Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mete Gündoğan, ''Vatandaşlarımızın AKP narkozundan hızla uyandığına ve partimize yöneldiğine şahit olmaktayız'' dedi.
Abone olGündoğan, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında 2004 yılında 2 bine yakın yerde miting, gece, konferans ve panel düzenlediklerini anlattı. 2005 yılında da faaliyetleri hızlandırarak sürdüreceklerini kaydeden Gündoğan, ''Vatandaşlarımızın AKP narkozundan hızla uyandığına ve partimize yöneldiğine şahit olmaktayız. Bu sonucu, sayın Başbakan Erdoğan ve AKP tepe yöneticileride tespit etmiş olacaklar ki son sıralarda çaresizlik içerisinde, sağa sola saldırmakta ve çamur atmaktadırlar'' dedi. ''IMF teslimiyeti, AB ve ABD uydusu politikalar sonucunda Türkiye'nin bir felaketin eşiğine getirildiğini'' öne süren Gündoğan, ''insanların aç ve işsiz bırakıldığını, inançlarından uzaklaştırıldığını ve devletin aşırı derecede borçlandırıldığını'' söyledi. Gündoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Parlamentoda 367 milletvekili olan AKP iktidarının, vatandaşların temel hak ve hürriyetlerini teminat altına alamamasının hiçbir geçerli mazereti olamaz. Bu temel hak ve hürriyetlerin başında gelen, başörtüsü, Kur'an kursları, meslek liseleri vs. gibi konularda da hiçbir mazeret geçerli değildir. Bu zamana kadar millet, laf değil çözüm bekledi ancak AKP çözümü sürekli geçersiz mazeretlere yükledi. Örneğin, Irak'a asker göndermek için 'mutabakat' aramazken, en temel insan hak ve özgürlüklerinin uygulanması konusunda ise 'mutabakat' arayışları içerisinde oldu.'' Mete Gündoğan, iktidarın, RTÜK yasası gibi ''işine geldiği noktalarda ise muhalefet ile her şeye rağmen kısa sürede anlaşmayı becerebildiğini'' savundu. -TELEKOM'UN SATIŞI- Cari açık, borçlar ve sıcak para girişinin sürekli arttığına dikkat çeken Gündoğan, ''birçok yetkilinin, sonbaharda olası bir krizden bahsetmeye başladığını'' öne sürdü. Gündoğan, Türkiye'nin ''adım adım finans kapitale teslim edildiğini'' söyledi. Öncelikle ''özelleştirme'' adı altında, verimliliği yüksek ve stratejik şirketlerinin elden çıkarıldığını ifade eden Gündoğan, bu şirketleri alan konsorsiyumlarda da çeşitli şekillerde yabancılar yer aldığını kaydetti. TELEKOM satışının ''akıllara durgunluk veren bir satış'' olduğunu öne süren Gündoğan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan bir önceki ABD ve bunun hemen arkasından çıktığı Lübnan ziyaretinde bu konunun gündeme gelip gelmediğini sordu. Gündoğan, TMSF bünyesine alınan şirketlerinin de giderek verimliliğinin azaldığını, bu nedenle kısa süre sonra bunlarının da düşük bedelle elden çıkarılmasının gündeme geleceğini kaydetti. Mete Gündoğan, Serebrenica katliamını ve Londra'daki terörist saldırıların da kınadı. Gündoğan, Kenan Onuk'un kaybından dolayı da yakınlarına ve spor camiasına başsağlığı ve sabırlar diledi.