Süper Kupa'nın ardında süper organize işler! GS yöneticisi ve Fenerbahçeli gazeteci kim? Selvi'den olay yazı

Abdulkadir Selvi, Riyad'da yaşanan Süper Kupa krizinin perde arkasını yazdı. Protokol maddelerinin söylentileri yalanladığına dikkat çeken Selvi, "İsmi bende saklı olan Galatasaraylı bir yönetici Riyad’da, Fenerbahçe yönetiminde yer alan bir gazeteci ise İstanbul’da bu dezenformasyonun yayılmasına neden oluyorlar." dedi.

Suudi Arabistan'ın başkenti Fenerbahçe-Galatasaray Süper Kupa finalinin ertelenmesinin yankıları sürüyor. 29 Aralık günü yaşananlara ilişkin ortaya çıkan ayrıntılar olayı farklı noktalara taşımaya devam ediyor.

Sosyal medyada, maç günü “Suudlular, İstiklal Marşı’nın okunmasına, Türk bayrağının açılmasına izin vermiyorlar” iddiasıyla başlayan kriz, bambaşka çıktı.

Protokol söylenenleri yalanladı

Ertesi günü kamuoyu protokol maddeleriyle tanıştı. Buna göre İstiklal Marşı’nın okunacağı, Türk bayrağının açılacağı, şehitlerimiz için saygı duruşunda bulunulacağı yer aldı.

Hürriyet gazetesi yazarı Abdulkadir Selvi, edindiği bilgileri "Koç gibi organize" başlıklı yazısında aktardı. 

"28 Şubat sürecinde oynadığı rolü çok iyi biliyoruz"

Selvi, yazısında "Futbol Federasyonu tarafından spor yazarları ve davetlilere verilen programda İstiklal Marşı’nın okunacağı, Türk bayrağının açılacağı, şehitlerimiz için saygı duruşunda bulunulacağı yer almasına rağmen, ismi bende saklı olan Galatasaraylı bir yönetici Riyad’da, Fenerbahçe yönetiminde yer alan bir gazeteci ise İstanbul’da bu dezenformasyonun yayılmasına neden oluyorlar. Bunlardan gazeteci olanının 28 Şubat sürecinde oynadığı rolü çok iyi biliyoruz. Yaptığı televizyon programlarıyla darbecilerin ekmeğine yağ sürmüştü. Acaba yine aynı kostümlerini giyip, aynı tiyatroyu oynamaya mı başladılar?" ifadelerine yer verdi.

Protokolü biliyorlardı

Dursun Özbek ve Ali Koç'a sert eleştiriler ve sorular yönelten Selvi, yazısına böyle devam etti:

"Süper Kupa maçının perde arkasından süper organize işler çıkıyor. Maçın Suudi Arabistan’da oynanmasına onay veren, imzalanan protokolü kabul eden, paranın kasalarına girmesine izin veren, divan kurulunun kararına rağmen takımları Suudi Arabistan’a götüren Ali Koç ve Dursun Özbek’in son birkaç gün içinde Atatürkçülük hassasiyetleri ön plana çıkıyor.

Ali Koç, Türkiye’de “Yurtta sulh, cihanda sulh” pankartını hazırlatıyor, Atatürk resimlerini tişörtlere bastırıyor. Dursun Özbek ondan geri kalmamak için Riyad’da baskı yaptırıyor. Sonuç itibarıyla “Koç” gibi bir organizasyon yapılarak Süper Kupa maçı sabote ediliyor. Ama bu rezaletin gerekçesi olarak da Atatürk, İstiklal Marşı ve Türk bayrağı gibi değerlerimiz gösteriliyor. Peki o zaman, Futbol Federasyonu’nun açıklamasında yer alan “Sürecin hiçbir aşamasında milli değerlerimiz ve Atatürk ilkelerimiz tartışmaya açık olmamıştır” vurgusu ne anlama geliyor?

Bu işin neresindesiniz?

"Çıkıp Türk milletine gerçekleri neden söylemiyorsunuz? Neden susuyorsunuz? Atatürk, milli marşımız ve Türk bayrağı gibi değerlerimizi istismar ederek birilerinin 28 Şubat benzeri bir havayı oluşturmasına hizmet mi ediyorsunuz? Siz bu organizasyonun neresindesiniz? "

Abdulkadir Selvi'nin yazısının tamamı