Sokağa attığımız 'altın' çocuklar

Umut Çocukları İlköğretim Okulu'nda, sokaklardan kurtarılmış 24 çocuk var. Hem de üstün yetenekli pırıl pırıl...

Sokakta yatarken, banklarda uyumaya çalışırken ve sırtında babasından yediği dayağın acıtan izleri dururken onları kimse fark etmedi. Ama şans ayaklarına geldiğinde hiç de sıradan çocuklar olmadıkları anlaşıldı.

Üstün yetenekli çocukları sokaklardan kurtarmak amacıyla Vakıfbank'ın 1995'te kurduğu Umut Çocukları İlköğretim Okulu, birçok çocuğun hayatını değiştirdi. Sokak çocukları, bugün Ömer Seyfettin'in yaşadığı ve 'Perili Köşk' adlı eserini yazdığı Yakacık'taki köşkün bulunduğu yurtlarında eğitim görüyor, Türkiye satranç şampiyonu oluyor, resim yarışmalarında ödüller alıyor.

'Ya para ya sopa'

Aralarından biri, Batmanlı Habib Çoban; 12 yaşında ve sekiz kardeşi var.

Alkolik babası, çocuklarıyla ilgilenmeyen annesi vardı. Evi geçindirme sorumluluğu Habib'e yüklenmişti. Ayakkabı boyacılığıyla başladı, mendil ve su sattı. Eve 6 milyon lira getirmediği günlerde babası sopayla dövdü. 'Oysa 3 milyonu zor kazanıyordum' diyor küçük ellerini açarak. Bir gün polise sığınmış, devlet hastanesinde sadece sırtında 25 sopa darbesi saptanmış. Ama yine de aileye teslim edilmiş. Ardından biriktirdiği 15 milyon lirayla İstanbul'a kaçan Habib "İndiğimde polisler fark etti. Çocuk yuvasına teslim ettiler. Günlerce 'Babama haber vermeyin' diye yalvardım' diyor. Üstün yetenekli olduğu anlaşılınca üç ay önce Umut Çocukları İstasyonu'na gelmiş. Kısa sürede satranç öğrenen ve futbol oynayan Habib, matematikte üstün yetenekli. Doktor olmak istiyor. Tek korkusu, babasının geri gelmesi.

Acı dolu hayat öyküleri

Adem Gümüş 15 yaşında, Karslı. Annesi 15 aylıkken ölüp babaları inşaatta çıkan kavgada hayatını kaybedince, altı kardeş önce İzmir'deki amcalarına, ardından İstanbul'daki dayılarına sığınmış. Abileri sokağa atınca kardeşler boyacılığa başlamış. Ve o da, sığındığı 'Umut Çocukları' arasında kendini bulmuş. Adem, şimdi gece gündüz Polis Koleji'ni kazanabilmek için ders çalışıyor. Matematik ve İngilizcede üstün yetenekli.

Tolga Cenk Kelleci (12) Giresunlu. Annesini hiç görmemiş, babası çalışmaya zorlamış. Üvey annesi sokağa atmış. Dokuz ay sokaklarda yaşayan Tolga, şimdi resim yarışmalarına katılıyor, futbol ve iyi derecede satranç oynuyor, yarışmalarda dereceler alıyor.

Halis Yurt (13) Ordulu. Annesini hiç tanımamış. Altı yaşındayken dört kardeşiyle kaçıp İstanbul'a gelmiş. Sokaklarda kalırken bir aile alıp iki ay bakmış ve ardından yurda teslim etmiş. Meslek lisesini kazanabilmek için dershaneye gidiyor, satranç ve masa tenisi oynuyor. Futbolda umut vaat ediyor.