BIST 10.025
DOLAR 35,16
EURO 36,68
ALTIN 2.956,54
HABER /  GÜNCEL

Taksim'deki cinayette şok gelişme

Beyoğlu'nda polis ile zanlı çatıştı! O sırada yoldan geçen vatandaş kazara kurşunlandı! İddialara göre zanlı çevresine kurşun yağdırmıştı ama...

Abone ol

Beyoğlu'nda biri yoldan geçen iki kişinin ölümüyle sonuçlanan olayla ilgili gözaltına alınan 7 kişi adliyeye çıkarıldı. Yapılan kriminal incelemede olay sırasında yoldan geçerken öldürülen Aziz Şenel'in zanlıyla çatışmaya giren polis memuru tarafından yanlışlıkla vurulduğu belirlendi.

Balo Sokak üzerindeki barda önceki gece meydana gelen olayda ortaklık yüzünden çıkan kavgada Ali Özman adlı kişi ölmüş daha sonra sokakta yaşanan silahlı çatışmada yolda yürüyen Aziz Şenel de kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetmişti. Olay sırasında Fatih H., Mehmet İzzet K. ve Mehmet Salih O. yaralanmışlardı. Kendisini kovalayan polis memuruyla çatışmaya giren Abdülbaki Karakuş olaydan sonra gözaltına almıştı. Barda yaşanan kavgaya karıştıkları belirlenen 6 kişide polis tarafından kısa sürede yakalanmıştı.

Cinayet Büro Amirliği tarafından olayla ilgili başlatılan soruşturmada iki ortağı bulunan barın sahiplerinden Ercan B.'nin hissesini Abdülbaki K.'ya devrettiği belirlendi. Devir işlemini kabul etmeyen diğer ortak Fatih H. ile olay gecesi bara gelen Abdülbaki K. ve adamları arasında kavga çıktı. İddiaya göre silahını çıkaran Abdülbaki K., çevresine kurşun yağdırdımıştı.

Olayla ilgili yapılan soruşturmada yolda yürürken hayatını kaybeden Aziz Şenel'in polis kurşunuyla öldüğü belirlendi. Yapılan kriminal inceleme sonucu Aziz Şenel'in vücudundan çıkan merminin Abdülbaki K.'yı yakalamak için onunla çatışmaya giren polis memurunun tabancasından çıktığı ortaya çıktı. Beyoğlu Asayiş Büro Amirliği'nde görevli polis memurunun 2003 yılında da girdiği bir çatışma sırasında boynundan vurularak ağır yaralandığı belirtildi. Polis memurunun, Aziz Şenel'in öldürülmesi ile ilgili savcılığa ifade vereceği öğrenildi.

Asayiş Şube Müdürlüğü'nde tutulan Abdülbaki K. "susma" hakkını kullanarak ifade vermedi. Diğer zanlılar Abdülbaki K. ve adamlarının bara geldiğini yaklaşık bir saat oturduktan sonra devir işlemini kabul etmeyen Fatih H.'ye ateş ettiklerini daha sonra kavga çıktığını söyledikleri belirtildi. Poliste işlemleri tamamlanan zanlılar Beyoğlu adliyesine sevk edildiler.

"3 KİLO ESRARLA YAKALANDI İÇİCİYİM DEDİ"
BAŞLIKLI HABER DİĞER SAYFADA...
TIKLAYIN...

[PAGE]

Konya'da 3 kilo esrarla yakalanan zanlı, “Ben içiciyim. O yüzden taşıyorum” diyerek kendini savundu.

Konya Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü Narkotik Büro Amirliği ekipleri, Mustafa E'nin (30) otobüsle Konya'ya uyuşturucu getireceği bilgisine ulaştı.

Harekete geçen ekipler, Konya-Aksaray yolu kent girişinde durdurduğu otobüsün bagaj bölümünde yaptığı aramada, bir valizdeki iç çamaşırlarının arasına gizlenmiş 3 kilo esrar ele geçirdi.

Valizin sahibi olduğu belirlenen ve gözaltına alınan Mustafa E'nin, “Ben içiciyim. Yıllardır içiyorum. O yüzden esrarı taşıyorum” diyerek kendini savunduğu öğrenildi.

Mustafa E'nin sorgusunun ardından adliyeye sevk edileceği bildirildi.

"4 YAŞINDAKİ KIZA 45'LİK DAMAT"
BAŞLIKLI HABER DİĞER SAYFADA...
TIKLAYIN...

[PAGE]

Pakistan'da akıllara durgunluk verecek bir olay yaşandı. 4 yaşındaki kız çocuğu 45 yaşındaki bir adamla evlendirildi.

Harekete geçen ekipler, Konya-Aksaray yolu kent girişinde durdurduğu otobüsün bagaj bölümünde yaptığı aramada, bir valizdeki iç çamaşırlarının arasına gizlenmiş 3 kilo esrar ele geçirdi.

Valizin sahibi olduğu belirlenen ve gözaltına alınan Mustafa E'nin, ''Ben içiciyim. Yıllardır içiyorum. O yüzden esrarı taşıyorum'' diyerek kendini savunduğu öğrenildi.

Mustafa E'nin sorgusunun ardından adliyeye sevk edileceği bildirildi.

Pakistan'da aileler arasındaki anlaşmazlığa son vermek amacıyla 4 yaşındaki kız çocuğu, 45 yaşındaki adamla evlendirildi.

Polis yetkilisi Melik Ramazan, başkent İslamabad'ın güneybatısında bulunan Dera İsmail Han bölgesindeki bu yasa dışı evliliğin aşiret konseyinin isteği doğrultusunda yapıldığını, polisin olaydan sonra insan hakları savunucuları tarafından bilgilendirildiğini belirtti.

Ramazan, aşiret konseyinin bazı üyeleriyle, iki aileden çok sayıda kişinin gözaltına alındığını söyledi. Sümeyra adlı 4 yaşındaki çocuğun, annesinin amcası Muhammed Faruk'un Mahbub Ahmed'in yeğeniyle ilişki yaşaması nedeniyle 45 yaşındaki Ahmed ile evlendirildiği belirtildi.

Polis, aşiret konseyinin Faruk'a 2 bin 150 avro para cezası verdiği ve ailesinden genç bir kızın Mahbub Ahmed ile evlendirilmesini istediğini ifade etti.

"TELEFONLA KONUŞURKEN İNŞAATTAN DÜŞEREK ÖLDÜ"
BAŞLIKLI HABER DİĞER SAYFADA...
TIKLAYIN...

[PAGE]


İZMİR’in Şirinyer semtinde, asansör bağlantısını yaptığı inşaatın 4’üncü katında cep telefonuyla konuşurken dengesini kaybederek düşen 47 yaşındaki Mehmet Razi, kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi.

Olay, bugün saat 11.00 sıralarında 394 Sokak üzerinde meydana geldi. İnşaat halindeki binanın asansör bağlantılarını yapan Mehmet Razi, görgü tanıklarının ifadesine göre, cep telefonuyla konuşurken, bir anlık dalgınlıkla geldiği inşaatın kenarında dengesini kaybederek 4’üncü kattan düştü.

HASTANEDE CAN VERDİ 

Ağır yaralanan Razi, olay yerindeki ilk müdahalenin ardından kaldırıldığı Buca Devlet Hastanesi’nde yaşamını yitirdi. Mehmet Razi’nin ölüm haberini alan yakınları gözyaşlarına boğuldu.

Olayla ilgili soruşturma sürüyor.

"KAN DAVASI SANIĞI KADIN KILIĞINDA YAKALANDI"
BAŞLIKLI HABER DİĞER SAYFADA...
TIKLAYIN...

[PAGE]


Van'ın Erçek Beldesi'ne bağlı Ilıkaynak Köyü'nde 1 yıl önce 3 kişinin ölümüyle sonuçlanan saldırıyla ilgili olarak aranan şüphelilerden Tahir Atlı'nın, 7 ay sonra damadının evinde kadın kılığında yakalandığı iddia edildi. 11'i tutuklu 16 sanığın yargılandığı Zonguldak'taki davanın duruşmasında Tahir Atlı, saldırıyla bir ilgisinin olmadığını ileri sürdü.

Ilıkaynak Köyü'nde yaşayan ve akraba olan Halis Güleryüz ile Tahir Eskioba'nın muhtar adayı olduğu 29 Mart 2009 yerel seçimlerinde oy kullanma işlemi sırasında seçmenler arasında kavga çıktı. Muhtar adayı Halis Güleryüz'ün oğlu Mehmet Güleryüz'ün yaşamını yitirdiği kavganın ardından iki aile arasında husumet başladı. 26 Aralık 2009'da, Eskioba ailesinin yakınlarından 9 kişinin içinde bulunduğu 2 otomobile, köy girişinde pusu kuruldu. Açılan ateşte Aziz Eskioba, oğlu Eyüp Eskioba ve İbrahim Enterili öldü, 3 kişi de yaralandı.

Olayın ardından Güleryüz ailesinin yakınlarından gözaltına alınan 14 kişiden 9'u tutuklanırken, 5'i tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Mehmet Güleryüz'ün ölümüyle ilgili davanın duruşması Van'da görülürken, 3 kişinin öldüğü saldırının davası güvenlik nedeniyle Zonguldak'a alındı. Sanıklar, 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanmaya başlanırken, olayın ardından kaçan 3 kişiden Tahir Atlı, saldırıdan 7 ay sonra, Enver Beyaztaş ise 11 ay sonra yakalandı, biri ise hala aranıyor. Jandarmanın baskınıyla damadının evinde yakalanan Tahir Atlı'nın, 7 ay boyunca Erçek Beldesi'ndeki yakınlarının yanında kadın kılığında saklandığı iddia edildi.

Yakalandıktan sonra davanın 2'nci duruşmasında hakim karşısına çıkan Tahir Atlı, saldırıyla bir ilgisinin olmadığını iddia etti. Dün görülen 4'üncü duruşmada kendini savunan Enver Beyaztaş da olayın ardından bütün yakınlarının yakalanıp içeriye atıldığını, bu yüzden kendisinin de korkup kaçtığını, saldırıya karışmadığını ileri sürdü. Mahkeme heyeti, 11 tutuklu sanıktan Mehmet Beyaztaş'ın tahliyesine karar verirken, saldırıda amcası Aziz ve kuzeni Eyüp Eskioba'yı kaybeden 26 yaşındaki Cihan Eskioba ve yakınları, karara tepki gösterdi.

Cihan Eskioba, diğer sanıklar Enver ve Mustafa Beyaztaş ile Ahmet ve Tahir Atlı'nın da tahliyesinin talep edildiğini belirtti. Eskioba, "Tahliyesi istenen Tahir Atlı, olaydan 7 ay sonra damadı İskender Karabulut'un evinde üzerinde kadın eteği ve bluzu ile kadın kılığında yakalandı. Tahir Atlı'nın, karakola kadın kılığında götürüldüğüne dair tutanak var. Madem bu adam suçsuz, hatasız, masum, kadın kılığında ne işi var? Biz sanıklara gereken cezanın verilmesini istiyoruz" diye konuştu.

"AMCASINI 30 YIL SONRA BULDU"
BAŞLIKLI HABER DİĞER SAYFADA...
TIKLAYIN...

[PAGE]


Uşak'ta doğar doğmaz, dayısı tarafından Filistin'den gelen bir Türk aileye evlatlık verilen 79 yaşındaki Nizamettin Ay'ın hayatı bir film gibi. 30 yıldır yakınlarının izini kaybettiği Kore Gazisi Ay'ı, yeğeni Şahin Ay, İzmir'in Bergama İlçesi'nde hastanede perişan halde yatarken bulup, sahip çıktı.

11 Aralık 1932'de ailenin üçüncü çocuğu olarak dünyaya gelen Nizamettin Ay, dayısı Mehmet Mertin tarafından, Filistin'den Türkiye'ye gelip Uşak'a yerleşen, gece kulüplerinde çalgı çalan Ayşe Dudu'ya evlatlık olarak verildi. Üvey annesinden dayak yiyen ve sol kulağında işitme kaybı olan Nizamettin Ay, 16 yaşında evi terk etti. Gerçek ailesinin yerini öğrenen Ay, yaya olarak köye gidip ağabeyi Ömer Ay ve kızkardeşi Kübra Bağıcı'yı bulup, birlikte yaşamaya başladı.

Vatani görevini yapması için silah altına alınan ve okuma yazma bilmeyen Nizamettin Ay, 22 Ekim 1952'de Kore'ye giden Türk askerleri arasında yer aldı. Burada savaşan Nizamettin Ay, daha sonra Türkiye'ye dönüp 1966 yılından itibaren Edirne'de bir madende çalışmaya başladı. 1975 yılına kadar burada çalışan Nizamettin Ay, siyatik oluşunca bu işi yapamaz hale geldi. Bir ay İstanbul'da hastanede tedavi gören Ay, daha sonra hayatta kalmak için simit satmaya başladı. Aydın ve Manisa'da çiftliklerde bekçilik yapan Nizamettin Ay, 2004'te Bergama'ya gidip yaşamaya devam etti. Nizamettin Ay'dan ailesi 30 yıldır haber alamadı.

Amcasını 30 yıldır arayan Şahin Ay, geçen kurban bayramında Bergama Devlet Hastanesi'nden telefonla arandı. Hastaneye giden Şahin Ay, saçı başı birbirine karışmış, vücudu yaralar içerisinde olan, tanınmayacak durumdaki amcası Nizamettin Ay'ı karşısında buldu. Amcasını hastaneden alıp İzmir'e getiren Ay, yeniden sağlık kontrolünden geçirtip, duymayan kulağına işitme cihazı taktırdı.

Amcasının bugüne kadar ne zorluklarla hayatta kaldığını kendisine anlattığını belirten Şahin Ay, "En son amcamı 12 yaşındayken gördüm. Uzun süre ortalarda yoktu. Her yerde kendisini arıyordum. Sekiz yıl önce Bergama'ya gidip yaşamaya başlamış. Burada, hayvanı bağlasanız durmayacak eski bir handa kalmış. Kendisine yardım edenlerin kurban bayramında verdiği etleri yiyince rahatsızlanmış, şekeri yükselmiş. Kaldırıldığı hastanede birileri yardım edip benim telefonuma ulaşmışlar. Beni aradılar, hastaneye gittim. Kendisini gördüğümde çok perişandı. Amcama devlet 340 lira yaşlılık aylığı bağlamış. Yaptığım araştırmada 1975 yılında emekli olması gerektiğini öğrendim. Madende çalışanların yıpranma hakkı var. Ama bugüne kadar emekli olamamış. Başvurum üzerine 1040 lira aylık bağlandı. İlk aylığını bu ay alacak. Kendisine ev tutup, döşedim. Bu hafta sonu da evlenecek. Kore Gazisi olduğu için de aylık bağlanması gerekiyor. Onun için de başvuru yaptım. Hiç olmazsa son günlerini rahat ve huzur içinde yaşasın. Kendisini sağ sağlim buldum ya o bana yeter" dedi.

"TECAVÜZ MAĞDURU KONUŞMAYINCA..."
BAŞLIKLI HABER DİĞER SAYFADA...
TIKLAYIN...

[PAGE]


Samsun'da babasıyla kavga edip evi terkeden 37 yaşındaki N.A.'yı kendisine ait kafeye götürüp zorla cinsel ilişkiye girdiği iddiasıyla yargılanan 44 yaşındaki İbrahim A., 9 yıl 9 ay 15 gün hapis cezasına çarptırıldı.

Samsun'da 2008 yılı Aralık ayında meydana gelen olayda, aşırı derece alkollü olan N.A. yolda yürürken etrafı rahatsız ettiği için polis tarafından ailesine teslim edildi. Ancak bir gece yarısı tekrar evden kaçan ve sokakta yalın ayak dolaşan genç kadın, İbrahim A. ile tanıştı. Birlikte bir restorana gidip yemek yedikten sonra İbrahim A., N.A.'yı kendisine ait kafetaryaya götürdü. Burada cinsel ilişkiye girmek isteyen İbrahim A., olumsuz cevap alınca iddiaya göre N.A.'yı döverek tecavüz etti. Daha sonra da genç kadını bıraktı. N.A'nın şikayeti üzerine yakalanan ve çıkarıldığı nöbetçi Mahkeme tarafından tutuklanarak cezaevine gönderilen İbrahim A., yaklaşık 1 yıl cezaevinde kaldıktan sonra tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.

'KENDİ RIZASIYLA İLİŞKİYE GİRDİK'

Samsun 2'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde 'tecavüz ve cinsel amaçlı alıkoymak' suçlarından 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle dün son kez hakim karşısına çıkan İbrahim A. savunmasında N.A. ile kendi rızasıyla ilişkiye girdiğine belirterek şunları söyledi:

"Onu gördüğümde elinde ve yüzünde yara vardı. Ayaklarında ayakkabısı bile yoktu. Birlikte gidip mont ve ayakkabı aldık. Yaralarını tedavi ettim. Yemek yedirdim. Sonra eğlenmek istediğini söyledi. Biz de bir bara gittik. Kalacak yeri olmadığı için birlikte benim kafeme gittik. Burada onun da isteğiyle 2 kez ilişkiye girdik. Kendisine zorla bir şey yapmış değilim."

Daha önceki duruşmalara katılan N.A ise "Alkollü olduğum için kendisine direnemedim. Beni bırakması için yalvardım. Seni çıplak sokağa atarım diyerek, beni dövdü. Sonra da bana tecavüz etti" diye konuşarak sanıktan şikayetçi oldu.

ADLİ TIP'TA KONUŞMADI

Mahkeme olay nedeniyle ruh sağlığının bozulup bozulmadığı yönünde rapor alınması için genç kadını İstanbul Adli Tıp Kurumu 6'ıncı İhtisas Kurulu'na gönderdi. Kurulun mahkemeye gönderdiği raporda, genç kadının, görevlilerin sorularına yanıt vermediğini, konuşmadığını ve bu sebeple ruh sağlığı hakkında değerlendirme yapılamadığını belirtti. Mahkeme heyeti ise, N.A.'nın daha önce Ondokuz Mayıs Üniversitesi'nden alınan raporunu dikkate alarak, olay nedeniyle ruh sağlığının bozuk olduğuna kanaat getirip, sanığın N.A. ile zorla cinsel ilişkiye girdiğini ve alıkoyduğunu belirtip 9 yıl 9 ay 15 gün hapis cezası verdi.