Suriyeli mülteci bir kızın ölmeden önce yazdığı vasiyet mektubu, okuyanların yüreklerini dağladı.
Abone olDünya en büyük mülteci krizlerinden birini yaşarken, Suriye’den ayrılmayan binlerce sivil, Esed ve Rus bombardımanının yanı sıra açlıkla pençeleşerek hayatta kalma mücadelesi veriyor.
Yüzlerce çocuğun açlıktan ve bombalardan hayatını kaybettiği bu insanlık dramında, Suriyeli yavrular, yaşadıkları büyük acıları yazıya ve resimlere dökerek, feryatlarını dünyaya duyurmaya çalışıyor.
O AÇLIKTAN ÖLDÜ
Geçtiğimiz haftalarda Türkiyeyi kurtarıcı olarak gösteren Suriyeli çocuğun resminin ardından yine Suriyeli küçük bir kızın yazdığı vasiyet mektubu, vicdanların nasırlaştığını bir kez daha gözler önüne serdi. Sosyal medyada paylaşım rekorları kıran Suriyeli kız, çizdiği resimle tabutun içinde kendini tasvir ederken, ailesine yazdığı vasiyette, "Bu benim vasiyetimdir. Canım annecim! Senden benim güzel gülüşlerimi hatırlamanı ve yatağımı olduğu gibi bırakmanı istiyorum. Ve sen ablacığım! Arkadaşlarıma de ki: ’O açlıktan öldü...’ Ve sen abiciğim! Üzülme; ama, ikimiz birlikte, ’Biz açız!..’ dediğimizi hatırla. Ey Ölüm meleği! Acele et ve ruhumu al ki artık cennete yemek yiyeyim. Ben çok açım. Ve ey ailem! Benim için korkmayın. Ben sizin yerinize de cennete yiyebildiğim kadar çok yiyeceğim" diyerek, okuyanların yüreklerini parçaladı.
SURİYELİ BABANIN EŞİ VE 7 ÇOCUĞU DENİZDE BOĞULDU
IŞİD'in elinden kurtartığı eşi ve 7 çocuğunu Ege Denizi'ne teslim etti
Ülkesi Suriye'de, hem IŞİD hem de rejimin baskılarından kurtulmak, çocuklarına daha iyi bir yaşam sunabilmek için İzmir üzerinden Avrupa ülkelerine geçmeye çalışan Ali Alsaho, eşini ve en küçüğü 20 günlük, en büyüğü 9 yaşında yaşında olan 7 çocuğunu, umut yolculuğunda teknenin batması sonucu kaybetti. 4 çocuğunun cesedini teslim alan, halen eşinin ve üç çocuğunun bulunması için denizi gözleyen Ali Alsaho, artık ne Suriye'ye dönmek, ne Türkiye'de kalmak, ne de Avrupa'ya gitmek istediğini, çocuklarının hayatıyla kendi yaşamının da bittiğini söyledi.
Suriye'nin Derizol bölgesinde ticaretle uğraşan Ali Alsaho'nun hayatı, ülkesinde iç karışıklıkların çıkıp IŞİD'in hayatlarına müdahalesiyle kabusa döndü. Baskıdan kurtulup çocuklarına daha iyi bir gelecek kurmak isteyen Ali Alsaho, eşi Ayşe Alsaho ve en küçüğü 20 günlük en büyüğü 9 yaşında olan 7 çocuğunu da yanına alıp Türkiye'ye kaçtı. Kilis üzerinden yaklaşık 20 gün önce Türkiye'ye giren Ali Alsaho, daha sonra bağlantı kurduğu insan tacirleri aracılığıyla, İzmir'e geldi. Geçen Pazartesi günü de insan tacirleri tarafından götürüldüğü Çeşme'de, bir grup mülteciyle tekneye bindirildi. Tekne bir süre açıldıktan sonra motor arızasından sonra denizin ortasında kaldı. Dalgaların da şiddetini arttırmasıyla teknedeki Ali Alsaho, eşi ve 7 çocuğunun da aralarında bulunduğu kaçaklar, denizin ortasında can pazarı yaşadı.
1.5 KİLOMETRE YÜZDÜ, BALIKÇILAR KURTARDI
Çocuklarını kurtarmak içini büyük çaba gösteren Ali Alsaho, dalgaların etkisiyle denizin üstünte fındık kabuğu gibi savrulan tekneden denize düşen çocuklarını tekrar tekneye almaya başardı. Ancak birsüre sonra tekne alabora olarak battı. Canı gibi sevdiği çocukları Ali Alsaho'nun elinden bir bir kayıp karanlık sularda kayboldu. Çaresiz kalan Ali Alsaho yardım istemek için kıyıya yüzmeye başladı. Yaklaşık 1.5 kilometre yüzdükten sonra kendisini fark eden balıkçılar tarafından kurtarılıp kıyıya çıkartıldı. Verdiği bilgiler doğrultusunda sahil güvenlik ekiplerinin araştırmalarında denizden Ali Alsaho'nun, kızları Amar (9), Şahazeren (7), Sacide (4) ve oğlu Muhammed Alsaho'nun (2) cesetleri bulundu. Ali Alsaho da, hastanedeki tedavisinin ardından hemen denize açıldıkları bölgeden denizi izleyip geride kalan eşinin ve kızı Cennet (4), oğulları 20 günlük İslam ile Ömer, (1) Alsaho için, mucizenin gerçekleşip umutla kurtulmalarını bekledi. Ancak günler geçtikten sonra Ali Alsaho eşi ve üç çocuğunun ne ölüsü ne dirisine ulaşılamayınca umudunu yitirip İzmir'e döndü.
ARTIK YAŞAMANIN ANLAMI YOK
Hastane morgundaki 4 çocuğunun nerede toprağa ereceğine henüz karara vermediğini söyleyen Ali Alsaho, yaşadığı acıyı anlattı. Ülkesinden çocuklarına daha iyi biri yaşam için kaçtığını ama artık tüm yaşama sevincinin bittiğini söyleyen Ali Alsaho, "Belki çocuklarımı Suriye'deki kardeşime gönderirim orada toprağa veririm. Belki de burada veririm. Diğer çocuklarımın da cesetlerinin bulunmalarını bekliyorum. Ama artık ben de, ne Suriye'ye dönmek, ne Türkiye'de kalmak, ne de Avrupa'ya gitmek istemiyorum. Çocuklarımın hayatıyla benim de yaşamım bitti" dedi. İnsan tacirlerini de suçlayan Ali Alsaho, "IŞİD militanlarından kaçtık. Benimle birlikte aynı yolculuğu yapmak isteyen Suriyeliler var. Bu riski almayın. Deniz yoluyla Avrupa'ya gitmeyin. Çocuklarınızı kaybedersiniz. İnsan kaçakçıları, insanları ölüme götürüyor. Bize '15 dakikada Yunanistan'da olursunuz' dediler. Bize, can yeleği giymemize gerek olmadığını, teknenin güvenli olduğunu söyleyip ölüme gönderdiler" dedi.