Trakya Üniversitesi (TÜ) Sultan II. Bayezid Külliyesi Sağlık Müzesi'nde Mayıs ayında ziyaretçi rekoru kırıldı.
Abone olEdirne'teki Beyazıd Külliyesi ziyaretçi rekoru kırdı. Müze Müdürü Enver Şengül, geçen ay, müzenin kurulduğu 1997 yılından bu yana bir ay içinde müzeyi ziyaret edenlerin, 32 bin 348 ile rekor sayıya ulaştığını bildirdi.
Şengül, mayısta müzeyi ziyaret edenlerin 868'inin yabancı olduğunu belirterek, ''6 Mayıs, müzemize bir günde en çok ziyaretçinin geldiği gün oldu. O gün 4 bin 19 ziyaretçi müzeyi gezdi. Ziyaretçilerin yarıya yakını müzeyi ücretsiz ziyaret ediyor'' dedi.
Sultan II. Bayezid Külliyesi Sağlık Müzesi'ni 2009 yılında 4 bin 453'ü yabancı, toplam 128 bin 200 kişi gezmişti. Bu yıl mayıs ayının sonuna kadar 2 bin 164'ü yabancı olmak üzere 62 bin 113 ziyaretçi müzeye geldi.
MÜZENİN TARİHÇESİ
Müze, Sultan II. Bayezid Külliyesi içindeki Darüşşifa bölümünde yer alıyor. Külliye, Fatih Sultan Mehmet'in oğlu ve Sekizinci Osmanlı Padişahı Sultan II. Bayezid tarafından yaptırıldı. Sultan II. Bayezid'in Akkirman seferine çıkarken 1484 yılında temelini attığı, yapılar topluluğu 4 yıl kadar kısa bir süre içinde bitirilerek hizmete açıldı.
Yüzyıllar boyunca bu külliyede tıp öğrencileri yetiştirilmiş, hastalara şifa dağıtılmış ve fakir fukara doyurulmuş. Külliyenin İslam aleminin en saf ve yalın anlatımlı camilerinden biri olarak kabul edilen camisi önemli bir ibadet yeri olmuş, mumhanesinde Edirne'yi aydınlatıcı mumlar dökülmüş ve tabhanelerinde ise misafirler ağırlanmış.
Darrüşifa kısmı ise dönemin en önemli sağlık merkezlerinden biridir. Kuruluşunda her türlü hastalara hizmet vermiş, öyle ki kuruluş vakfiyesinde hastanenin personeli sayılırken 2 cerrah ve 2 göz doktorundan da söz edilir. 1500'lü yıllarda bu mekanlarda göz hastalıklarına dahi bakılmaktaydı.
Daha sonraki yıllarda şifahane, ruh hastalarına yönelik hizmet vermeye başlar. Hastalar dönemin tıp bilgi ve ilaçlarının yanı sıra, su sesi, musiki, güzel kokular ve çeşitli meşguliyetlerle tedavi edilir.
Uzun yıllar boyunca hastalara şifa dağıtan bu şifahane, 1850'li yıllarda, sadece ruh hastalarının tecrit edildiği bakımsız bir kurum haline gelmiştir. Bina bir yandan bakımsızlıktan, diğer yandan yatağı dolan Tunca Nehri'nin taşkınları sonucu büyük zararlar görmüştür.
1875 yılında Edirne'yi ziyaret eden Safvet Paşa, külliyeye de uğramış ve buradaki içler acısı durumu görüp, sadrazama rapor etmiştir. Hemen ardından patlayan 1877-78 Osmanlı-Rus Savaşı esnasında Edirne işgal edilince, buradaki hastalar İstanbul'a gönderilmiştir. Bunun üzerine İstanbul'dan Edirne Valiliğine bir emir gönderilerek, İstanbul'da bu tür hastalar için yer kalmadığı belirtilmiş ve şifahanenin onarılarak tekrar kullanıma açılması istenmiştir. Bunun üzerine 1896 yılında onarım görmüş ve ruh hastalarının tecrit ve tedavilerinde bir süre daha kullanılmıştır. 1910 yılında Alman mimar Cornalius tarafından bir onarımı daha gerçekleştirilmiştir.
1997 yılından bu yana TÜ tarafından müze olarak kullanılmaktadır. Türkiye'nin bu şekilde düzenlenmiş tek sağlık müzesidir. Müzede, hekimliğin gelişmesi ve değişik sağlık hizmetleri hakkında geniş bilgiler içeren pavyonlar bulunur. Selimiye Cami'nden sonra Edirne'de en çok ziyaret edilen ikinci mekandır. 2004 yılında Avrupa Konseyi Avrupa Müze Ödülü'nü, 2007 yılında ise Avrupa Kültür Mirası-Mükemmellik Kulübü En İyi Sunum Ödülü'nü kazanmıştır.
Müze, haftanın her günü 09.00-18.00 saatlerinde ziyaret edilebiliyor.