Suriye'nin Halep kentinde ordunun isyancılara karşı büyük harekâtı sürerken, BM temsilcisi Brahimi ölü sayısının "sarsıcı" olduğunu söyledi. Türkiye Başbakanı Erdoğan'a göre, en büyük tehlike kitle imha silahlarının devreye girmesi.
Abone olSuriye'deki muhalefet kaynakları, güvenlik güçlerinin Halep'teki bombardımanında 19 kişinin öldüğünü belirtiyor.
Birlikler şafakla birlikte Bustan el Kasr, Marjeh ve Hananu semtlerini bombaladı.
Bir muhalif eylemci grubuna göreyse, Halep'te bu sabah hayatını kaybedenlerin sayısı 54'e çıktı.
Bu arada, Birleşmiş Milletler'in Suriye elçisi, çatışmalarda ölenlerinin sayısını "sarsıcı", meydana gelen yıkımı da "felaket" olarak tanımladı. Lakhdar Brahimi, BM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, önümüzdeki birkaç gün içinde Suriye'ye gideceğini söyledi.
Türkiye Başbakanı Tayyip Erdoğan'a göre, en büyük tehlike kitle imha silahlarının ve kimyasal silahların devreye girmesi olacak.
BM'nin mültecilerle ilgili kuruluşu, Ağustos ayında 100 binden fazla Suriyelinin ülkeyi terk ettiğini kaydetti.
Bu sayı, Beşar Esad yönetimine karşı devam eden isyanların başladığı Mart 2011'den bu yana görülen en yüksek sayı.
Şu anda 230 binin üzerinde kişinin komşu ülkelerde konakladığı tahmin ediliyor.
Aynı zamanda 1,2 milyon kişinin Suriye içinde yer değiştirmek zorunda kaldığı ve 2,5 milyon kişinin insani yardıma ihtiyaç duyduğu düşünülüyor.
Ölü sayısı hızla artıyor
Son günlerde Türkiye'ye akın eden mültecilerin çoğu Halepli. Suriye ordusu burada muhaliflerin ele geçirdiği bölgeleri geri alabilmek için büyük bir harekât yürütüyor.
Muhalefet kaynakları, Çarşamba sabahının ilk ışıklarıyla birlikte, kentin 13 semtinin birden bombalandığını belirtiyor.
Merkezi İngiltere'de bulunan Suriye İnsan Hakları Gözlemevi'nin açıklamasına göre, Bustan el Kasr bölgesinde 10 sivil öldü.
Marjeh ve Hananu semtlerinde de, aralarında çocukların da yeraldığı 9 ceset bulundu.
İsyancı gruplardan Yerel Koordinasyon Komiteleri ise Marjeh'deki bombardımanda 15 kişinin öldüğünü iddia ediyor.
Bab Nairab'da 7 çocuk ve 3 kadının da hayatını kaybettiği haberleri geliyor.
Ülke genelinde bugün hayatını kaybedenlerin sayısının, 54'ü Halep'te olmak üzere 75 olduğunu belirten Yerel Koordinasyon Komiteleri'ne göre, Salı günü ülke çapında 134 kişi öldürüldü.
İsyancıların yayınladığı bir video kaydında, başkent Şam'ın Jobar semtinde bulunan 9 erkek cesedi görülüyor.
Bu kişilerin, iktidar yanlısı şabiha milislerin tarafından katledildiği öne sürülüyor.
Brahimi Suriye yolcusu
BM ve Arap Birliği tarafından Suriye'deki çatışmalarla ilgilenmek üzere görevlendirilen Cezayirli kıdemli diplomat Lakhdar Brahimi'nin tespiti, "durumun hızla kötüleştiği" yönünde.
BM Genel Kurulu'na seslenen Brahimi, şu ifadeleri kullandı: "Ölü sayısı sarsıcı, yıkım felaket boyutuna ulaşıyor ve halkın çektiği eziyet muazzam. Suriye'nin geleceği kendi halkıyla inşa edilecek, başkalarıyla değil. Uluslararası toplumun çok ivedi desteği zorunlu. Bu, ancak hepimiz aynı yöne doğru çekersek etkili olabilir.
BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon ise Suriye'ye silah sağlayan ülkeleri, "acılara katkı sağlamakla" suçladı.
Ban, isim vermese de, kastettiği ülkenin Suriye ordusunun başlıca silah tedarikçisi Rusya olduğu anlaşılıyor.
New York Times gazetesine açıklama yapan ABD'li üst düzey yetkililer ise İran'ın Esad rejimini desteklemek için Irak hava sahası üzerinden askeri donanım yolladığını iddia etti.
ABD Başkan Yardımcısı Joseph Biden geçen ay Irak Başbakanı Nuri Maliki'yi arayarak, İran'ı Suriye'ye bağlayan hava koridorunu kapatmasını istemişti.
Suriye hükümeti ise, Türkiye, Suudi Arabistan ve Katar'ı, isyancıları silahlandırmakla suçluyor.
Erdoğan'a göre en büyük tehlike
Türkiye Başbakanı Tayyip Erdoğan da, Suriye kriziyle ilgili en büyük tehlikenin, "kitle imha silahlarının kullanılması" olduğunu dile getirdi.
Erdoğan, CNN'e verdiği röportajda, "Türkiye, bölge ve dünya için en büyük tehlikenin kitle imha silahlarının ve kimyasal silahların kullanılması olacağını" söyledi ve ekledi: "Eğer böyle bir hamle yapıldığına dair en ufak bir işaret olursa, tüm dünyanın tavrı sonsuza dek değişecektir."
ABD'nin krizle ilgili "beklentileri karşılamadığını" söyleyen Erdoğan, bunun sebebinin Kasım ayında yapılacak başkanlık seçimleri olabileceğini belirtti.
Suriye hükümeti, kimyasal ve biyolojik silaha sahip olduğunu duyurmuştu. Ancak bu silahların sadece "ülkeye saldıran yabancılara" karşı kullanılabileceği belirtilmişti.