Sosyal medyaya dikkat! Evliliklere zarar veriyor
Çift ve Aile Terapisti Duygu Başak Gürtekin, “Abartılı düğünler, gelinlere damadı unutturan telaşlı kutlamalar ve sosyal medya etkisi evliliğe önemli derecede zarar veriyor” diyerek, evli çiftleri uyardı.
Havaların güzelleşmesiyle açılan düğün sezonunda çiftleri büyük bir telaş sardı. Ancak, sonsuzluğa uzanma umuduyla başlayan ilişkilerin boşanma ile sonuçlanabildiğini belirten İstinye Üniversitesi Liv Hospital Bahçeşehir Çift ve Aile Terapisti Duygu Başak Gürtekin, çiftleri uyardı. Düğün telaşının ilişkiyi zedeleyebileceğine dikkat çeken Çift ve Aile Terapisti Duygu Başak Gürtekin, “Evlilik sürecinde sevdiğiniz adamı ve aşka atılan kavuşma adımlarını unutarak kapıldığımız düğün telaşları ilişkilerinizi zedeleyebilir. Evlilik kararını neden aldığımızı ve aşkı bize daha derin, yakın ve özenli yaşatacağına inandığımız bu birlikteliklere neden başladığımızı unutmamak, yol arkadaşlıklarının en büyük kurtarıcısı” diye konuştu.
Evliliği, içinde renkleri, hoş kokuları, çeşitliliği ve farklılıkları barındıran, saygı toprağında yetişmiş bir sevgi buketi olarak tanımlayan Başak Gürtekin, “Tam da bu nedenle; ne aşk, ne saygı, ne benzerlikler ne de farklılıklar evliliği sürdürmek için tek başına yeterli değildir. İhtiyacımız olan kendimizi bilmek, istek ve arzularımız tanımlamak, partnerimize ilişkisel ihtiyaçlar konusunda açık olmaktır.
Onu duymak ve anlamak için çaba göstermektir. Ancak böyle bir diyalog bizlere aşktan daha fazlasını ve gerçekten ihtiyacımız olanları sunabilir. Kendisini güvenle ifade eden bir birey, partnerine de aynı alanı sunarak, onu yakından tanıma şansı yakalar. Bu hem kendimizi hem de ilişkimizdeki ihtiyaç ve beklentileri karşılıklı bir şekilde anlaşılır kılar.
Birbirimize ifade alanı açmak ve kendimizi içtenlikle anlatabilecek içsel özgürlüğü duyumsamak, çiftlerin en çok zorlandığı ‘duyulmak ve anlaşılmak’ ihtiyaçlarını duyulur ve anlaşılır kılar” ifadelerini kullandı. Çiftlerin evlilik tanımlarının her zaman aynı olmayabileceğinin altını çizen Başak Gürtekin, şöyle devam etti: “İki kişinin zihinde yaratmış olduğu ilişki tanımı, evlilikten beklentileri, kültür anlayışı ve diğer tüm çevresel faktörler benzerlik içermeyebilir.