Siz de hayatınıza dair bir cümle seçin
Siz de okuduğunuz bir kitapta kendi yaşantınıza dair kesitler bulanlardan mısınız? O zaman bu haber tam size göre...
Abone olİNTERNETHABER / Kitap okur üzülürüz.. Kitap okur seviniriz, heyecanlanırız.. Kitap okur karar veririz.. Ama ne olursa olsun bizi etkiler okumak, bir yerinden mutlaka yakalar, seçeriz vurucu cümleleri.. Manevi izler bırakır bazen manevi sınırları aşıp maddi boyuta ulaştığımızda cümleler hayatımıza nüfus eder..
Belkıs Kübra Afşar, "hangi türde kitap olursa olsun içinde bizi kendine bağlayan cümleler olduğu iddiasın da bulunsam abartılı mı olur sizce?" diyor ve cevabını veriyor kendince...
"Hayır"...
Bana göre emek sarfedilen hele hele içinde bir düşünceyi barındıran her kitap bir dünyadır, alkışı hak eden bir iştir.
Son zamanlar da sosyal ağ ortamlarında çeşitli kitaplardan pasajların, aforizmaların paylaşılması ve sayfadan sayfaya geçmesi oldukça popüler oldu. Bu kitapları okuyalım ya da okumayalım, paylaşılan bu kitaplardan cümleleri bir çoğumuz sevdi, seviyor..
Ben de popüler pasajlardan ve kendi okuduğum kitaplardan bir şeyler paylaşmak istedim size hitap eden cümlelerin kalemi olmasam da aracı olmak kendimi iyi hissettirdi. Biz sizin için derledik, yazdık size sadece okumak kalıyor..
“Bizim gibi basit ve ölümlü insanlar en nihayetinde kaybediyordu”
(Fyodor Mihayloviç Dostoyevski; Kumarbaz)
“Kirli ellerle ruhuna dokunulduğunu duymak işkence görmekten daha acı ve korkunçtur”.
(Maksim Gorki; Ana)
“Düşünmek, en çok enerji kullanılmasını gerektiren fiziksel bir olaydır. Bu enerjiyi bulamadığı için veya kullanma külfetine doğuştan istekli olmayan insan yavrusu ise, böyle bir işe karşı daima tembellik içindedir. Her fırsatta ondan kaçmanın yolunu bulur. Onun için, düşünme sporu ile bu işe alıştırılması ve düşünme sanatını öğrenmesi gereklidir.”
(Oğuz Atay; Bir Bilim Adamının Romanı)
“Sein” sözcüğünün Almancada iki anlamı vardır. “ var olmak” ve “onun olmak”
( Franz Kafka; Aforizmalar)
“Nasıl oluyorda insanı mutlu eden şey aynı zamanda yıkımının da nedeni oluyor.”
(Goethe : Genç Werther’in Acıları)
“Bütün hayatım boyunca konuşmuştum. Bir cümlesi aklımda kalmamıştı. Birden dehşete düştüm. Sonra, yok canım, dedim kendi kendime. Birkaç cümle kalmıştır elbette bütün gücümle düşünmeye çalıştım. Hayır aklıma bir cümle bile gelmiyordu”.
( Oğuz Atay; Tehlikeli Oyunlar)
“Her zaman cennetin bir çeşit kütüphane olabileceğini hayal ettim”
(Jorge Luis Borges)
“Kudret cömerttir, gerçekler karşısında boyun eğer, adildir ve sakindir. Zaaftan doğan tutkular ise merhametsizdir.”
(Honoré Balzac)
“Kendi alevlerinde yanmadan küllerinden nasıl doğarsın..
(Nietzsche)
“Filozofun mesuliyetten kaçma yeteneği onu barbardan ayıran en kalın çizgidir.”
(Ziya bin Ziyad; Çalıntı Uzay)
“Zakkum ağacından üzüm bekleme, kılıcını kında uzun bekletme”.
(İbn Hazm el Kurtubi; Güvercin Gerdanlığı)
“İnsanın varoluşunu belirleyen hiçbir şey yoktur”
(Jean Paul Sartre)
“Var olan her şey devamlı olarak değişir”
(Tolstoy)
“Hiçbirşey bilmediğimize; hayata dair en önemli soruyu iyi ya da kötü cevaplandıramadığımıza aldırmayıp, birimiz ötekini dinlemeksizin hep bir ağızdan konuşup duruyorduk”
(Tolstoy; İtiraflarım)
“Bugün dinin her yere sokulmasına ve her şeyin onunla gerçekleştirilmesine öfkeleniyorum. Dini her şeye karıştırıyorlar ve ona hizmet ettiklerini sanırken aslında kendi ihtirasları veya kendi delice hevesleri için dini kullanıyorlar. Bir gün insanlar hayatlarını fazlasıyla işgal eden dinden bıkacaklar ve kötülerin yanına iyileri de katarak her şeyi inkar edecekler”
(Amin Maalouf ; Doğu’dan Uzakta)
“Benlik dediğimiz heykeli daha önceki doğuşlarda kendimiz yonttuk. Rasgelelik yok kainatta. Yaptığımız her hareket gelecek hayatlarımızın kaderini çizmekte”.
(Cemil Meriç)
“Aşk benim için bir çaba, bir ödün, sürmenaj. Yalnız Tanrı’yı sevmek öyle zor gelmiyor. Çünkü, Tanrı’yı sevmek demek, ortaya çıkmak, gitmek, gelmek, dinlemek ve tüm bu işleri yaparken Tanrı’ nın üstümüzdeki sevgisini duymak demek”
(Rainer Maria Rilke)
“Kaç hayat yaşayınca yorulur insan? Kaç seneden sonra yaşlı kaç hezimetten sonra bezgin kaç sevdadan sonra kalpsiz kaç kelimeden sonra lâl olur kişi?”
(Elif Şafak)
“Birisi bize yalnızca severseniz anlayabilirsiniz dediyse, her türlü çatışmanın akabinde sağ kalabileceğimizin müjdesini de vermiştir. Sevmek huşu duymanın bir parçasıdır çünkü. Hasyet de anlamanın ön şartıdır.”
(İsmet Özel)
“Tarih her konuda süreklidir. Bu dünya hayatının yapısı gereği. İnançsızlık sürdüğü gibi inanç da sürüp gidecektir.”
(Sezai Karakoç)