimizi söylüyor, ama hiç böyle bir hisse kapılmadık. Çünkü her zaman umudumuz vardı ve her gün dua ediyorduk" diyen Pablo Rojas, dünyanın birçok yerinden kendilerine gönderilen hediyelerin kendilerini mutlu ettiğini belirtti.

Rojas, "Artık herkes sizi tanıyor. Teklif gelse madenciliği bırakıp siyasete atılmayı düşünür müsünüz" sorusunu, "Siyaset? Ben o işi bilmem ki. Asla olmaz" diye yanıtladı.