BM'ye göre ülke dışında mülteci olarak yaşayan okul yaşındaki yüzbinlerce Suriyeli çocuk eğitimden yoksun kalıyor ve düşük ücretler karşılığında uzun saatler çalışmak zorunda bırakılıyor.
Abone olBM'ye göre ülke dışında mülteci olarak yaşayan okul yaşındaki yüzbinlerce Suriyeli çocuk eğitimden yoksun kalıyor ve düşük ücretler karşılığında uzun saatler çalışmak zorunda bırakılıyor.
BM Mülteciler Yüksek Komiserliği UNCHR'ın hazırladığı raporda Lübnan ve Ürdün'de yaşayan 300 bin çocuğun yılsonunda eğitim fırsatından mahrum kalmış olacağı belirtildi.
Okula gitmeyen çocukların da yedi yaşından itibaren çalışmaya başladığı kaydedildi.
BM rakamlarına göre 2,2 milyon Suriyeli mültecinin yarıdan fazlası çocuk ve savaş dışında olsalar bile zorlu tehlikelerle karşı karşıya kalıyorlar.
Raporun yazarları, bu tehlikeler arasında fiziksel ve psikolojik sağlıklarına karşı tehditlerin de bulunduğunu söylüyor.
'Masum bir kuşak kurban olacak'
Raporun kamuoyuna açıklanması sırasında konuşan BM mülteciler Yüksek Komiseri Antonio Guterres, 'Çabuk harekete geçmezsek, masum bir kuşak dehşet verici bir savaşın daimi kurbanları olacak" dedi.
Rapor UNCHR'ın Temmuz ve Ekim ayları arasında Ürdün ve Lübnan'da yaşayan Suriyeli çocuklar ve aileleriyle yaptığı görüşmelerle hazırlandı.
Araştırmacılar 81 mülteci çocukla tek tek, 121 çocukla gruplar halinde görüştü ve yardım görevlilerinin de görüşlerini aldı.
Mülteci çocuklar arasında çalışanların ve yalnızlık çekenlerin oranının yüksek olduğu saptandı.
UNCHR'ın tahminlerine göre 70 bin mülteci ailesinde baba yok ve 3 bin 700 çocuk da öksüz ve yetim.
1,1 milyon Suriyeli mülteciden 385 bininin Lübnan'da 295 bininin Türkiye'de ve 291 bininin Ürdün'de yaşadığı belirtilirken Irak ve Mısır'da da büyük mülteci grupları olduğu kaydedildi.
Raporda bu kadar çok sayıda mültecinin ev sahibi ülkelerin kaynaklarını da zorladığı vurgulandı.
Lübnan'da Suriyeli çocukların yüzde 80'inin okula gitmediği ve okul yaşındaki Suriyeli çocukların sayısının Lübnan'da bu yıl okula kaydolan çocukların sayısını geçmek üzere olduğu belirtildi.
Ayrıca yüksek sayıdaki çocuğun da 'devletsiz' doğduğu vurgulandı. Ev sahibi ülkelerin mülteci kamplarında doğan çocukların çoğunluğunu kaydetmediği ifade edildi.