AK PARTİ, İçişleri Bakanı Efkan Ala ile kamuoyunda demokratik haklarda geri gidişe neden olduğu eleştirilerine hedef olan “güvenlik paketi” anlatması için özel bir oturum yaptı.
Abone olPartinin komisyon üyeleri ve grup yöneticileri ile geçen Perşembe günü biraraya gelen Ala, savcı izni olmadan arama yetkisine, bir tek “araç içi arama”nın dahil edildiğini söyledi. Ala, Trabzon’daki bir uyuşturucu operasyonunda bu nedenle yaşadıkları sıkıntıyı da anlattı.
OCAKTA GENEL KURULDA
Toplantıda, paketin çarşamba günü TBMM İçişleri Komisyonu’nda görüşülmesi, muhalefetin tavrına göre alt komisyona gönderilip gönderilmeyeceğine o gün karar verilmesi planlandı. Paket, bütçe görüşmelerinin ardından ocak ayında da Genel Kurul gündemine indirilecek. Toplantıda, muhalefetten gelecek eleştirilere verilecek yanıtlar da hazırlanırken, Ala, paketi şu sözlerle savundu:
POLİSİN ARAMA YETKİSİ
“Polisin savcı izni olmadan arama yetkisi, mevcut kanunlarda aracın görünen yerleri ile kişinin el ve üst aramasından ibaret. Getirilen yeni düzenleme ile aracın görünmeyen yerleri de aranacak. Bu yetkiye ihtiyaç olduğunu, Bingöl suikastinde kullanılan araca yönelik yapılan ihbara rağmen savcının izin vermemesinde yaşadık. Benzer bir olay, geçtiğimiz günlerde Trabzon’da başımıza geldi. Trabzon’da bir uyuşturucu ihbarı aldık. Savcı, ‘kuvvetli delil olmadığı’ gerekçesiyle izin vermedi. Ancak polis, aracı takibe alarak, başka bir ilde o ilin savcısından izni aldı. Araç aradığında uyuşturucu kaçakçılığı yaptığı ortaya çıktı.
YIKILMADIK YER KALMADI
Dünyanın birçok yerinde polisler bu yetkiyi kullanıyor. Arama iznini, mülki idare amirinin görevlendireceği bir komiser verecek. Sorumlu da bu amir olacak. 6-7 Ekim olaylarında yakılmadık, yıkılmadık yer kalmadı. Ondan sonra da ‘Devlet niye önlem almadı, devlet nerede’ diye eleştirildik. Şimdi yapılacak düzenleme ile bu önlemler alınacak.
POLİS AKADEMİSİNİN KAPATILMASI
Polis akademileri kapatılırken, burada okuyan öğrencilerin hakları korunacak. YÖK’le görüşmeler sürüyor. Bu öğrencilerin İktisat veya İşletme fakültelerine gitmeleri sağlanacak. Hocalar da yine YÖK’le bağlantılı olarak bu fakültelere atanacak. Bu düzenlemeyi yapmak zorundayız. Eğer paralel yapı ile mücadele edeceksek, bu gerekli. Çünkü oradaki öğrencilerin büyük bölümü paralel yapıya mensup.
GÜVENLİĞİN TAŞRASI MERKEZİ OLMAZ
Jandarmanın İçişlerine bağlanması bir zorunluluk. Eğer kamu güvenliği söz konusu ise bunun taşrası merkezi olmaz. Tek elde toplanmalı. Davul başkasının elinde tokmak başkasının elinde olmaz. Güvenliğin sağlanması için bu düzenleme gerekli. Jandarmanın kıyafeti değişecek ama henüz nasıl olacağına karar verilmedi. Bu konuyu MSB ve Genelkurmay’ın görüşü alınarak belirleyeceğiz.”