Basın Konseyi, STV'nin Kanaltürk TV hakkındaki şikayetini yersiz buldu.
Abone olBasın Konseyi, ''Samanyolu Televizyonunun (STV) Fethullah Gülen ile belgelerde görülmeyen gizli bir bağlantısı olduğunu'' iddia eden Ulusal TV Dış İlişkiler Genel Koordinatörü Nurettin Veren, bu iddiaları yayınlayan Kanaltürk TV ve Program Yapımcısı Merdan Yanardağ hakkında ''şikayetin yersizliğine'' karar verdi.
''26-30 Ağustos-Zafer Haftası'' etkinlikleri nedeniyle Afyonkarahisar'da toplanan Basın Konseyi, Samanyolu Yayıncılığın şikayetini değerlendirdi. Basın Konseyinden yapılan açıklamada, şöyle denildi: ''Kanaltürk TV'de 26 Haziran 2006 tarihinde yayınlanan 'Yolsuzluk ve Yoksulluk' isimli haber programda, Fethullah Gülen cemaati hakkında bilgi verilmiş, 'Fethullahçılık' diye bilinen inanç topluluğun 'Nurculuk' akımının en önemli kolu olduğu, sözü edilen cemaatin ekonomi, bankacılık, devlet kuruluşları, polis, eğitim, medya gibi alanlarda bağlantıları olduğu anlatılmış, Fethullah Gülen'in eski başyardımcısı ve cemaatin geçmişteki üst düzey yöneticisi Nurettin Veren?in STV ve Zaman Gazetesinin kurucu yönetim kurulu üyesi, ortağı ve genel müdürü olduğu belirtilerek Gülen'e ve bu topluluğa karşı suçlamalara yer verilmiş, Veren tarafından STV'nin ve Zaman Gazetesinin bir cami gibi imece usulüyle halktan toplanan paralarla kurulduğu, Gülen ile STV arasında belgelerde görülmeyen illegal bir bağlantı bulunduğu yolunda ifadelere yer verilmiştir.''
Açıklamada, şikayetçi Samanyolu Yayıncılığın, avukat Nazif Aktaş aracılığıyla yaptığı başvuruda, programdaki iddiaların gerçek dışı olduğunun, STV'nin yargısız infaza tabi tutulduğunun, illegal bir örgütmüş gibi tanıtıldığının, Nurettin Veren'in hiçbir zaman STV Genel Müdürü olmadığı, sadece kısa bir süre için küçük bir hisse sahibi olduğunun belirttiği ifade edildi.
KARAR
Durumu değerlendiren Basın Konseyi Yüksek Kurulu (BKYK) kararında, söz konusu haber programda, STV ve bu televizyon kanalının Fethullah Gülen cemaatiyle ilişkisinin konu edildiğini, iletişim (basın-ifade) özgürlüğü açısından bu tür konuların açıkça konuşulmasında bir mahsur bulunmadığını, konunun çağdaş liberal normlar çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Şikayete temel oluşturan iddiaların ifade özgürlüğü çerçevesinde anlayışla karşılanması gerektiği, bu tür iddiaların ifade edilebilmesinin halkın haber alma özgürlüğü açısından önemli olduğuna işaret edilen kararda, şöyle denildi:
''Kaldı ki bu iddiaların geniş kitlelerce zaten tartışıldığı, ayrıca iddiaları ortaya atan Nurettin Veren'in bir zamanlar Fethullah Gülen'in sağ kolu olarak görev yaptığının bir gerçek olduğu, bu durumda gerçeğe aykırı yayın yapıldığından bahsetmenin mümkün olamayacağı gerekçesiyle Basın Meslek İlkelerinin 'Soruşturulması gazetecilik olanakları içinde bulunan haberler, soruşturulmaksızın veya doğruluğuna emin olunmaksızın yayınlanamaz' şeklindeki 6. maddesinin ihlal edilmediği sonucuna varmıştır ve bu nedenle 'şikayetin yersizliğine' oy çokluğuyla karar vermiştir.''