BIST 9.660
DOLAR 34,61
EURO 36,24
ALTIN 2.917,27
HABER /  GÜNCEL

Siparişle organ dönemi başlıyor

Türkiye’nin Nobel’e aday olabilecek beş tıp doktorundan biri olarak gösterilen Prof. Demirer’den müthiş açıklama: Kanser artık ölümcül değil!

Abone ol

Türkiye'nin önde gelen tıp adamlarından Prof. Dr. Taner Demirer, BUGÜN'e önemli açıklamalarda bulundu. Türkiye Bilimler Akademisi tarafından Nobel'e aday olabilecek 5 tıp doktorundan birisi olarak gösterilen kanser uzmanı ve kök hücre çalışmalarıyla tanınan hemotolog Taner Demirer, insan klonlama ve plastik cerrahiyi tarihe gömecek "organ üretimi" konusunda ilginç tespitlerde bulundu.

Dünyada en çok insanın ölümüne yol açan kanserle ilgili yeni gelişmeleri anlatan Prof. Demirer, Türkiye'de artık kanserin yüzde 100 ölümle sonuçlanan bir hastalık olmadığını ifade etti. Demirer'e göre, önümüzdeki 50-100 yıl içerisinde insanlar sadece cinayet ya da eceliyle ölecek. Demirer'in tespitleri şöyle:

KANSER ÖLÜM DEĞİL

“Günümüzde artık kanser demek ölüm demek değil. Son yıllarda çok büyük ilerleme kaydedildi. Hala çaresiz kalabildiğimiz durumlar olmasına rağmen birçok çeşit kanserde tedavi mümkün. En önemli olay erken teşhis. Hastalık daha oluşurken yok etmek kolay. İnsanların kendilerini iyi değerlendirmesi, iyi dinlemesi gerekiyor. İştahsızlık, kilo kaybı, balgamda kan, büyük abdestte kan, kitle büyümesi gibi durumlarda hemen vakit geçirmeden doktora başvurulmalı.

KORDON KANI

Dünyada üç çeşit kök hücre çalışması var. Birincisi kemik iliğinden. Bu 25 yıldır kullanılıyor. İkincisi embriyonal kök hücre. Çok potansiyelli bir çalışma. Birçok dokuya hizmet verebilecek bir metod. Bir çekirdek bir yumurtanın içine yerleştirilerek yeni hücre oluşturuluyor. Bir çok hastalık için kullanılabilecek bir yol. Önümüzdeki yıllarda tıbbın en çok kullandığı yöntem olacak. Bu yöntemde kişinin dil ya da dudak hücresinden alınan hücre ile kişiye özgü hücre yaratılıyor. Hastalık tedavisinde bu hücre kullanılıyor. Karaciğer, alzheimer, kalp, şeker kanser tedavilerinde kullanılıyor.

Üçüncü yöntem ise kordon kanı (Otolog) sistemi. 5-6 yıldır dünya ülkelerinde tartışılan bir yöntem. Bebek doğduktan sonra kordondan alınarak elde edilen kök hücreler, kişiye özel olarak saklanıyor. Kordon kanının kullanımı çok az. Medya bunu gündeme getiriyor. 'Ancak bunun faydası yok. 8-10 yıl saklanan kordonlardaki hücrelerin önemli bir kısmı ölüyor. Çocuk 11-12 yaşına geldiğinde hücre yetersiz kalabiliyor.

KORDONZEDELER

Sağlık Bakanlığı Kordon Kanı Bankacılığı yönetmeliği çıkardı. Olayı yasal hale getirdi. Bazı özel hastanelerin haksız kazancını da legalleştirmiş oldu. İnsanların, çocuğunun geleceği için duyduğu endişe bu yola haksız kazancı teşvik deniyor. Bakanlık da bunun yolunu açmış oluyor. İleride bankazedeler gibi "Kordonzedeler' ortaya çıkabilir.

Siparişle meme üretimi mümkün

Embriyonal kök hücre çalışmaları ilerlediği zaman artık plastik cerrahi tarihe karışacak. insanlara lazım olan organlar bu yöntemle üretilip nakledilebilecek. Bu yöntem estetik cerrahide de kullanılabilir. Bugün değil ama ileride, isteyen kişi, istediği boyda meme, burun, kulak, dudak siparişi verebilecek.

Türkiye’de insan klonlayabiliriz

Kök Hücre naklinde kullanılan embriyonal hücre ile ilgili halen dünyada 'etik mi, değil mi?' tartışmaları yapılıyor. Çünkü bu yöntem klonlama için kullanılabiliyor. Kişinin bir kopyasının yapılması teknik olarak mümkün. Dil ya da dudaktan alınan hücre ana rahmine yerleştirilip döllenirse klonlama yapılması mümkün. İstenirse Türkiye'de bile klonlama yapılması mümkün. Tabii şimdi yasal engeller de var.

Kordon kanı bağışlanmalı

Bir de kordon kanının, bağışlama amacıyla kullanımı var. Buna bir şey demiyoruz. Kendi kulansın diye saklanırsa faydası yok. Avrupa Parlamentosu’nun kararı var. Hiç bir ülke, otolog kordon kanı uygulamasının önü açmamalıdır diye. İleride bir kanser olayı olsa bile kardeşten ya da uygun örnekten alınacak hücre daha sağlıklıdır.


Haber: Ali OBUZ
Kaynak: