Demokrat Parti eskilideri Süleyman Soylu, parti yönetenlerin darbecilerle kol kola yürüdüğünü iddia etti...
Abone olEski Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Süleyman Soylu, DP'yi yönetenlerin, parti misyonuna ters düşerek, kendi iktidarlarını darbelerle defalarca ellerinden alanlarla kol kola yürüdüğünü ifade etti.
Mevcut parti yönetiminin referandum için 'hayır' kararına karşılık alternatif bir 'evet' kampanyası başlatan Süleyman Soylu, Malatya'da düzenlediği basın toplantısında, referanduma yönelik 'hayır' kampanyası başlatan partisinin yönetimini eleştirdi.
Darbelerin hep DP misyonunu hedef aldığını anlatan Soylu, "Bugün bizim misyonumuzda 'hayır'a yönlendirmeye çalışanlar vardır. Onlar da 12 Eylül'den sonra kimin hizmetinde olduklarını anlayacaklardır. Çünkü bizim misyonumuz 1960, 1971, 1980 ve 28 Şubat sürecinde darbelerle iktidarı elinden alınan bir misyondur. Türkiye'de darbelerin ve darbe anayasalarının mağduru Demokrat Parti, Adalet Partisi ve Doğruyol Partisi misyonudur. İnanıyorum ki bugün bu misyonu yönetmeye ve yönlendirmeye çalışanlar, bugün arkasına düştükleri insanların kendi iktidarlarını defalarca ellerinden aldıklarını bilselerdi onlarla beraber olmazlardı. Bunu anlayabilselerdi böyle davranışlara kalkmazlardı." dedi.
Yaptığının demokrasi yolunda saf tutmak olduğunu belirten Soylu, referandumunun Türkiye için dönüm noktası olduğuna inandığını söyledi. Anayasa değişikliğinin, "Sen vatandaş mı olacaksın, kapıkulu mu olacaksın?" sorusuna cevap bulduğunu kaydeden Soylu, DP olarak cumhurbaşkanlığı seçiminde düştükleri aynı hataya bir daha düşmemek için yollarda olduğunu söyledi.
Bu anayasanın AK Parti ile bağdaştırılmasını kabul etmeyen Soylu, "Referandumu Türkiye'nin vesayetten kurtulup milli iradeyle yeniden buluşması olarak değerlendiriyoruz. 1960'tan itibaren Türkiye'nin içinde bulunduğu ara rejimden çıkmak üzere ilk adım olarak nitelendiriyoruz." diye konuştu.
"İstemezükçüler, hayırcılar yüzünden bu memleket hep zarar etti" diyen Soylu şunları dile getirdi: "1960'ta darbe olduğunda, vesayet sistemi geldi. 1971, 1980, 28 Şubat, 27 Nisan bu vesayet sistemi kurallarına dayatıldı. 1961, 1982 anayasaları, bu vesayet sistemi kurumunun üzerine kuruldu. Türkiye'nin gelişmesinde ayağını bağlayan 1982 Anayasası'dır. Bu ayak bağından kurtulma tarihi 12 Eylül'dür. 'Vatandaş mı olacağız, tebaa mı olacağız?' sorusunun karşılığı referandum sonucu ortaya çıkacaktır."
12 Eylül referandumunda 'evet' demenin hukukun üstünlüğüne 'evet' deme anlamı taşıdığını vurgulayan Soylu, sözlerine şöyle devam etti: "Referandum sonucu Türkiye coğrafyasına yerleşecek olan hukukun üstünlüğü, kardeş kavgalarını bitirecektir. Zenginleşme ve gelişmenin önünü açacaktır. Herkesin şikayet ettiği ağır ve taraflı işleyen adaleti uluslar arası standartlara kavuşturacaktır. Hukukun üstünlüğü Türkiye'yi ülkeyi yönettiğini düşünen bir avuç insandan alıp milletine emanet edecektir. 12 Eylül referandumunda 'evet' oyu vermek anamızın ak sütü gibi bize helaldir."
Toplantı sonunda Süleyman Soylu'ya eski DP İl Başkanı Erdal Altunboya tarafından 'evet' yazılı kayısı hediye edildi.