Sırrı Sakık’a yanıt gecikmedi

Kazım Karabekir Vakfı, 1 Haziran’da yapılan seçimlerde Belediye Başkanı seçildikten sonra ismi Kazım Karabekir olan bazı sokak ve caddelerin...

Kazım Karabekir Vakfı, 1 Haziran’da yapılan seçimlerde Belediye Başkanı seçildikten sonra ismi Kazım Karabekir olan bazı sokak ve caddelerin adının değiştirileceğini söyleyen Sırrı Sakık’a yanıt verdi.
1 Haziran tarihinde yapılan yerel seçimle Ağrı Belediye Başkanı olan BDP Milletvekili Sırrı Sakık, ilk icraat olarak ‘utanç abidesi’ diye nitelediği şehirdeki bir askeri anıtı kaldıracaklarını ve bazı sokak ve caddelerde bulunan Kazım Karabekir isminin değiştirileceğini söyledi. Sakık’ın sözlerine, Kazım Karabekir Vakfı’ndan yanıt geldi.
Ağrı’da önceki gün yapılan yenileme seçiminde belediye başkanlığını kazanan BDP’li Sırrı Sakık, Cumhuriyet Caddesi üzerinde “utanç abidesi” dediği pilotlar anıtını kaldıracaklarını, Kazım Karabekir’in adının yer aldığı mahalle, cadde ve bazı sokakların ismini değiştireceklerini söyledi.
Sakık’ın sözlerine, Kazım Karabekir Vakfı’ndan sert açıklama geldi. Kazım Karabekir’İn kızı Timsal Karabekir’in de yöneticileri arasında bulunduğu vakıftan yapılan yazılı açıklamada, “Ağrı tarihi, kültürü ve halkına birçok hizmetler vermiş, Milli Mücadele’nin Doğu Cephesi Komutanı Kazım Karabekir Paşa’nın şahsında Türk varlığına ve Türk askerine karşı izandan yoksun açıklamasını şiddetle kınıyoruz” denildi.
Yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Ağrı’da Kazım Karabekir adının yer aldığı mahalle, cadde ve bazı sokakların ismini değiştireceklerini söyleyen şahıs, bugün varlığını ve bulunduğu coğrafyanın imkanlarını rahat ve özgürce kullanabiliyorsa bunun nedenlerini görmek için tarihe bir dönüp bakması ve buradan çok şey öğrenmesi gerekmektedir. Birinci Dünya Savaşı sonunda ABD; Ermenistan ve Gürcistan’da çok sayıda çocuğu talim terbiye adı altında himaye ederken, Osmanlı coğrafyasındaki İslam ahalisinin de çocuklarını bunlar arasına katarak din ve milliyetlerini kaybettirmiş, Hristiyan isimlerle vaftiz ettirmiştir. 1919-23 yılları arasında Doğu’da bulunan Kazım Karabekir ise Ermeni zulmüne uğrayan ahalinin yetim ve kimsesiz 6 bin evladını himaye ederek kolordusunun imkanlarını seferber etmiş ve bu çocuklara baba şefkati ile sahip çıkarak onları yok olmaktan kurtarmıştır. Bu çocukların eğitim ve öğrenimi için Erzurum ve Sarıkamış’ta okullar ve kurslar açtırmış, her birini meslek sahibi yapmıştır. Görevi gereği Çanakkale Savaşı gibi Türk tarihi açısından eşsiz öneme sahip birçok noktada mücadele vermiş ve başarılara imza atmış olan Kazım Karabekir, hayatının önemli başarısı olarak ise savaş meydanlarını değil, bu çocuklarla geçirdiği zamanı işaret ederek, ‘Hayatımda bana zevk veren hayli başarılarım vardır. En zevklisi, binlerce bakımsız çocuğun hayat ve geleceğini kurtarmış olmamdır’ demiştir. Ağrı’da ismi silinmek istenen Kazım Karabekir, işte bu 6 bin çocuğun babası olan kişidir.”

"BUNA SAKIK GİBİLER KARAR VEREMEZ"
Açıklamada, Kazım Karabekir’in Doğu insanının gönlünde özel bir yeri olduğuna da değinilerek, “Kazım Karabekir, 1918 ve 1919’da Erzincan, Erzurum, Kars ve ötesini Rus işgalinden kurtarmış, Sarıkamış, Kars, Ardahan, Iğdır ve Artvin’i vatan topraklarına yeniden katarak bugünkü Doğu sınırlarımızı oluşturan Gümrü, Kars ve Moskova anlaşmalarına imza atan kişidir. Onun adı doğu illerimizin coğrafya ve ruhuyla örtüşmüyorsa kimin adı örtüşüyordur? Kazım Karabekir’in Doğu illerimizde bir utanç abidesi mi yoksa övünç abidesi mi olduğuna Sakık gibiler değil, Doğu’nun vefakar insanı karar verir. Kazım Karabekir’in ismini levhalardan silebilirsiniz ancak Doğu’nun gerçek insanının gönüllerindeki ismine dokunamazsınız. Bu topraklarda Kazım Karabekir, Mustafa Kemal Atatürk gibi isimler, Türk insanının kalbine adını altın harflerle nakşetmiş, kahramanlıklarıyla bir milletin umut ışığı olmuştur. Bu millet, daha nice Karabekir’ler ve Atatürk’ler yetiştirecek büyük bir cevhere sahiptir. Bu cevheri, iki levhayı kaldırarak yok edebileceğini kimse düşünmesin. Ve unutmayın ki, ‘Cihan yıkılsa Türk yılmaz’ denildi.
Açıklamanın mektup halinde Sırrı Sakık’a da gönderileceği belirtildi.
(İHA)