BIST 9.865
DOLAR 35,08
EURO 36,62
ALTIN 2.955,60
HABER /  GÜNCEL

Talat'tan Rum Kesimi'ne tepki

KKTC Başkanı M.Ali Talat, "Türkiye'nin Rum yönetimini tanıyamayacağını ve Rum yönetiminin de böyle bir talepte bulunma hakkının olmadığını" ifade etti.

Abone ol

KKTC Başbakanı Mehmet Ali Talat, ''Türkiye'nin Rum yönetimini tanıyamayacağını ve Rum yönetiminin de böyle bir talepte bulunma hakkının olmadığını'' ifade ederek, ''Türkiye'nin (Kıbrıs Cumhuriyeti)ni tanıması, kendi kendini 'işgalci' ilan etmesi demektir. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni tanımaktan vazgeçmesi demektir'' dedi. Başbakan Talat, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ''Kıbrıs sorununun çözümünü engelleyen tarafın Rum yönetimi olduğuna'' işaret ederek, Rum yönetiminin, halkını kandırarak referandumda ''hayır'' demeyi sağladığını belirtti. Kıbrıs Türkünün Rum yönetimini kendi hükümeti olarak tanımadığını ve yapılan iki referandumun Kıbrıs'ta iki halk olduğunu tescil ettiğini vurgulayan Talat, şöyle konuştu: ''Rum halkını aldatan Rum liderliğinin Türkiye'nin Rum liderliğini bütün Kıbrıs'ın hükümeti olarak tanımasını istemesi büyük bir pişkinlik, büyük bir çirkinlik. Rum yönetiminin böyle bir hakkı kesinlikle yok. Böyle bir şeyi Türkiye'den istemeye kimsenin hakkı yok, çünkü Türkiye yeni Kıbrıs'ı tanımayı zaten taahhüt etmişti. Eğer Rum tarafı da 'evet' demiş olsaydı ve Kıbrıs sorunu çözülmüş olsaydı, 'Birleşik Kıbrıs Cumhuriyeti'ni Türkiye tanıyacaktı. Buna imkan vermeyen tarafın 'beni tanı' demesi sanıyorum ki büyük bir haksızlıktır, büyük bir ayıptır.'' ''TANIRSA RUM İDDİALARINI KABUL EDER'' ''Türkiye'nin (Kıbrıs Cumhuriyeti)ni tanıması, (Kıbrıs Cumhuriyeti)nin bütün iddialarını kabul etmesidir'' diyen Başbakan Talat, şöyle devam etti: ''Yani Türkiye'nin kendi kendini 'işgalci' ilan etmesi demektir. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni tanımaktan vazgeçmesi demektir. Kıbrıs Türk halkının Rum yönetimine yama olmasını kabul etmesi demektir. 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasası'nın da ötesinde Rum yönetiminin adada yaptığı değişiklikleri, düzenlemeleri de kabul etmesi demektir. Dolayısıyla böyle bir şey Türkiye'den beklenemez. O bakımdan bunu tartışmak bile aslında abestir. Türkiye (Kıbrıs Cumhuriyeti)ni tanıyamaz.'' ''Kıbrıs Cumhuriyeti'ni gasp eden Rum yönetiminin iki kararla karşı karşıya olduğunu'' kaydeden Talat, Rum tarafının ya Türkiye'nin AB adaylığına ''evet'' diyerek Kıbrıs sorununun çözümünü gelecek sürece bırakacağını, ya da ''hayır'' diyerek ''yedi düvele savaş açacağını'' söyledi. Talat, ''Hangisini tercih edeceğini kendisi bilir. Benim tahminim; Rum yönetiminin, son derece mantık dışı, akıl dışı olan veto yoluna gitmeyeceğidir. Çünkü Rum yönetiminin tümden kontrolünü kaybettiğini, hiçbir muhakeme gücü kalmadığını kabul edemiyorum'' dedi. RUM TARAFINDAKİ MİTİNG Başbakan Talat, Güney Kıbrıs'ta bu akşam düzenlenecek ''vetoya evet'' mitingiyle ilgili olarak da söz konusu mitingin dünyaya ve Türkiye'ye baskı amacı taşıdığını ifade ederek, ''(Papadopulos zor durumdadır, Papadopulos baskı altındır, Papadopulos'u bundan kurtarın ve bir şeyler yapın, jest yapın) gibi bir baskı unsuru olmak için bunu yapıyorlar'' ifadesini kullandı. Mehmet Ali Talat, 17 Aralık öncesi pazarlıkların içinde Kıbrıs sorunuyla ilgili bir pazarlık olduğunu sanmadığını, kendilerinde bu yönde bir bilgi olmadığını belirtti. ''RUMLARIN ÇÖZÜME HAZIR OLMASI GEREKİYOR'' Başbakan Talat, BM Genel Sekreteri Kofi Annan'ın Kıbrıs konusunda girişim yapmadan önce Rum tarafının çözüme hazır olması gerektiğini ifade ederek, ''Top Papadopulos'tadır, görüşlerini hazırlayıp sunması gerekiyor'' dedi. 17 Aralık'tan sonra Kıbrıs konusunda hareketlenme olacağını, ancak bunun ''Kıbrıs'ta çözüm'' için adım atılması yerine zemin hazırlamaya yönelik olacağını kaydeden Talat, Rum yönetimi lideri Tasos Papadopulos'un hala ne istediğini belirleyip ortaya koymadığını belirtti. Talat, Rum basınındaki BM Genel Sekreteri Kofi Annan'ın yaz aylarında kısa süreli iyi niyet misyonu açıklayacağı yönündeki haberleri de spekülasyon olarak niteledi. ''Annan'ın, Rum yönetiminin herhangi bir anlaşmaya samimiyetle destek olacağını ifade etmesinden önce harekete geçeceğini sanmadığını'' vurgulayan Başbakan Talat, Papadopulos'un, BM'yi, AB'yi ve herkesi kandırdığını, bunu Günter Verheugen'in de ifade ettiğini kaydetti. ''Bütün bu aldatılmışlıklardan sonra Genel Sekreter Annan'ın yeni bir görüşme sürecine girişmesinin kolay olmadığını'' dile getiren Talat, ''Genel Sekreter'e yeni efor için tam anlamıyla bir güvence verilmediği takdirde Genel Sekreter'in sürecin içine girebileceğini ben sanmıyorum'' dedi. Başbakan Talat, izledikleri politikalar sayesinde Papadopulos'un gerçek niyetini ortaya koyduklarını belirtti. ''17 ARALIK SONUCUNA UYGUN ADIMLAR ATILACAK'' Mehmet Ali Talat, 17 Aralık sonrası için, Türkiye'nin Türkiye'ye ilişkin, kendilerinin de Kıbrıs'a ilişkin planları olduğunu ifade ederek, bu planları 17 Aralık'tan kısa süre sonra birleştirmeye çalışacaklarını ve 17 Aralık'ta çıkacak sonuca uygun adımlar atılacağını söyledi. ''Kültürel, etnik duygusal bağlarımız bir yana, Türkiye ile çıkralarımız tam anlamıyla örtüşür hale geldi'' diyen Başbakan Talat, şöyle konuştu: ''Daha önce, eski politikalara göre, Türkiye ve Kıbrıs Türklerin çıkarları örtüşmüyordu. Bu birlik daha ziyade duygusal, kültürel, etnik bağlara göre yürütülüyordu. Halbuki şimdi ona ek olarak gerçekten çok büyük bir çıkar birliği var. Bunun da değerini bilmek lazım. Türkiye ile ittifakımızı akıllı, doğru politikalar çizgisinde yürütmek durumundayız.'' SEÇİMLER Başbakan Talat, mecliste azınlıkta olan Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP)-Demokrat Parti (DP) koalisyon hükümetinin, toplumda ciddi ve güvenilir bir portre çizdiğini ifade ederek, ''seçimin, izledikleri politikaların istikrarını sağlama bağlamak için elverişli koşulları yaratacağına inandığını'' söyledi. Cumhurbaşkanlığı seçiminin nisan ayında yapılacağına işaret eden Talat, ''Milletvekilliği seçiminde ortaya çıkacak duruma uygun olarak cumhurbaşkanlığı konusunda karar verilecek'' dedi. Talat, ''Aday olabilirim, Kıbrıs sorunu çözülmediğine göre ve çözülmeyeceğine göre. Ama kararı partim verecek. Henüz bu konuda bir karar verilmiş değil'' dedi. Başbakan Talat, Türk hükümetiyle ilişkilerinin iyi olduğuna işaret ederek, ''Aynı doğrultuda hareket ediyoruz'' diye konuştu.