BIST 9.420
DOLAR 34,41
EURO 36,30
ALTIN 2.843,59
HABER /  GÜNCEL

Soma faciası soruşturmasında sıcak gelişme

Soma’daki maden faciasının ardından hazırlanan kriminal rapor tanık ve işçilerin verdiği ifadelerle benzer özellikler gösterdi. Raporu değer...

Abone ol

Soma’daki maden faciasının ardından hazırlanan kriminal rapor tanık ve işçilerin verdiği ifadelerle benzer özellikler gösterdi. Raporu değerlendiren Manisa Barosu Başkanı Zeynel Balkız, kriminal raporda facia olan madende 3 gün öncesinden gaz seviyesinin yükseldiği ve dumanların çıktığının kameralarla tespit edildiğini söyledi.
Raporun tanıkların ifadeleri ile örtüşmesinin ise ‘Soruşturma doğru yolda ilerliyor’ diyerek ifade eden Balkız, davanın ancak iddianamenin hazırlanmasının ardından başlayacağını söyledi.
Soma maden kazası ile ilgili Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılan soruşturmanın kesintisiz sürdüğünü anlatan Balkız, “Henüz delillerin tamamı toplanmış değil ve iddianame tanzimine elverişli belgeler şu anda tamamlanmış değil. Şu anda cumhuriyet savcılarımızın topladığı belgeler ilk anda madenin dışarısındaki çevre koşullarının tespiti ve içerisindeki işverende bulunan her türlü kayıt bilgi belge görüntüler, kamera görüntüleri, işyeri kayıtları ve yangının çıktığı, göçüğün meydana geldiği alana kadar bilirkişilerce 16 Mayıs’ta yapılan ön tespitte elde edilen bilgiler ve bununla ilgili ön tespit raporu. Şu anda elimizdeki veya Cumhuriyet Başsavcılığının elindeki bilgi ve belgeler bunlar. 400’ün üzerinde tanık ve müşteki şikayetçi dinlendi ancak kamera görüntülerinin kriminal raporu ile tanıkların ve müştekilerin ifadeleri birbirini doğruluyor. Tanıklar burada nasıl zaman zaman, gazın, karbonmonoksitin ve metan gazının yükseldiğini ifade ediyorlarsa ve sıcaklığın onları terletecek, bunaltacak derecede yükseldiğini 40 derecenin üzerine çıktığını ve kendilerinin adeta kamyon çarpmış gibi yorgunluk hissi ve baygınlık hissi gösterdiklerini ifade ediyorlarsa mevcut kamera görüntülerinin çözümü ile ilgili kriminal raporda da benzer şeyler var. İşçilerin orada yorgunluk ve bitkinlik alametleri gayet net görülüyor ve aynı zamanda da yangından 3 gün evvelinden itibaren gaz seviyesinin yükseldiği hatta dumanların çıktığı tespit edildi. Bu da şunu gösteriyor. Soruşturma doğru yolda ilerliyor. Elde edilen kamera görüntüleri ile tanık ve müşteki ifadeleri birbirini doğrulanmış oluyor. Bizim bu çerçevede ifade etmek istediğimiz eksiklik veya dosyanın geldiği safha itibariyle bir an evvel madenin içerisindeki gaz ölçümlerinin uygun verilere geldiği tespit edilerek madenin içerisine girilip olayı anlatacak gerçek bir keşfin yapılmış olmasıdır. Henüz bu anlamda cumhuriyet savcılığının aldığı bir karar yok çünkü onlar da madenin içerisinden gelecek ölçüm seviyelerini kontrol ediyorlar. Önümüzdeki günlerde herhalde uygun bir keşfin yapılacağı ortamda doğacaktır. Biz bu verilere göre ancak davanın adli tatilden sonra Ekim veya Kasım aylarında açılabileceğini ve olayı aydınlatabilecek bilirkişi raporlarının ekim veya kasım aylarında tamamlanabileceğini tahmin ediyorum. Amacımız soruşturmanın sağlıklı yürümesi. Elbette yargılamanın bir an evvel başlaması bizleri sevindirir. Oradaki mağdur vatandaşlarımızı da sevindirir ama gerçek bilgilere ulaşarak gerçek verilere ulaşarak davanın açılmış olması bu davanın selameti bakımından çok önemlidir. 301 şehidimizin ve onların yakınlarının burada elde edilmesi gereken hukuki hakları var. Adaletin tecellisi için bu belgelerin toplanmasını bekliyoruz” dedi.
Soma’nın başsavcılığı olan bir yer olmasına rağmen ağır ceza merkezi olmadığını kaydeden Balkız dava aşaması ile ilgili şunları söyledi:
“Ağır Ceza merkezi Akhisar. Akhisar Ağır Ceza Merkezinin Soma mülakatıdır. Dolayısıyla Akhisar’da bir spor salonu bu amaçla duruşma salonu olarak hazırlanıyor. Duruşmalar Akhisar’da yapılacak. İlk duruşma davanın açılmasına bağlı. Elimizdeki belgeler tamamlandıktan sonra Soma’nın yapacağı şey şudur; fezlekeyi düzenleyerek ağır ceza merkezine göndermek, ağır ceza merkezi de davanın ancak iddianamenin tanziminden sonra iddianamenin kabul edilmesine bağlı. Ağır ceza merkezi iddianamenin kabul kararını verdikten sonra duruşma günü verecektir. O bakımdan şu anda duruşma gününü öngörmek kesinlikle mümkün değil. Bu iddianamenin düzenlenmesine bağlı."
(İHA)