DP Eski Genel Başkanı Süleyman Soylu, Erdoğan ile gerçekleştirdiği 1,5 saatlik görüşmeyi anlattı.
Abone olDemokrat Parti Eski Genel Başkanı Süleyman Soylu, Başbakan Erdoğan ile olan görüşmesinin perde arkasını anlattı. Erdoğan'ın, Türkiye'nin bugünü ve yarınına dair çok önemli tespitlerinin bulunduğunu ifade eden Soylu, ülkenin çok önemli bir süreçten geçtiğini söyledi. Siyaseten hizmet etmenin dışında bir talebinin bulunmadığını da anlatan Soylu, Erdoğan'ın partisinden ihraç edilen bir isme, yeniden siyaset zemini sağlayacak bir teklif getirmesinin kendisi için onur vesilesi olduğunu kaydetti.
Süleyman Soylu, TGRT Haber'de Nuh Albayrak'ın sorularını cevapladı. İlk iki bölümde Türkiye'nin siyasal ve ekonomik yapısıyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Soylu, son bölümde ise Başbakan Erdoğan ile gerçekleştirdiği 1,5 saatlik görüşmenin ayrıntılarını anlattı.
ABD'deki siyasal durum ve Avrupa'daki ekonomik krizin, Türkiye'nin uzun yıllar sonra önüne büyük bir fırsat getirdiğini söyleyen Soylu, Erdoğan'ın birlikte siyaset teklifinin ise kendisi için önemli bir değer olduğunu anlattı.
"KATILIMLAR REKABET GETİRİR"
AK Parti'nin son 10 yıldaki icraatlerinin büyük bir değişim ve devrim olduğunu savunan Soylu, farklı kesimlere getirilen bu tür tekliflerin parti içindede rekabet getireceğini ifade etti. Soylu, muhalefetin parti içinde bu tür bir unsur ortaya koyamadığını iddia ederek şunları söyledi:
Süleyman Soylu, TGRT Haber'de Nuh Albayrak'ın sorularını cevapladı. İlk iki bölümde Türkiye'nin siyasal ve ekonomik yapısıyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Soylu, son bölümde ise Başbakan Erdoğan ile gerçekleştirdiği 1,5 saatlik görüşmenin ayrıntılarını anlattı.
ABD'deki siyasal durum ve Avrupa'daki ekonomik krizin, Türkiye'nin uzun yıllar sonra önüne büyük bir fırsat getirdiğini söyleyen Soylu, Erdoğan'ın birlikte siyaset teklifinin ise kendisi için önemli bir değer olduğunu anlattı.
"KATILIMLAR REKABET GETİRİR"
AK Parti'nin son 10 yıldaki icraatlerinin büyük bir değişim ve devrim olduğunu savunan Soylu, farklı kesimlere getirilen bu tür tekliflerin parti içindede rekabet getireceğini ifade etti. Soylu, muhalefetin parti içinde bu tür bir unsur ortaya koyamadığını iddia ederek şunları söyledi:
"AK Parti kadrolarını takviye ediyor, sinerji elde etmeye çalışıyor. Kendi içerisinde rekabet unsuru oluşturuyor. Ana muhalefet ve MHP'de muhalefet unsuru, AK Parti'yi sıkıştıracak bir unsur bugüne kadar ortaya koyamadı. Türkiye’nin tamamını kavrayabilecek bir kadro kurmayı her siyasetçi ister. Siyasetçi, kendi taraftarını ister ama kendinin dışında da kendine oy vermeyen kişileri, potonsiyel oy verebilecek isimleri yanında görmek ister."
O GÖRÜŞMEDE NELER KONUŞULDU?
O GÖRÜŞMEDE NELER KONUŞULDU?
Albayrak, Erdoğan görüşmesiyle ilgili soruları da sordu. Başbakan ile Türkiye ve dünya meselelerine ilişkin görüş alışverişinde bulunduklarını bunların haricinde AK Parti'ye katılımı konuştuklarını söyleyen Soylu şunları anlattı:
"Başbakan ile 1,5 saatlik görüşmede; Türkiye ve dünya meselelerini konuştuk. Siyasete nasıl baktığımız konuşuldu. Suriye ve Kürt meselesi masaya yatırıldı. Bunların haricinde de birlikte siyaset yapalım denildi. Bu çerçevede aynı hizmet kapısı içerisinde olunması gerektiğini konuştuk. Türkiye'deki hizmetin önümüzdeki 10 yılda da devam etmesi gerekiyor. Hiçbir şey talep etmeden hizmet erdeceğiz. İhraç edilmişiz; neden çünkü referandumda "evet" demişiz. Ak Parti'nin lideri diyor ki, "ihraç edilen adamı siyasette istiyoruz". Benim için onurlu bir davet.
"DP'DE ELEŞTİRDİNİZ ŞİMDİ NE DEĞİŞTİ?"
"Başbakan ile 1,5 saatlik görüşmede; Türkiye ve dünya meselelerini konuştuk. Siyasete nasıl baktığımız konuşuldu. Suriye ve Kürt meselesi masaya yatırıldı. Bunların haricinde de birlikte siyaset yapalım denildi. Bu çerçevede aynı hizmet kapısı içerisinde olunması gerektiğini konuştuk. Türkiye'deki hizmetin önümüzdeki 10 yılda da devam etmesi gerekiyor. Hiçbir şey talep etmeden hizmet erdeceğiz. İhraç edilmişiz; neden çünkü referandumda "evet" demişiz. Ak Parti'nin lideri diyor ki, "ihraç edilen adamı siyasette istiyoruz". Benim için onurlu bir davet.
"DP'DE ELEŞTİRDİNİZ ŞİMDİ NE DEĞİŞTİ?"
Soylu'ya Demokrat Parti Genel Başkanlığı görevi sırasında AK Parti'ye yönelik eleştirileri de soruldu. Muhalefetin iktidarı hedeflediğini ve zaman zaman kürsü şehvetine kapılarak bazı şeylerin söylenmiş olabileceğini anlatan Soylu, o dönemde getirdiğe eleştirilerin yapıcı ve pozitif olduğunu ifade etti. Soylu şunları kaydetti:
"Siyasette muhalefe yaparsınız. Muhalefetin tek amacı vardır, iktidarın daha iyi çalışmasını sağlamak. Eski muhalefet anlayışının alışkanlıklarına kapıldığımız dönem olmuştur. Yüzde 90’ı yapıcı muhalefettir ve pozitif bir siyaset koymaktır. Ekonominin daha iyi bir noktaya gitmesi için yapılmış bir siyasettir. Kürsü şehvetinin getirdiği sözler olabilir.
"İHRAÇ OLMASAYDI BU KATILIM OLUR MUYDU?"
Demokrat Parti'den ihraç sürecinin de masaya yatırıldığı programda, sağdaki bölünme ve yüzde 10 barajının altında kalan partiler konuşuldu. Yüzde 3-4'lük çok kritik partilere de bu ülkede ihtiyaç duyulduğunu ifade eden Soylu, kişisel olarak küçük küçük partilerde siyaset yapmanın Türkiye için bir anlam taşımadığını bu nedenle bu ülkeye tuğraya bir taş koyanın yanında olmayı tercih ettiğini söyledi.
Erdoğan ile görüşlerinde bir farklılık olmadığını da söyleyen Soylu, AK Parti'de herhangi bir siyasi beklentisinin olmadığını ifade etti. Herhangi bir başbakanın elini cebine koyarak gezebildiği bir ülkede her bireyin başbakan, her bireyin milletvekili olduğunu söyleyen Soylu, mevkilerin geçici olduğunu asıl kalıcı unsurun hizmet olduğunu kaydetti.
"İYİ Kİ ERDOĞAN VAR"
Erdoğan'ın Türkiye ve dünya gündemine ilişkin kendisiyle çok önemli şeyler paylaştığını da anlatan Soylu, çıkışta yaşadıklarını anlattı. İşte o sözler;
"Başbakan çok reailist bir isim. Bir lider, kendisiyle ilgili bir şey söylemez. Kafasındakini söylemeyebilir.
Sayın Başbakan ziyarette, Ortadoğu ile ilgili bir analizi yaptı. İnanın, Tayyip Erdoğan’ın yaptığı analizi tüm Türkiyenin dinlemesi gerekiyor. Ordan çıkarken, "iyi bir başbakan var dedim" inanın. Şu kadar söyleyebilirim ki çok rahat biçimde Türkiye’nin geleceğini yönetmeye çalışan bir iradeyi gördüm. Türkiye tesadüflerin ülkesi değildir. Bunun unutulmaması gerekiyor"
"Başbakan çok reailist bir isim. Bir lider, kendisiyle ilgili bir şey söylemez. Kafasındakini söylemeyebilir.
Sayın Başbakan ziyarette, Ortadoğu ile ilgili bir analizi yaptı. İnanın, Tayyip Erdoğan’ın yaptığı analizi tüm Türkiyenin dinlemesi gerekiyor. Ordan çıkarken, "iyi bir başbakan var dedim" inanın. Şu kadar söyleyebilirim ki çok rahat biçimde Türkiye’nin geleceğini yönetmeye çalışan bir iradeyi gördüm. Türkiye tesadüflerin ülkesi değildir. Bunun unutulmaması gerekiyor"