İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Kılıçdaroğlu'na yönelik saldırıyla ilgili önemli açıklamalar yaptı. CHP liderinin şehit cenazesine katılacağının önceden haber verilmediğini söyleyen Soylu, "Kılıçdaroğlu korumalarının ne iş yaptığına bir baksın. O korumalar bana bağlı. Ben bunun hesabını sorarım" dedi.
Abone olİçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Habertürk kanalında konuk olduğu Enine Boyuna programında, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
Şehit cenazelerinde protokole CHP il başkanlarının alınmaması için verdiği talimatının bir tedbir olduğunu kaydeden Soylu, bu talimatının arkasında olduğunu söyledi.
İmamoğlu'nun derbi maçına gitmesi polemiği
Aynı tedbiri Fenerbahçe-Galatasaray maçını izlemeye giden İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu için de almaya çalıştıklarını anlatan Soylu, şu ifadeleri kullandı:
"İstihbaratım bana, 'şu anda sosyal medyada birileri, bu FETÖ'cünün burada ne işi var diyor, şike ve mazbata meselesini gündeme getiriyor. Burada bir problem olacak' dedi. Ben de Fenerbahçe Başkanı Ali Koç'u aradım. 'Arkadaşlarımızın sosyal medyadan ve diğer kaynaklardan edindiği bilgilere göre, bu maç kritik bir derbi maçı, burada bir problem söz konusu olabilir. Siz ev sahibisiniz, (İmamoğlu'na) böyle bir mesele olduğunu söyleyin' dedim. 'Sizin isminizi verebilir miyim?' dedi. Ben de 'memnuniyetle verebilirsiniz' dedim. Telefon edip rica etmiş, 'bakan beni arasın' demiş. Bunun üzerine Ali Koç'a, 'üzerimizdeki sorumluluğu attık. Biz de siz de tedbirlerimizi artıralım' dedim."
"Karşı reaksiyonu hesap etmek zorundasınız"
Bir enerji boşalması yaşanılan seçimlerin ardından 20 gün boyunca o enerjinin üzerinde tepinmemek gerektiğini aktaran Soylu, "(Ben İstanbul'u, Ankara'yı aldım) üzerinden eğer tepinmeye çalışırsanız, karşı reaksiyonu hesap etmek zorundasınız." ifadesini kullandı.
"Biz ona 18 koruma tahsis ettik"
"Kılıçdaroğlu oraya kaç korumayla gitti? Biz ona 18 koruma tahsis ettik." diyen Soylu, "Gitme kararı verdiklerinde haber vermiyorlar. Gidip baksınlar diye öncü iki eleman çıkartıyorlar. Kemal Kılıçdaroğlu 4 korumayla beraber gidiyor. Kılıçdaroğlu bu soruların birincisini sormaya başlarken, korumalarının ne iş yaptığına bir baksın? Bana bağlı o korumalar. Ben bakacağım ama kendisi de baksın. Yani koruma işiyle mi ilgileniyorlar yoksa başka işlerle mi meşguller bir baksın? Ben bu kadarını söylüyorum. Ben hesabını da hakkını da sorarım, sormaya da başlıyorum zaten." ifadesini kullandı.
CHP'nin, olayla ilgili oldukları gerekçesiyle 28 kişi hakkında şikayette bulunduğunu belirten Soylu, bunlardan 26'sının Akkuzulu köyünden, 2'sinin de bitişikteki İmam Hüseyin köyünden olduğunu bildirdi.
"Attıkları adımların tamamı bu işin tekniğine aykırıdır"
Süleyman Soylu, "Biz olayın etrafında olan toplam 37 kişi tespit ettik. Bunlarla 28 kişinin mükerrer olanları çıkınca toplam 61 kişi yapıyor. 61 kişinin 2'si Çubuk'tan ki onların da akrabalık ilişkisi var, 2'si İmam Hüseyin köyünden, 57'si Akkuzulu. Peki bu nasıl dışarıdan bir organizasyon? Bir kere (Kılıçdaroğlu ve ekibinin) yöneldiği yer ve kendi korumalarının aldığı koruma tedbirleri dahil olmak üzere attıkları adımların tamamı bu işin tekniğine aykırıdır. Bir genel müfettiş görevlendirdik. Korumalarının zaafiyeti, temel zaafiyet varsa bütün bunlara yukarıdan aşağıya bakacaklar." şeklinde konuştu.
Bakan Soylu, Kılıçdaroğlu'nun, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ve Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk ile köy konağına gitmesi durumunda böyle bir olayın yaşanmayacağını ve sadece protesto boyutunda kalacağını söyledi.
"Kemal Kılıçdaroğlu'nun cenazeye katılma amacına" ilişkin değerlendirmesinin sorulması üzerine Soylu, "Benimki niyet okumak olur tabi. Siyasetin bir tarafı pragmatiktir ve sonuç almak ister. 'Ben İstanbul ve Ankara'yı aldım. 10-15 gündür ortada yokum, bir açığım var, PKK/HDP işi var, bu güçle beraber bunu da aşmak isterim. Şehit cenazesine gideyim, bu tarafta da kendime ait ben burada varım düşüncesi...' Kendisini güçlü hissettiği bir zaman dilimi içerisinde 'bunu atabilirsem bundan sonraki siyaset yelpazemi daha geniş bir şekilde getirebilirim, orayı idare edebilirim' gibi bir anlayış." dedi.
Kandil bizim için artık haptır
"Kayyumlar atanan ancak son seçimde belediye başkanı olarak HDP'lilerin seçildiği yerlerdeki yatırımların elden gitmemesine ilişkin ekstra hassasiyet gösterilip gösterilmediği" ile ilgili soruya Bakan Soylu, "Terörün belediyeyle ilişkisini gördüğümüz an nefes aldırmayız. Tekrar dejavuya dönemeyiz, mümkün değil. Tekrar o hale gelemeyiz ve oradaki insanlara o hali bir daha yaşatamayız." yanıtını verdi.
İçişleri Bakanı Soylu, Suriye'nin terörden temizlenen kentlerine huzur getirildiğini anımsatarak, 322 bin 700 Suriyeli'nin bu bölgelere döndüğünü söyledi.
Terörle mücadele operasyonlarına değinen Soylu, "Kandil bizim için artık haptır. Zamanlaması önemli bizim için. Önümüzde 4,5 yıl var. Seçim öncesi herhangi bir şey olmasın diye bunu çok dillendirmedik. Kandil bizim için haptır. Türkiye kapasitesini çok aştı. Bunu göreceksiniz. Ne zaman geleceğimizi niçin söyleyelim?" diye konuştu.
FETÖ'nün hareket alanını engellemek için kurdukları stratejileri tamamen işlettiklerini anlatan Süleyman Soylu, operasyonel verimlilik konusunda kurumlar arasındaki iş birliğine işaret etti.
Süleyman Soylu, mülki idaredeki FETÖ'cü temizliğinin diğer birimlerdekilere göre düşük kaldığı iddialarının yanlış olduğunu belirterek, yaklaşık 2 bin 500 mülki idare amirinin yüzde 40'ının tasfiye edildiğini söyledi.