BIST 9.390
DOLAR 34,43
EURO 36,29
ALTIN 2.837,00
HABER /  GÜNCEL

Sümer'den yönetime tavsiyeler

Trabzonspor eski Başkanı Özkan Sümer kulübün yabancı teknik adamlardan şimdiye kadar hiç verim alamadığını söyledi. Sümer'e göre seçimde çok dikkatli davranılmalı.

Abone ol

Trabzonspor eski Başkanı Özkan Sümer, bordo-mavili kulübün bugüne kadar yabancı teknik adamlarla hiç mutlu olmadığını belirterek, yabancı teknik adam seçiminin ileri vadede takıma yarardan çok zarar getireceğini söyledi. Zamanının büyük bölümünü Maçka İlçesi'nde kendi adını taşıyan Sümer Alabalık Tesisleri'nde geçiren Özkan Sümer, Trabzonspor'daki son gelişmeleri değerlendirdi. Trabzonspor'da gidişatın iyi olmadığını, işler iyi giderken, nelerin iyi gitmediğini bilmenin bir yönetim becerisi olduğunu kaydeden Sümer, "İşlerin iyi gittiği sanıldığı dönemlerde alınan iyi saha sonuçları bir kısım olumsuzlukların üzerini kapatıyordu. Ama sonuçların koruyuculuğuyla bunları kimse dikkate almadı. Yönetim kurulları bunları görmek istemedi. Mevcut yönetim kurulları bunları görüp belirlenebilseydi, bugün geldiğimiz noktaya gelmemiş olacaktık. Geçen sezondan başlayan sıkıntılar vardı. Söz konusu dönemde bunları çözmek kolaydı. Bugün gelinen noktada belirlemeler doğru dahi olsa çözümlerin çok kolay olmayacak kanaati içindeyim" dedi. Trabzonspor Yönetim Kurulu'nun mevsim itibariyle yerli antrenör bulmanın çok zor olacağını düşündüğü için yabancı bir teknik adama yönelmiş olabileceğini belirten Sümer, "Trabzonspor bugüne kadar yabancılarla hiç mutlu olmamış. Trabzonspor şimdiye kadar bir takım değerleri de yabancı teknik adamlarla yitirdiği gerçeği var. Bir çaresizlik içinde yabancı bir teknik adam gerekiyordu. Bu geçici bir dönem için planlanmış olabilir. Kariyeri iyi olan bir teknik adamla camianın bir parça durulacağı, oyuncular üzerinde olumlu şeyler oluşturma etkisi olursa ve bunlar bir araya gelirse yabancı bir teknik adam tercih edilebilir. Ama ileri vadede yabancı teknik adamın yarardan çok zarar getireceğini düşünüyorum" diye konuştu. "ŞENOL GÜNEŞ'İN NE GİTMESİ NE KALMASI İLE SORUNLAR ÇÖZÜLEBİLİR" "Kurban seçerek korunmaya çalışırsak, inanalım ve bilelim ki daha sonra kurban biz oluruz" diyen Özkan Sümer, "Bu yollar Trabzonspor'da daha önceki yıllarda da denenmiştir, ama kurum da kişiler de çok zarara uğramıştır. Hem kitlesel desteğini hem de yönetimsel desteğini yitirmiş bir Şenol Güneş'in kitlesel desteğini yitirdiği noktada, yönetim kurulu onu tam bir koruyucu düşünce içerisinde yüreklendirseydi, onu bu olaya bağlamak yönünde biraz desteğini açık bir şekilde ortaya koyabilseydi, iş uzayabilirdi. Şenol Güneş'in ne gitmesi ile ne de kalması ile sorunlar çözülecek bir durumda değil, sorunun esasını görmekte yarar var. Biz ise halen daha belirtilere bakmaktayız. Nedenlere bakmak gerekir" ifadelerini kullandı. Yönetim Kurulları'nın çözüm üretemediği takdirde istifa edebileceğini hatırlatan Sümer, "Yönetimler de istifa edebilir. Ancak kararlar bir kısım heyecandan uzak olması gerekir. Eğer çözümün bir parçası yönetim olmuyorsa, sorunu çözmekte kendini yeterli görmüyor ise kurumun selameti açısından istifa yolunu seçebilir. Şu anda seçilen çözüm yolları da pek inandırıcı değil, diğer çözüm yollarına yönetim el attı mı bilemiyorum. Diğer çözüm yollarına el atmışsa yola devam etmesinde yarar vardır. Böyle bir anlayışla sorunları oluşturan yönetim kurulu bu anlayışı değiştirmediği takdirde sorunların büyümesi düşünülebilir" dedi. Trabzonspor'un Şampiyonlar Ligi'ne katılamamasının akıl almaz bir yönetim hatasından kaynaklandığı belirten Sümer "Trabzonspor'un Şampiyonlar Ligi'ne katılamaması akıl almaz bir yönetim hatasıdır. Yeterinci uyarıların olmasına rağmen, yüksek hedefleri olan Trabzonspor profesyonel takımına ihtiyaçlar ortadayken gerekli olan takviyelerin zamanında yapılması ve inanılmaz transfer ciddiyetsizliği Trabzonspor'u bu noktaya getirmiştir. Trabzonspor'un bu duruma gelmesindeki en büyük etken budur. Şenol Güneş aktif olarak bu transferlerde yer almadı. Profesyonel takımın başında olan bir insanında gidip yurtdışında sürekli oyuncu izlemesi imkansız bir durum. Oysa Trabzonspor'un transfer ihtiyaçlarını herkes biliyordu. Şampiyonlar Ligi'ne 1-2 hafta kala bu oyuncuların gelmesi takıma katkı sağlamamıştır. Şampiyonlar Ligi'ne katılamamaktan dolayı güven duygusunun yitirilmesi elbetteki Trabzonspor'un bu sonuçları elde etmesine yol açmıştır" dedi. "TRANSFERDE YÖNETİCİLER EGOLARINI TATMİN ETTİ" Transfer döneminde senin adamın benim adamım durumunun yaşandığı belirten Sümer, "Transferde 'senin adamın, benim adamım' durumu yaşanmıştır. Trabzonspor'un almaya ihtiyaç duyduğu oyunculardan daha çok kendilerinin alma becerilerini gösterme duygusu ve egosu öne çıkmıştır. Trabzonspor bunları yaşaması ve ciddiyetsizlik elbetteki böyle bir bedel ödemesine yol açmıştır. Futbol A.Ş'ye evet ama biçimsel değerine değil işlevsel değerine 'evet' diyoruz. Bugünde değişiklik yaşayan Futbol A.Ş anlaşılmaz kararlar almaktadır. Kurumlar ve kulüpler ilkelerle yönetilir. İlkeler olmaz ise bir yönetim kurulu, yönetim çatışmasına dönüşür. İlkeler insanları aynı yola, aynı yöne yönlendiren gerçek değerlerdir. Yönetim kurulu ilkeleri belirleyemediği için veya değer vermediği için Trabzonspor'da herkesin ihtiyacı farklılaşıyor. İlkeler hem koruyucu, hem de geliştirici en önemli unsurlardır. Trabzonspor ilke merkezli bir yönetim anlayışı geliştirmediği sürece çok karmaşık düşüncelerle karışık yollara girerek yolunu da hedefini de yitirecektir. Trabzonspor ilke merkezli bir kurum olsaydı kendine yabancılaşan ve yabancılardan medet uman duruma gelmezdi" dedi. Yönetime geldikleri dönemde iyi bir kadro kurduklarını ifade eden Özkan Sümer, "Yioruyucu düşünce içerisindönetime geldiğimiz yıllarda iyi bir kadro kurduk. Israrcı olduk ve Trabzonspor o zor dönemden çıkarmasını başardık. Gelecek olan yönetimlerin Trabzonspor'u ilkeli bir sürece soktuğu zaman zorlukları aşması belki mümkün olabilir. Trabzonspor'da benim resmi bir görev almam söz konusu değil, ama Trabzonspor'da aktif görev olarak her zaman danışmanlık yapabilirim. Fikirlerimizi Trabzonspor için her zaman paylaşabiliriz. Herkesin Trabzonspor'a gücü yettiği kadar bulunduğu yerden katkı yapabilir. Trabzonspor'da giderek eskiye dönüş başladı. Beni üzen tarafı ise bu geriye dönüşün hızlı bir şekilde devam etmesi. Yönetim kurulu sorunları çözmekte çaresiz kaldığına inanıyor ise sorumlu bir yönetim olarak kongre kararı almalı, eğer kararlı bir şekilde çözecekse yoluna devam etmeli ama ben bu çözüm yollarını göremedim. Çözümün ne olduğunu önümüze kimse de koymuş değil, çözüm yönetim yanlış adreslerde arıyor. Mevcut yönetim kurulu kongre kararı alırsa gelecek olan yeni yönetimin ise sorunları çözmekte kararlı olup olmayacağını dikkat etmesi gerekir. Daha sonra gelenler daha büyük yaralara neden olabilir" diye konuştu.