BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  DÜNYA

Susuz köyün çığlığını büyükşehir duydu

Antalya Büyükşehir Belediyesi, kent merkezine 160 kilometre uzaklıkta yer alan susuz Belören köyüne yardım elini uzattı. <br/>Büyükşehir Bel...

Abone ol

Antalya Büyükşehir Belediyesi, kent merkezine 160 kilometre uzaklıkta yer alan susuz Belören köyüne yardım elini uzattı.
Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Demre İlçe Başkanlığı’nın Belören köyünün su bulamadığını bildirmesi üzerine, köye ASAT’ın 14 ton su taşıyabilen arazözünü gönderdi. İlçe merkezinden suyunu dolduran arazöz, köydeki 4 büyük kuyuyu, birkaç sefer yaparak, suyla doldurdu.

KAYA MEZARLARA DOLAN SUYU BİLE KULLANIYORLAR
Yaklaşık 500 nüfusu bulunan köyde yaşayanlar, kuyularını dolduran Büyükşehir Belediyesi’ne teşekkür etti. Bulduklarını her kabı suyla doldurduklarını ifade eden köylüler, köyde bulunan tarihi kaya mezarlara dolan yağmur sularını bile kullandıklarını belirtti. Köylüler kaya mezarlarına dolan suların uzun süre hayvanlarını idare ettiğini kaydetti.

BAZI EVLERDE ELEKTRİK YOK
Köyde bazı evlerde ise henüz elektrik bulunmuyor. Gaz lambaları ve yaktıkları çıralarla geceyi aydınlattıklarını ifade eden köylüler, yiyeceklerini ise kuyularda muhafaza ettiklerini söyledi. Köy sakinlerinden Necip Keskin, “Köyümüzün en büyük sıkıntısı susuzluk. İkinci sıkıntımız ise bazı evlerimizde elektriğin olmaması. Kuyulara dolan suyla idare ediyoruz ama yazın suyumuz bitiyor. Bu yaz da aynı sıkıntıyı yaşadık. Çocuklarımıza ve hayvanlarımıza verecek suyumuz bile kalmadı. Demre CHP İlçe Başkanlığı’ndan yardım istedik. Onlar da bu isteğimizi Antalya Büyükşehir Belediyesi’ne bildirmiş. Sağolsun bize su aracını gönderdi” dedi.

ÇAMURLU SUYLA BULAŞIK YIKIYOR
Durkadın Keskin isimli köylü kadın ise, “Suyumuz bitti, bulaşık yıkarken sıkıntı çekiyorum. Bulaşıklarımızı çamurlu suyla yıkıyoruz. Bize bu suyu getirenlerden Allah razı olsun” diye konuştu.
71 yaşındaki Bahri Keskin de, “Su ve elektrik sıkıntımız her zaman vardı. Çalı çırpıyla aydınlanıyor, içme suyumuzu kuyulardan alıyoruz. Gaz lambalarıyla idare ediyoruz. Elektrik su istiyoruz. Biz insan değil miyiz?” dedi.
Münevver Keskin isimli vatandaş ise, “Rezillikle, kepazelikle geçiniyoruz. Elektrik gelene kadar ölürüz biz. Çocuklarımız köyden kaçıyor. Elektrik gelirse çoluk çocuğumuzla birlikte otururuz” şeklinde konuştu.
(İHA)