BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  GÜNCEL

’’Siyaset utanılacak bir şey midir ?’’

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ASKON tarafından düzenlenen iftar programına katıldı. Konuşmasında darbe yanlısı muhalefete yüklenen Başbakan ...

Abone ol

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ASKON tarafından düzenlenen iftar programına katıldı. Konuşmasında darbe yanlısı muhalefete yüklenen Başbakan Erdoğan, “Cumhurbaşkanının siyaset üstü olması ya da siyasetin olması ne demektir? Bunu bugüne kadar hep darbeciler söyledi. Bugünde sadece darbe özlemi içinde olanlar söylüyorlar. Bunlara sormak lazım siyaset utanılacak bir şey mi? Eğer siyaset utanılacak bir şey ise siz bu siyaseti neden yapıyorsunuz? Eğer utanılacak bir şey değilse siz neden meydanda yoksunuz?” dedi.
Anadolu Aslanları İş Adamları Derneği (ASKON), Haliç Kongre Merkezi’nde iftar programı düzenledi. Programa, 12. Cumhurbaşkanı adayı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Başbakanlık Danışmanı Binali Yıldırım, ASKON Genel Başkanı Mustafa Koca, çok sayıda iş adamı, gazeteciler ve davetliler katıldı. İftar programı ilk olarak Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başladı. Ardından ezanın okunmasıyla birlikte oruçlar açıldı. Ancak Başbakan Erdoğan, Ankara’daki Irak Zirvesi nedeniyle programa 16 dakika gecikmeyle katıldı. Gecikmenin ardından programa gelen Başbakan Erdoğan daha sonra orucu açtı.
İftarın ardından bir konuşma yapan Başbakan Erdoğan, “10 Haziran’da Musul’da mazot taşıyan 32 TIR şoförümüzün kaçırıldığı haberini almıştık. İlk andan itibaren devletin tüm kurumları yakın işbirliği içerisinde bu sorunu çözme, vatandaşlarımızın burunları bile kanamadan onları ailelerine, memleketlerine kavuşturmak için çaba gösterdik. Bu süre zarfında aileler birlikte sürekli temas halinde olduk. Dışişleri Bakanlığımızın yoğun bir işbirliği oldu. Onlarla görüşmelerini bu şekilde devam ettirdi. Şoförlerimizin bağlı bulunduğu şirketlerle hatta bizzat şoförlerimizle temas ederek sağ salim kurtulmaları için gerekli her türlü girişimi yaptık. 22 gün sonra dün akşam iyi haber aldık. Bugün Erbil Başkonsolumuz şoförlerimizi sağ salim teslim aldı. Şoförlerimiz için özel olarak Erbil’e gönderilen THY uçağı şoförlerimizi Şanlıurfa’ya götürdü. Buradan hepsini ailelerine sevk ediyoruz. En kısa sürede Musul Başkonsoluğumuz personelimize inşallah iyi haberleri vermeyi de ayrıca umuyoruz. Şoförlerimize hoş geldiniz, geçmiş olsun diyor, ailelerini ve milletimizin gözü aydın olsun diyoruz” dedi.
Cumhurbaşkanlığı için aday olduğunu hatırlatan Başbakan Erdoğan, “Ankara’da düzenlediğimiz bir toplantıda Türkiye’nin 12. Cumhurbaşkanlığı adaylığımız açıklandı. 3 Kasım 2002’de başlayan milletimize hizmet süreci artık yeni bir kulvara geçti. Yeni bir sürece girdi. Salı günü aday açıklama toplantısında da ifade ettiğim gibi önümüzdeki yeni süreç, aslında bir son, bitiş ve ayrılık değildir. İnşallah Türkiye için yeni bir başlangıç olacaktır. Halkın oylarıyla seçilmiş bir Cumhurbaşkanı ve halkın oylarıyla işbaşına gelmiş bir iktidar inşallah Türkiye’nin çok daha hızlı bir şekilde büyümesine, kalkınmasına, standartlarını çok daha yükseltmesine zemin hazırlayacaktır. Bugüne kadar Türkiye için nasıl birlikte çalıştı isek inşallah önümüzdeki süreçte de sizinle birlikte çalışacağız. Yurtiçindeki sorunların çözümünde yine birlikte olacağız. Uluslararası platformlarda ihracatçılarımızın ve yatırımlarımızın sorunlarını çözümü için yine birlikte olacağız. Türkiye’yi yine birlikte istişare ile danışarak büyüteceğiz. Demokrasinin özgürlükler için yine birlikte mücadele vereceğiz” ifadelerini kullandı.
Başbakan Erdoğan, “Türkiye’nin 91 yıllık siyasi geçmişinde çok önemli dönüm noktaları vardır. Bu önemli tarihleri arasında 10 Ağustos 2014 tarihi de hiç kuşkusuz Türkiye’nin en önemli dönüm noktalarından biri olarak hafızalardan silinmeyecektir. 10 Ağustos 2014, yani Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi demokrasimizin üzerindeki kamburların kalkması son vesayet kalesinin de yıkılması konusunda son derece önemlidir. Bildiğiniz gibi şuanda mevcut Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül’ün seçilmesi olayında parlamentoda neler oldu neler. Önceki Cumhurbaşkanlarına uygulanmayan engellemeleri o zaman Abdullah Bey’in seçiminde güçlü bir ekseriyete sahip olduğumuz halde ondan önceki uygulamalar 1., 2. ve 3. turda salt çoğunlukla seçilmesi gerekirken akla hayale gelmez engellemeler koydular. Bu yüzden halka gitmek durumunda kaldık ve yüzde 69 ile referandum ve bu referandum ile bugünkü zemini oluşturduk” şeklinde konuştu.
Erdoğan, “Türkiye’de 1960 müdahalesinden sonra Cumhurbaşkanlığı makamı vesayet sisteminin bir sigortası olarak görüldü. Halkın seçtikleri karşısında devleti temsil eden Cumhurbaşkanlığı makamı vardı. Cumhurbaşkanlığı makamı halkın isteklerini taleplerini adeta frenleyecek halkın tüm süreçlere egemen olmasını engelleyecek konumda olmasını sağlamıştı. Milletin ve milli iradenin tüm karar süreçlerine egemen olması Türkiye’nin istikametinin belirlenmesinde yegane söz sahibi olması her zaman engellendi. Cumhurbaşkanlığı makamı da milli irade karşısında devlet iradesini temsil eden bir makam oldu. 2007 yılında yaptığımız anayasa değişliği ile Cumhurbaşkanını halkın seçmesini temin ederek, milli iradenin önündeki engelleri kaldırdık. Milletin bu kararı egemen olmasını sağladık. 10 Ağustos’ta artık bu değişiklik tecelli edecek. Millet kendi oylarıyla kendi Cumhurbaşkanını seçecek ve Türkiye’de çok yeni çok farklı bir süreç başlamış olacak” dedi.
Erdoğan, “Muhalefet partileri geçmişte olduğu devleti teslim edecek Cumhurbaşkanı özlemi içindeler ve bunun arayışı içindeler. Cumhurbaşkanı demek aslında Cumhurbaşkanı halkın tercihlerinin taleplerinin, arzularının üzerinde olsun demektir. Cumhurbaşkanının siyaset üstü olması ya da siyasetin olması ne demektir? Bunu bugüne kadar hep darbeciler söyledi. Bugünde sadece darbe özlemi içinde olanlar söylüyorlar. Bunlara sormak lazım siyaset utanılacak bir şey mi? Eğer siyaset utanılacak bir şey ise siz bu siyaseti neden yapıyorsunuz? Eğer utanılacak bir şey değilse siz neden meydanda yoksunuz? Halkın tercihte bulunması, halkın ülkenin geleceğini tayin etmesi utanılacak bir durum mudur? Biz geldik önce devlet sonra insandı. Değiştirdik ne dedik önce insan sonra devlet işte şimdi tercih bu ülkede egemen oldu. 1960’da 1980’de parlamentoya üniformalılar geldiler. TBMM Genel Kurulu’nda, Başbakanlık’ta, belediye başkanlıklarında oturdular. Hepsi de siyaset dışıydılar. Siyasetin dışında idiler. Siyaset dışı demokrasi özellikle demokrasi dışı bu unsurları gittiler yine siyaset dışı kendilerini gibi Cumhurbaşkanları seçmek istediler. Kendilerine benzemeyen Cumhurbaşkanlarının seçilmesini engellediler. Ülkede kaos, kriz çıkarttılar. Şuanda muhalefet aynısını yapmaya çalışıyor siyaset dışından arayışlara girerek hem siyaseti hem kendisini inkar ediyor. Hem de devlete millete milli iradeye nasıl baktıklarını gösteriyorlar” diye konuştu.
Cumhurbaşkanlığı seçimin ilk kez halk tarafından yapılıyor olmasını tarihi olarak nitelendiren Başbakan Erdoğan, “Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi milli iradenin tam olarak tecellisi yolunda tarihi bir adımdır. Cumhurbaşkanın halk tarafından seçilmesini demokrasi yolunda çok önemli bir adımdır. 10 Ağustos 2014 tarihiyle birlikte 1960 darbesinin bir izi daha silinecek vesayetler tarihi artık tamamen kapanmış olacaktır. Devlet ile millet el ele vererek Türkiye çok hızlı bir şekilde emin adımlara ilerleyecektir. İnsanı yaşat ki devlet yaşasın anlayışı bu yeni süreçte daha da anlam kazanacaktır. Bu yeni süreç, yeni dönem ekonomide, demokratikleşmede, dış politikada aslı bir belirsizliğe yol açmayacaktır. Bundan kimsenin endişesi olmasın. Bugüne kadar yaptığımız her reform karşısında korku senaryoları üretenler oldu. Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi konusunda etkin, koşan ve terleyen bir Cumhurbaşkanının göreve gelmesi karşısında tıpkı geçmişte yaptıkları gibi bugünde korku senaryoları üretenler var. Geçmişte onların tüm senaryoları boşa çıktı. Bugünde boşa çıkacak. Başta ekonomi olmak üzere her alanda Türkiye hızlı bir şekilde geleceğe ilerleyecek. Türkiye’de istikrar daha da pekişecek güven ortamı daha da güç kazanacak. Çözüm süreci, paralel yapıyla mücadele, yeni anayasa ve AB gibi devam eden süreçlerinde kesintiye uğramayacağını burada özellikle hatırlatmak isterim. Özellikle vatanımıza istikbalimize ve istiklalimize haince saldırılarda bulunan paralel yapıyla mücadele yeni dönemde çok daha farklı olacak. Devlet kendisine yönelik tehdide artık en kararlı şekilde cevap verecektir” ifadelerini kullandı.
Konuşmaların ardından ASKON Genel Başkanı Koca, Başbakan Erdoğan’a katılımından dolayı teşekkür ederek, bir hediye takdim etti.
(İHA)