Soner Yalçın'dan muhalefete olay gönderme: Deja vu yaşamaktan yorulmadınız mı?

Sözcü yazarı Soner Yalçın köşe yazısında muhalefete Tarkan'ın konseri üzerinden göndermede bulundu. Yalçın "“Bizim Mahalle” gündeminde hâlâ Tarkan konseri varken, Erdoğan dün 250 bin konut, 100 bin arsa, 10 bin dükkan satış projesini açıkladı. Sizce sandık için hangisi etkili? Sahi… Deja vu yaşamaktan yorulmadınız mı?" ifadelerini kullandı.

Sözcü yazarı Soner Yalçın muhalefete Tarkan konseri üzerinden göndermede bulundu. Köşe yazısında Yalçın " "“Bizim Mahalle” gündeminde hâlâ Tarkan konseri varken, Erdoğan dün 250 bin konut, 100 bin arsa, 10 bin dükkan satış projesini açıkladı. Sizce sandık için hangisi etkili? Sahi… Deja vu yaşamaktan yorulmadınız mı?" ifadelerini kullandı.

İşte Yalçın'ın yazısının tamamı...

TBMM, Cumhurbaşkanını seçecekti. AKP kendi adayını göstermek istiyordu.

Keza: 22 Temmuz'da da genel seçimler yapılacaktı.

Ülke gündemi “laik-anti laik” diye bölündü:

14 Nisan'da Ankara Tandoğan'da “Cumhuriyet'e Sahip Çık” mitingi yapıldı. Miting öncesi ve sonrasında Anıtkabir'e 1 milyon insanın gittiği söylendi.

29 Nisan'da İstanbul Çağlayan meydanında ikinci miting oldu.

5 Mayıs'ta üçüncü ve dördüncü mitingler Manisa ve Çanakkale'de gerçekleşti.

13 Mayıs'ta İzmir'de yine benzer temalı miting yapıldı. Dendi ki; “Cumhuriyet tarihinin en kalabalık mitingi İzmir'de oldu.” Emniyetin açıklamasına göre 600 bin, miting düzenleme komitesine göre 2,5 milyon kişi alanda toplanmıştı. Ayrıca üç sosyal demokrat partinin liderleri; CHP'den Deniz Baykal, DSP'den Zeki Sezer ve SHP'den Murat Karayalçın İzmir mitingine katıldı.

Bu mitinglere beş parti katkı verdi; CHP, SHP, DSP, İP ve GP. Mitinglere sanatçılar da katıldı; kimi konuşma yaptı, kimi şarkı-türkü söyledi.

Konuşmacıların ortak vurgusu “laiklik elden gidiyor” üzerine oldu.

Sonuçta:

22 Temmuz genel seçimde AKP oyu yüzde 34.3'ten, yüzde 46.7 oya fırladı!

CHP, DSP ile seçim ittifakına girmesi ve SHP'nin seçimlerden çekilmesine rağmen sosyal demokrat ittifak oyları yüzde 20.8'de kaldı!

Ve, 28 Ağustos 2007'de Abdullah Gül 11. cumhurbaşkanı seçildi.

Peki:

Kendine propaganda yapmak

2007 seçim sonuçları neyi gösterdi:

Cumhuriyet mitingleri, toplumun geniş tabanı tarafından kabul görmemişti!

Sosyal demokratlar salt kendi tabanlarının morallerini yüksek tutmuş, kendi kendilerine propaganda yapmışlardı.

Diğer yandan, bu mitingler -AKP'nin istediği gibi- ülkeyi ayrıştırmaya, geniş kitleleri korkutmaya vesile olmuştu. AKP'nin “biz gidersek kriz çıkar” propagandası etkili olduğu görülüyordu.

Kuşkusuz bu mitingleri küçümsemiyorum. Halkın siyasete aktif katılımını önemserim. Ancak yeteri kadar sosyo politik değerlendirmeler- analizler yapılmadığı için bugün benzer mitinglerden- toplantılardan- konserlerden yararsız sonuçlar çıkarılmaya devam ediliyor: “Bu kez tamam!”

Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce'nin mitinglerinde de benzer rüzgar estirildi. İlk turda kaybedildi seçim!

Sözü Tarkan'ın İzmir konserine getireceğim.

Tarkan gözbebeğimiz ve bu konseriyle gönüllere yine taht kurdu.

Görkemli kutlamayı gerçekleştiren Tunç Soyer'e de ne kadar teşekkür etsek az.

Tarkan konserinden sonra yazılan-çizilenler beni 2007 mitinglerine götürdü. Sosyal demokrat kitle, Tarkan konserinin 2023 seçiminde “Erdoğan'ın yolcu” olduğunu ispatladığından emin!

Çoğu seçmen ısrarla ders almak istemiyor; tahayyülün/ hayalin gerçekleşeceğinden emin. Dillerde Atatürk adı düşmüyor ama onun kadar gerçekçi olamıyor bir türlü. Bu nedenle yirmi yıldır kaybediyor…

Negatif mesajlar

2007 seçim öncesi sadece Cumhuriyet mitingleri yoktu.

Bugün olduğu gibi “Tayyip'in karnesi” gibi Erdoğan'ın kişisel nitelikleri gündemdeydi.

Başbakan Erdoğan hakkında Kuşadası Limanı, Galataport, Tüpraş gibi satışlarda görevi kötüye kullanmak-fesat karıştırmak sebebiyle CHP'nin verdiği gensorular vardı.

PKK terörü vardı. Büyük şehirlerde patlayan bombalar vardı.

Danıştay gibi suikastler vardı.

“Ananı da al git” vardı. Fındık üreticilerin eylemleri vardı.

Cumhurbaşkanının bir türlü seçilememesi krizi vardı.

Genelkurmay'ın e muhtırası vardı. Vs.

Sandığa giderken sosyal demokratlar olumsuz/negatif mesajlar verirken, AKP “Güven ve İstikrar İçinde Durmak Yok Yola Devam ve Her Şey Türkiye İçin” dedi! Örneğin:

Medyaya verilen reklamların negatif içerikli olanların yüzde 32.5'i AKP, yüzde 67.5'i CHP'ye aitti.

CHP, Saatchi&Saatchi reklam ajansı sloganlarıyla seçimi kazanacağını düşünüyordu! Ki tek seçim sloganı vardı; “Şimdi CHP zamanı.”

Şunu eklemem lazım:

İnsanlar (ve parti yöneticileri) hayalleri karşısına gerçekleri çıkaranları sevmiyor. Yaftalıyor. Yirmi yıldır aynı iletişim stratejisini uygulayarak başka sonuç elde edeceğini sanıyor. A be kardeşim, “Geççek… Geççek” deyince geçmiyor işte! Geniş halk kitleleri ile neden buluşulamıyor, bir kez düşün ne olur…

Baksanıza:

“Bizim Mahalle” gündeminde hâlâ Tarkan konseri varken, Erdoğan dün 250 bin konut, 100 bin arsa, 10 bin dükkan satış projesini açıkladı.

Sizce sandık için hangisi etkili?

Sahi… Deja vu yaşamaktan yorulmadınız mı?

Soner Yalçın