BIST 9.109
DOLAR 34,24
EURO 37,63
ALTIN 2.921,56

Tangonun dev ismi İstanbul'da...

Tangonun en büyük isimlerinden Mariano "Chicho" Frumboli, İstanbul'da!.

Tangonun en büyük isimlerinden Mariano "Chicho" Frumboli, İstanbul'da!. Chicho yaşayan efsane ve hocaların hocası olarak adından söz edilen, Her Tangocunun ondan ders alabilmeyi hayal ettiği bir eğitmendir.

Bu hafta sonu İstanbul'da, partneri Juana Sepulveda ile birlikte, verdiği eğitimler ve inanılmaz show ları ile bizleri büyülemeye hazırlanıyorlar!

Bir önceki yazımda İlk Uluslararası Tango festivalimizin, 2004 yılında değerli eğitmen ve organizatörlerimiz Şule & Aydoğan Arkis tarafından yapıldıgını belirtmiştim.

"İstanbul Tango Festival" adı ile başlatılan bu ilk adım, gerçekten başarılı ve önemli bir adım oldu. Tango sürekli gelişiyor ve bunu takip için dünyayı izlememiz gerekiyor. İşte Aydoğan Bey ve eşi Şule Hanım, bizlere bu imkanı sunmak adına, belirli aralıklarla seminerler düzenleyip, Türkiye ye dünyanın en iyi eğitmenlerini getiriyorlar. Bu gün sizlere Aydoğan Bey ile yaptığım röportajı aktarmak istiyorum.

SAO – Öncelikle şu an gündem konumuzdan, Chicho'dan başlamak istiyorum, kendisinin buraya gelmesi zor ve maliyetli bir eğitmen, şu an turnede mi ,yoksa direk bu seminer için mi geldi?

AA - Chicho ile her yıl, 2 kez çalışmak için anlaştık. Birisi festival bir diğeri de yoğun seminerler olarak iki farklı çalışmamız olacak. Ancak geçtiğimiz yıl, yoğun programı ve bazı özel durumlar bunu gerçekleştirmemize engel olmuştu. Geçen sene yoğun seminerlerinin ilkini yaptık. Gene Aralık ayında olmuştu, ancak festivale gelememişti. Şimdi Aralık'ta, yani bu hafta sonu, yoğun seminerlerinin ikincisini yapıyoruz. Yazın, 3-7 Temmuz 2013 tarihinde de Uluslararası İstanbul Tango Festivalinde () yine bizlerle olacak.

Bu bir turne değil. Chicho, bir kaç önemli kritere bakarak dünyada toplam 9 şehir belirledi ve Yoğun Seminerleri sadece bu şehirlerde veriyor. Aralarında İstanbul da var. Yani Türkiye'deki Tango severler çok şanslılar arasında.

SAO – Evet gerçekten çok şanslıyız, dünya festivallerine eğitmen olarak giden bir çok kişinin, Chicho'nun yetiştirdiği eğitmenler olduğunu öğreniyoruz. Peki ben çok merak ediyorum, İstanbul'daki ilk festivali yapma fikri nasıl oluştu, nasıl karar verdiniz?

AA - İlk festivalimiz, bizim yurt dışında gezdiğimiz bir çok festival ve diğer tango organizasyonlarından sonra aldığımız ilham sonucu gerçekleşti. O organizasyonlarda, oraya gelenleri memnun etmek adına bakınca, İstanbul bundan çok daha iyisini yapar. Biz bundan daha güzel organizasyon yaparız' düşüncesi şekillendi. Ve böylece 2004 yılında ilk festivalimizi yaptık.

SAO – Her şeyin ilki daha zor olur derler, ilk tecrübe bakımından daha heyecanlıdır, bu aşamada unutamadığınız bir anınız var mı ?

AA – Evet tabii ki, Festivalin tarihi Haziran sonunda idi. Derslikler ve milonga alanlarını İstanbul Avrupa yakasında seçtik. Milongalar açıkhavada olacaktı. Hava, tam festival haftasında kapandı ve Avrupa yakası yağmurlar altında kaldı. Öyle ilginç bir durum oldu ki; Avrupa yakasının nerede ise tamamı yağmur altında iken bizim milonga yaptığımız Maçka semtine bir damla dahi yağmadı. Çok korkmuştuk, ancak yazın sıcağında müthiş serin, güzel milongalar yaşadık. O korkumuzu ve sonrasındaki mutluluğumuzu unutamam...

SAO - Festivalleri düzenlerken hangi mekanları tercih ediyorsunuz ve nedenlerinden bahseder misiniz?

AA - Festivalimizin sloganı "Medeniyetlerin dans ettikleri yerde dans edelim". Tarihi yerler ve özelliklerin buluştuğu mekanları tercih ediyoruz; Haydarpaşa Garı, Binbir Direk Sarnıcı, Adile Sultan Sarayı gibi. İstanbul'un aynı zamanda doğal manzarasını, medeniyetlerin beşiğini sunmak istiyoruz. Mimar Sinan Üniversitesi'nin bahçesinde, Bahçeşehir Üniversitesi‘nin çatısında denize dokunarak dans etmek, gelenleri adeta büyülüyor... Ve gelen yabancıların en az % 40'ı yeniden gelip, yeni katılımcıları da getiriyorlar..

SAO - Eğitmenleri nasıl ve hangi kriterlere göre seçiyorsunuz?

AA – Dünya ustaları olması gerekiyor, dünya festivallerine giden birçek eğitmeni yetiştiren kişiler bunlar, yaşayan efsaneler, Chicho en güzel örnek. Tango da evrimselleşmeyi, devrimselleşmeyi benimsemiş saygı duyulacak hocaları ve Türkiye'ye peşinden bir çok insanı getirebilecek, çekebilecek eğitmenleri seçiyoruz. Çok sayıda yabancı dansçı geliyor, onları buraya çekecek hocalar önemli tabii ki.

SAO – Festivallerde derslere ve milongalara yabancı katılım oranı nedir ?

AA – Yerli yabancı % 50 civarında eşit, eskiden % 65 yerli, % 35 yabancı gibi bir oran vardı, zamanla yurt dışında çok iyi tanındı ve yabancı katılımı her sene daha da arttı.

SAO – Eşiniz Şule Hanım ile aynı zevki paylaşıyor olmanız büyük şans. İkinizin de yöneticilik tecrübeleriniz var, Arjantin Tangoya ne zaman başladınız?

AA - Tangoya 1998 yılında başladık. Benim 30 senelik Bilgi Teknolojileri yöneticiliğim var. Bunun çoğunluğu uluslararası şirketlerde. Son 22 yılı ise üst düzey yöneticilik. 2012 senesinde biraz dinlenmek ve biraz da farklı alanlarda çalışmak için profesyonel hayatımda değişikliğe gittim. Şimdilerde Bilgi Teknolojileri, Değişim Yönetimi, Kariyer ve Başarı Koçluğu yapıyor ve şirket üst düzey ve çalışanlarına servis veriyorum. Şule de bankacılık sektöründe önemli Finansal Kontrolör tecrübesine sahip. Dans Okulumuzun işleri o kadar arttı ki, birimizin tam zamanlı okulun başına geçmesi gerekiyordu. O, okulun yöneticiliğine geçti.

SAO – Çok iyi bir ekibiniz oldugunu görüyorum, mutlu çalışıyorsunuz, bunun sırrını söyler misiniz ?

AA – Evet iyi ve güçlü bir ekibiz. Şirket gibi organizasyon şeması var, yöneticilri var, kuralları var. Aramızda sevgi ve saygı bağımız var, birbirimizi kolllayan bir ekibiz. Hiçbir sorun egosal bir hale dönüşmüyor, buna izin vermiyoruz. Herkes te bu okulun yarattığı ekonomik üründen payını alıyor ve böylece bir arada mutlu çalışıyoruz.

Bizlerle paylaştığınız değerli bilgiler ve samimiyetiniz için çok teşekkürler. Yaptığınız çalışmalar, Türkiye'nin dünya üzerinde daha fazla tanınması ve İstanbul'un tercih edilen bir Tango merkezi olması açısından çok değerli, bunun için ayrıca teşekkürler.

Evet sevgli Tango severler, Biz eğitmenlerin ve Tangoya gönülden bağlananların, ayağımıza gelen bu fırsatları kaçırmamamız gerekiyor. Malum, bu eğitimleri almak için yurt dışına çıkmak, çok büyük maliyet, en uygun döneminde bile Arjantine gidiş-dönüş uçak biletleri, dudak uçuklatıyor...

Bu hafta sonu 14-15-16 Aralık‘da, Dalyan Clup ve Mimar Sinan Üniversitesinin, Bomonti kampüsündeki eğitimleri kaçırmamanızı tavsiye ediyorum..

Her şeyin gönlünüzce olduğu, harika bir hafta geçirmeniz dileği ile...