Suu Kyi: Yaptırımlar hafifletilsin

ABD'yi ziyaret eden Birmanyalı muhalefet lideri Aung San Suu Kyi, ülkesindeki asker destekli yönetime karşı uygulanan yaptırımların daha da hafifletilmesini istedi.

Birmanyalı muhalefet lideri Aung San Suu Kyi, Amerika Birleşik Devletleri ziyareti sırasında ülkesindeki yönetime karşı uygulanan yaptırımların hafifletilmesini desteklediğini söyledi.

Kyi, bu açıklamayı ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton ile görtüştükten sonra yaptı.

Clinton da kendi hesabına, Birmanya'da asker desteğindeki hükümeti "geriye sürüklenmemesi" için uyardı.

Batı, Birmanya'ya uyguladığı yaptırımları halihazırda hafifletmiş durumda. Karar, hükümetin siyasi ve sosyal alanda bazı reformları devreye sokmasını izliyor.

Aung San Suu Kyi, Washington'daki Barış Enstitütüsü'nde, ülkesinin "ilk engeli" aştığını, ABD ile Birmanya arasındaki işbirliğinin bir sonucu olarak yaptırımların daha da azaltılması gerektiğini söyledi.

Kyi: "Yaptırımların gevşetilmesini destekliyorum, çünkü insanlarımızın kendi geleceklerinin sorumluluğunu alabileceğini düşünüyorum; nihayetinde, demokrasimizi kendimizin kurması gerekiyor" dedi.

Yaptırım konusunda net açıklama

Yıllar boyunca tutulduğu ev hapsinden 2010 yılında salıverilen Kyi, şu anda parlamento üyesi.

Aung San Suu Kyi, ABD'ye Pazartesi günü gitti. Bu, yirmi yıl aradan sonra bu ülkeye yaptığı ilk ziyaret oldu.

Uzun yıllar ülkesine yönelik yaptırımları destekleyen Kyi, son bir yıl içinde tutumunu aşamalı olarak yumuşattı.

BBC muhabiri, Kyi'nin, şimdi, reformların geleceğini, yaptırım baskısına dayandırmamak gerektiğini söylediğini; bunun, yaptırımların aşamalı olarak hafifletilmesi için Kyi'nin bugüne kadar yaptığı en net açıklama olduğunu belirtiyor.

Yönetim 'yaptırımlar kalksın' diyor

Aung San Suu Kyi, bundan üç ay önce farklı bir tutum sergiliyordu. Kyi, ilk yurtdışı ziyaretine gittiği Tayvan'da, Birmanya'da yaşananların dünyanın gözünde "aşırı bir iyimserliğe yol açmaması gerektiğini" söylemişti.

Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Barack Obama, Temmuz ayında ABD'li şirketlerin "Birmanya ile sorumlu ilişkiler kurabileceğini" açıklamıştı.

Birmanya Devlet Başkanı Thein Sein, Batılı ülkeleri bütün yaptırımları kaldırmaya çağırıyor.

Sein'in de Çin ziyareti sonrasında, gelecek hafta ABD'ye gitmesi bekleniyor.

Thein Sein yönetimi 2010 yılından bu yana otoriter nitelikli rejimde katılımcılığı öne çıkaran adımlar atıyor.

Avrupa Birligi, Avustralya ve diğer ülkeler de yaptırımları halihazırda hafifletmiş durumda.

Clinton'ın birlik çağrısı

ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, asker destekli yönetimin yeni reform kararları almaması halinde bunun atılan adımlarda bir gerilemeye dönüşmemesini istedikleri konusunda uyarıda bulundu.

Clinton, Birmanya hükümetiyle muhalefetin "ülkede birliği sağlamak; geçmişin yaralarını sarmak ve reformları ileriye götürmek için birlikte çaba harcaması gerektiğini" söyledi.

Clinton, ayrıca, Birmanya'da son bir iki ay içinde yaşanan din eksenli çatışmalardan endişe ettiklerini; Birmanya'nın Kuzey Kore ile olduğu iddia edilen ilişkilerinin de kaygı uyandırıdığını söyledi.

Kongre Altın Madalyası

Hillary Clinton da Aralık ayında Birmanya'yı ziyaret etmiş; bu ziyaret sırasında Nobel Barış Ödülü sahibi Suu Kyi ile görüşmüştü.

Suu Kyi, Amerika Birleşik Devletleri'ndeyken bir dizi yeni ödülle onurlandırılacak. Bunlar arasında ABD'de sivillere verilen en yüksek ödül olan Kongre Altın Madalyası da bulunuyor.

Madalya için tören bugün düzenleniyor.

Suu Kyi'nin, ABD'nin çeşitli eyaletlerinden Birmanyalılarla da biraraya gelmesi bekleniyor.

Kyi'nin Rakhine'deki duruşu

Muhalefet lideri, bu görüşme sırasında bir ihtimal Rakhine eyaletindeki din eksenli çatışmalarla ilgili sorulara muhatap olacak.

Rakhine'de Budist ve azınlık durumundaki Müslümanlar arasındaki çatışmalar Budist bir kadının tecavüze uğrayıp öldürülmesi üzerine başlamış; onlarca kişinin öldüğü çatışmaların bir sonucu olarak binlerce kişi yaşadıkları yerleri terk etmek zorunda kalmıştı.

Şiddet ortamı hakkında kaygı duyduklarını söyleyen hak savunucusu gruplar, Rohinyas olarak bilinen ve ağırlıklı olarak Müslümanların oluşturduğu grubun geleceği ve durumu hakkında endişe ifade ediyo. Birmanya hükümeti, Rohinyaların ülke vatandaşı olmadığını söylüyor ve grup üyeleri, çoğu durumda yabancı ülkelerde de iltica hakkı elde edemiyor.

Suu Kyi, bu konu hakkında esas olarak sessiz kaldı; ancak parlamentoya etnik grupların haklarının güvence altına alınması için yasal düzenleme yapılması çağrısında bulundu.