Ankara Mamak'ta temeli atılan cami-cemevi projesi olay oldu. Eleştirileri Zaman'ın tepe ismi Ekrem Dumanlı değerlendirdi.
Abone olCami ile cemevinin yan yana yapılacağı ibadethane yankı uyandırdı. Destekleyen de var tepki gösteren de. Fethullah Gülen'in önerisi ve İzzetin Doğan'ın ön ayak olmasıyla uygulamaya dönüşen proje, gündemden inmiyor.
Gülen cemaatine yönelik eleştiriler artınca Zaman Genel Zaman Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı, itirazlara bugünkü cevap verdi.
Projenin kardeşliği ve dostluğu simgelediğini anlatan Dumanlı, yazısında Alevileri özellikle DHKP-C'nin kullandığına dikkat çekiyor.
“Sünniler Alevileri asimile edecek” iddiasını inanılmaz bulan Dumanlı, tepkisini "Daha düne kadar “Sünniler neden cemevi açılmasına destek vermiyor?” diye yeri göğü inletenler şimdi adeta “Aman bizden uzak durun!” diyor" sözleriyle dile getirdi.
O ZAMAN NE DİYECEK BU EKİP?
İsim vermeden Hüseyin Aygün'ü, akli melekelerini yitirmekle suçlayan Dumanlı, sözlerini şöyle sürdürüyor:
"Daha komik itirazlar da var. Neymiş; güya cami-cemevi neden Alevilerin yoğun olduğu bir muhitte değil de Sünnilerin çoğunlukta olduğu semtte inşa edilmemiş. Asimile deyip tutturan ve Sünnileri suçlayan aynı ekibin “Cemevini sizin oradaki cami tarafında açsaydınız daha iyi olurdu...” demesi tastamam bir tenakuz değil mi! Kaldı ki numune olsun diye açılan cami-cemevi çalışmalarından biri de Sünnilerin yoğun olduğu yerde açılabilir. O zaman ne diyecek bu ekip?
AKLİ MELEKELERİNİ NİÇİN YİTİRİR?
Bir de militan mezhepçiler var. Daha doğrusu hiçbir inanca saygısı olmayan ama bir inançtanmış gibi görünenler. Mesela adam milletvekili olmuş; ama eline geçirdiği tuğlalarla şiddete başvuruyor. Kendisini kaçıran PKK'lılardan övgü ile bahseden ve neredeyse onlar hakkında, utanmadan destan yazan biri, farklı inançtan insanların birbirlerini tanıma ve anlama gayreti karşısında akli melekelerini niçin yitirir!
Aleviliğin etrafına etten duvar örerek onları örgütlerin vurucu timi ya da eylem kalkanı gibi kullanmak isteyenler korkunç bir hata yapıyor. Alevilerin en tabii ve demokratik haklarını Sünnilik adına görmezden gelenler de aynı hatayı paylaşıyor. Yazık! Birlik ve dirlik tesis etmenin yolu Yunus Emre ile Hacı Bektaş'ı bağrımıza basmaktan geçiyor. Alevi-Sünni kardeşliği için sarf edilen samimi gayretleri takiyeciler anlayamaz. Anlasa da o uhuvveti sabote edebilmek için canlı bombalarından medet umar. Oysa en acı tecrübelerle sabittir ki bu güzelim vatanın bağrına kin ve öfke tohumu ekmek isteyenleri bu vefadar toprak asla kabul etmez. Etmeyecek de..."