'DP'yi karıştıran ikinci "don vakası" nedeniyle ortaya çıkan mahkemelik çekişmeye Soylu'dan zehir zemberek bir açıklama geldi.
Abone olDemokrat Parti ile eski Genel Başkanı Süleyman Soylu arasındaki kavga büyüyor. 'DP'yi karıştıran don faturası' başlığıyla duyurulan mahkemelik çekişmeye Soylu'dan zehir zemberek bir yanıt geldi.
DP Genel Merkezi tarafından mahkemeye gönderilen faturaları 'iftira' olarak nitelendiren Soylu, Özel Kalem Müdürü Hünkar Koçali aracılığıyla açıklama yaptı. Açıklamada şöyle denildi:
'EVET' TAVRI MÜFTERİLERİ ÜRKÜTMÜŞ
'Anlaşılan o ki Sayın Süleyman Soylu'nun büyük demokrat misyona yakışır şekilde ortaya koyduğu 'evet' tavrı, müfterileri ürkütmüştür.
Hatırlanacağı gibi Türkiye’de demokrasi mücadelesi vermenin her zaman bir bedeli olmuştur. 27 Mayıs’ta da bilumum CHP’liler, 60 darbesinin uyduruk mahkemeleri, bugün Süleyman Soylu’ya yöneltilen iftiraların aynısını rahmetli Menderes için atmışlardır. Üstelik bugün Süleyman Soylu için atılan bu kara iftiraları imal edenler 27 Mayıs’ın uyduruk mahkemelerinde güya avukatlık yapıyorlar idi..
Kara çalmayı, çamur atmayı bir siyaset yapma yöntemi olarak benimseyenler kendilerini soktukları demokrasi karşıtlığı bataklıklarına daha çok saplanacaklardır. Bütün bu gayri ahlaki, insanların şahsiyetini hedef alan bu saldırıların hesabı yargı önünde sorulmaktadır ve sorulmaya da devam edecektir. İlginç olan 27 Mayıs’taki iftiraların benzerliği değildir. Esas ilginç olan bugün Demokrat Parti yönetiminin demokrasi misyonunun takipçiliğini yapmayıp 27 Mayıs zihniyetinin siyasi takipçiliğine soyunmuş olmasıdır.
Ankara 2.Asliye Ceza Mahkemesi’nde açtığımız davalarda yargılananlar; 28 Şubat sürecinde çokça şahit olarak öğrendikleri ipe sapa gelmez yöntemlerle bir karakter suikasti düzenlemeye çalışmaktadırlar. Ancak, bilinmelidir ki güneş balçıkla sıvanmaz.'
O İÇ ÇAMAŞIRLARININ BANA AİT OLDUĞU NASIL KANITLANACAK!
Süleyman Soylu yazılı açıklama sonrasında da konu hakkında bilgi verdi:
'Bunların bana yaptığı çok ayıp. Bu tür şeylerin Türkiye'nin eski tarihinde kalması gerekiyordu. Ben bir genel başkan olarak Türkiye turuna çıkmışım. Kampanya düzenliyorum, otelde konaklamışım. O faturaları çıkarıyorlar. Ayrıca o iç çamaşırının bana ait olduğunu nasıl ispatlayacaklar. Benim mahiyetimde insanlar da var, korumam, şoförüm de var. Burada beni zor duruma düşürmek istiyorlar ama asıl zor durumda olanlar kendileri.'
615 NO'LU ODA
Açıklamada 'Kime ait olduğu belli olmayan bir kuru temizleme faturasına iftiralarını sığdırmaya çalışanlara, bu aciz ve ucuz yöntemleri deneyenlere yüce adalet gereken cevabı verecektir' denilirken; DP Genel Merkezi'nin mahkemeye gönderdiği faturalarda Soylu'nun kuru temizlemeden yararlandığı otelde 615 no'lu odada konakladığına ve kuru temizleme işleminin bu oda numarası için gerçekleştirildiğine dair iki doküman da yer aldı.