BIST 10.025
DOLAR 35,16
EURO 36,68
ALTIN 2.956,54
HABER /  DÜNYA

Talabaniye parlamento isyanı

Irak Parlamentosu, etnik ayrımcılığa dayalı olarak Kürtleri kayırdığı ileri sürülen Devlet Başkanı Celal Talabani'nin görevden alınmasını talep etti.

Abone ol

Irak Parlamentosu'nda üçte ikilik salt çoğunlun oyunu alan il yerel seçimlerine ilişkin yasayı veto eden Talabani, güvenirliğini giderek yitiriyor. 275 sandalyeli Irak Federal Parlamentosu'ndaki en büyük Sünni gruplardan Ulusal Uyum Cephesi, etnik ayrımcılık yaptığı gerekçesi ile Devlet Başkanı Celal Talabani'nin görevden alınmasını talep etti.

Parti üyesi Halef el-Ulyan, parlamentoda çoğunluğun oyu ile kabul edilen yerel seçim yasası konusunda Kürt kökenli Talabani'nin ulusal çıkarları değil, etnik ve siyasi temellere göre davrandığını ifade ederek, bu nedenle görevini gerçekleştirmeye ehli olmadığını söyledi.

Radikal Şii lider Mukteda el-Sadr'in siyasi kanadını temsil eden Sadr Grubu üyesi Felah Hasan Şenşel'e göre, Irak Devlet Başkanı Talabani tamamen taraflı tutum sergiliyor. Talabani'nin daha fazla bu görevde kalmasının Irak halkının geneline ihanet olacağını savunan Şii Parlamenter Felah Hasan Şenşel, bunun için harekete geçilmesi gerektiğini vurguladı.

Parlamentodaki laik bloktan eski başbakan Iyad Allavi'nin liderliğini yaptığı El Irak Listesi Sözcüsü Usame el-Necefi de, Talabani'nin Kürt kayırmacılığında bulunduğunu, bu nedenle işgal ettiği cumhurbaşkanlığı makamına ihanet ettiğini savundu. Aynı partiden Musul Milletvekili İzzet El Sabender de, Celal Talabani'nin bütün Iraklıların lideri olmasına karşın Kürtlerin tutumundan etkilendiğini ve tarafsızlığını yitirdiği söyledi.

Talabani'nin veto ettiği yerel seçimler yasası, özellikle Irak'ta statüsü hep tartışılan Kerkük'te etnik unsurlar arasındaki idari dağılımı yüzde 32 Türkmen, yüzde 32 Kürt, yüzde 32 Arap ve yüzde 4 oranında da Hıristiyanlar olarak öngörüyordu.

Öte yandan Talabani tarafından veto edilen yasa için başkent Bağdat'ta yeni formül üzerinden pazarlıklar sürüyor. Kürt grupların Kerkük'te çıkardığı olayların ise bu görüşmeleri etkilemeye dönük kasıtlı bir hareket olduğu savunuluyor.