Suriye, Arap Birliği'nin BM-Arap ortak barış gücü kurulması kararı vermesi yağtığı çağrıyı kesin bir dille reddetti. Arap Birliği gözlemci heyetinin görevini de sonlandırdı.
Abone olSuriye, Birleşmiş Milletler ile Arap ülkelerinin ortak olarak hazırlayacağı barış gücü sevk edilmesi çağrısını kesin bir dille reddetti.
BBC'nin bir kopyasına ulaştığı ancak henüz resmi olarak açıklanmayan Arap Birliği kararında, Birlik Suriye ile tüm diplomatik ilişkileri kesme kararı da aldı.
Arap Birliği'nin kararları ancak bu kararlara onay veren ülkeler için geçerli oluyor.
Kahire'deki Suriye Büyükelçisi Yusuf Ahmed, planın "Arap hükümetlerinin içinde bulunduğu hezeyanı" sergilediğini söyledi.
Arap dışişleri bakanları tarafından kabul edilen kararda, gözlemci ekibinin misyonu da sona erdiriliyor.
Arap Birliği, muhalefetle temas kurulması çağrısında bulundu.
Plan, BM Genel Kurulu'nun Suriye'deki isyanı değerlendireceği oturumun öncesine rastlıyor.
Kahire toplantısının ardından yapılan açıklamada, ''BM Güvenlik Konseyi'ne ateşkesin uygulanmasına nezaret etmek üzere BM-Arap ortak barış gücü kurulması çağrısında bulunulacağı'' belirtildi.
Toplantı sürerken, Arap Birliği'nin Suriye'deki gözlemci ekibinin başkanı görevinden istifa ettiğini açıklamıştı.
BM'nin Suriye gündemi
BM Genel Kurulu, Beşar Esad hükümetine uygulanması istenen baskının merkezi haline geliyor.
Suudi Arabistan, tüm taraflara şiddete son verme ve Cumhurbaşkanı Beşar Esad'a görevi bırakma çağrısı yapan bir karar taslağı hazırladı.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde Rusya ve Çin tarafından veto edilen karara benzeyen yeni taslak, buna ilave olarak Suriye için özel bir Birleşmiş Milletler elçisi tayin edilmesini öngörüyor.
Pazartesi günü Suriye gündemiyle toplanacak olan Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda, örgütün İnsan Hakları'ndan sorumlu en üst düzey yetkilisi Navi Pillay bir konuşma yapacak. Ancak Genel Kurul'da hemen bir oylama yapılması beklenmiyor.
Genel Kurul üyeleri karar tasarılarını veto hakkına sahip değil. Ancak alınacak kararların, Güvenlik Konseyi kararlarının aksine yasal bir bağlayıcılığı da bulunmuyor.
Suudi Arabistan tarafından hazırlanan taslak karar, geçen ay Arap Birliği tarafından hazırlanan ve Beşar Esad'ın görevi bırakması, bir ulusal birlik hükümeti kurulması ve şiddetin sona ermesi çağrısında bulunan barış planını tam olarak destekliyor.
Taslak karar, insan hakları suçları işleyenlerden hesap sorulması gerektiğini vurgulamakla beraber, özel olarak Uluslararası Ceza Mahkemesi'nden söz etmiyor.