Sony Müzik de korsan peşine düştü

Sony Music Türkiye, ekonomik ve kültürel kayıplarla birlikte korsanlığın da Türkiye'nin imajını zedelediğini açıkladı.

Sony Music Türkiye'den yapılan açıklamada, ekonomik ve kültürel kayıpların yanı sıra, Türkiye'nin imajının da korsanlıktan olumsuz etkilendiği belirtilerek, fikri mülkiyet korsanlığının önlenmesi için güvenlik güçleri, belediyeler, meslek birlikleri ve sektör yetkilileri arasında etkili işbirliği çağrısında bulunuldu. Türkiye'de korsan CD, DVD, VCD ve kitapların denetimsiz satılabilmesinin eser sahiplerinin fikri mülkiyet haklarının acımasızca ihlaline yol açtığına işaret edilen açıklamada, binlerce kişinin emekçi olarak, yaratıcı olarak, üretici olarak çalıştığı, yoğun bir düşünsel ve sanatsal çaba sonucunda ortaya çıkan müzik, sanat ve kültür eserlerinin, bu eserleri oluşturma maliyetlerinin çok altında ve oluşturulmasında en küçük katkısı olmayan insanlar tarafından kopyalanarak en kalabalık yerlerde, alenen satıldığına dikkat çekildi. ''Kültür ve sanat eserlerimiz, fikir korsanları tarafından yağmalanıyor'' denilen açıklamada, korsan kaset, CD ve VCD'ler nedeniyle müzik endüstrisinin ürettiği albüm satışlarında büyük düşüş yaşandığı bildirildi. 1990'larda 100 milyon adede yaklaşan albüm satışlarının bugün 30 milyon adet civarında olduğu kaydedilen açıklamada, bu durumun, gerek devlete ödenen vergilerin, gerekse müzik yapımcılarının Gayri Safi Milli Hasıla'ya katkılarının azalması ve müzik endüstrisinde çalışanların işlerini kaybetmesi anlamına geldiği belirtildi. İNSAN HAKLARI SUÇU Fikri mülkiyet korsanlığı, yani telif hakları ihlalinin bugün ulusal ve uluslararası hukukta da kabul edildiği gibi bir insan hakları suçu olduğu görüşü dile getirilen açıklamada, şöyle denildi: ''Türkiye Avrupa Birliği'ne uyum çabaları çerçevesinde son Ulusal Program'a fikir korsanlığıyla mücadeleyi öncelikli bir hedef olarak yerleştirmesine ve korsanlığı önlemeye yönelik nispeten yeni ve sert yaptırımlar içeren bir kanun olan 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'nun mevcudiyetine rağmen, cezaların korsanlar için caydırıcı olamaması, Türkiye'nin dünyadaki imajını ciddi bir şekilde zedeliyor. Türkiye'nin telif haklarının yurtiçinde korunamamasının yarattığı sorunların yanı sıra, taraf ülkelerin uluslararası telif haklarını güvence altına alan Roma Sözleşmesi'nin yıllardır yürürlüğe sokulamamasından kaynaklanan kayıplar da var. Türkiye, bu sözleşmeye henüz resmen taraf olmadığı için, Avrupa ülkelerinde çalınan Türkiye kaynaklı müzik eserlerinden tek kuruş telif ücreti alamıyor. Türk yapımcı ve sanatçıları bu nedenle büyük gelir kaybına uğruyor.'' Sony Music Türkiye Genel Müdürü Melih Ayraçman, korsan satışların etkilerini değerlendirirken, fikri mülkiyet eserlerinin yasadışı kopyalarının satılmasının göz yumulacak masum faaliyetler olmadığını bildirdi. Bu faaliyetlerin organize suç örgütlerinin işi olduğunun Uluslararası Fonografi Endüstrisi Federasyonu (IFPI), Uluslararası Telif Hakları Birlikleri ve Interpol tarafından da kanıtlandığını belirten Ayraçman, bu noktada tüm ticaret odalarına ve çalışanların haklarını koruyan sivil toplum örgütlerine sorumluluk düştüğünü kaydetti. Ayraçman, korsan kopyaların satılmasının orijinal eserlerin sahipleri ve bunların üretiminde çalışanlar kadar, bu ürünlerin ticaretini yasal yoldan yapanları da olumsuz etkilediğini, iş yerlerinin kapanmasına yol açtığını vurguladı.