Dün Mecliste yaptığı konuşmada ayrımcılık olduğu vurgusunu yapan Sırrı Sakık, MHP'li Oktay Vural'ın annesinin vefatı üzerine Meclis başsağlığı dileyince tepkisini dile getirdi.
Abone olNESRİN YILMAZ/İNTERNETHABER-ANKARA- O acılı bir baba. O evladı gözleri önünde ebedi yolculuğa çıkmış bir baba. Tek istediği en azından acılarda birlik olabilmek. Acılar paylaşılırken Divan Üyesi olduğu Mecliste bu ayrımcılığa maruz kalmak onun yüreğini burkmuş.
Dün Meclisteki Bütçe görüşmeleri sırasında Oktay Vural'ın annesinin vefatı üzerine Meclisin başsağlığında bulununca, evlat acısı yaşamış biri olarak tepki gösterdiğini söylüyor.
İşte Sırrı Sakık'ın açıklamaları:
BİZİ İNSANDAN SAYMIYORLAR
"Dışlayıcı politikalar, ayrımcılık, nefret söylemleri her yerde var. Bizim acılarımıza bile saygı duymayan bir parlamento var. Ben grup adına konuşurken, kurumların hepsinde ayrımcılığın olduğunu söyledim. Bu konuşmadan sonra akşam saatlerinde MHP Grup Başkan Vekili Oktay Vural'ın annesinin vefat haberi geldi. Bu acıları paylaşmak çok insanidir, baş sağlığında bulunmak da gayet insanidir. Ama Sadık Yakut'un babası ölünce 3 gün sonra genel kurulda bütün gruplar başsağlığı dileklerini ilettiler, Meclis olarak başsağlığı dilediler. Vefat eden kişi, Oktay Vural'ın annesi olunca da aynı şey yapılıyor. Peki bizim acılarımıza neden saygı duyulmuyor. Ben divan üyesiyim, Sadık Yakut da divan üyesidir. Bizim acılarımız kat be kat büyük. Ama bizim acılarımıza saygı bile duymuyorlar. Bizi insandan saymıyorlar. Bütün sorun bu. Aslında bunları tartışmak bile zuldür. İnsan olmayanlara bunları hatırlatmak zaten abesle iştigaldir."
BAŞBAKAN İNSANİ GÖREVİNİ YAPTI
"Dün AKP Grup Başkanvekili dönüp şunu söylüyor, "Başbakan baş sağlığı dilemek için seni aramadı mı?" Başbakan lütufta mı bulundu. Başbakan kendi adına insani görevini yapmıştır. Sizi insanlığa davet ediyoruz. Asıl sorun burada. Eğer siz görevinizi yapmıyorsanız, düşmanlık yapıyorsanız buna diyecek lafım yok."
ACI NEREDE BEN ORADAYIM
"Emin olun, bütün hayatım birliktelik üzerine inşaa edilmiş bir hayat. Hayat felsefem bu. Bunun için mücadele veriyorum. Ama geldiğim noktada artık bunlarla aynı coğrafyada aynı havayı bile teneffüs etmekten utanç duyuyorum. Düşün artık yakamızdan kardeşim, eğer bizim bir hukukumuz yoksa, bir arada yaşayamayacaksak düşün artık yakamızdan. Emin olun, bunları çok üzülerek ve acı çekerek söylüyorum. Biz bu coğrafyada 7'den 70'e herkesin acılarını paylaşıyoruz. Ölen askerin de, polisin de, gerillanın da, saldırıya uğrayan öğrencinin de, herkesin acısını paylaşıyoruz. Ben bire bir bütün acılı aileleri arayıp acılarına ortak oluyorum. Kayseri'de bayramda kaybolan ve sonra cesetleri bulunan 3 çocuğun ailelerini defalarca aradım, acılarını paylaştım.Nerede bir acı varsa paylaşıyorum. Özellikle buradan Kürt ve Türk kamuoyuna çok teşekkür etmek istiyorum, benim acımı da paylaştılar. Ama Meclisin bu kadar ayrımcı ve bu kadar dışlayıcı tavrını içime sindiremedim açıkçası, dünkü tepkim o yüzden."
ÖNCEKİ HABERLER
