Standard&Poors Türkiye'nin kredi notunu yükseltti yükselmesine ama hükümetin ekonomi kurmaylarını mutlu edemedi.
Abone olİNTERNETHABER- Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard&Poors 'un Türkiye'nin kredi notunu "BB"den, "BB+"ya yükselmesine hükümetten ilk yorumlar geldi.
Açıklama hükümetin üç kurmayı Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ve Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz'den geldi. Ancak iki bakan çıkan kararı yetersiz buldu.
Kararı beklediklerini söyleyen üç bakan Sıfırcı Hoca'ya yetmez ama evet mesajı gönderdiler.
PERFORMANSIN ALTINDA
Türkiye ekonomisinin gösterdiği performans, gerçekleştirdiği ihracat artışı ile dünyanın pek çok ülkesinden ayrıştığını kaydeden Çağlayan, şöyle devam etti:
''Uluslararası derecelendirme kuruluşları içinde Türkiye'nin kredi notu en düşük değerlendirildiği kurum S&P. Şu anda Türkiye'nin notunu Moodys ile aynı düzeye getirdi. 'Yatırım yapılabilir' düzeyin bir kademe altındayız ama Türkiye ekonomisi gösterdiği performansla çoktan yatırım yapılabilir ülke derecesini hak ediyor. İnanıyorum ki önümüzdeki dönemde kredi derecelendirme kuruluşları Türkiye'nin kredi notunu 'yatırım yapılabilir ülke' derecesine getirecekler. Yapılan bu not artırımı beklenen bir gelişmedir. Ben de defalarca S&P'den not artışı beklediğimizi dile getirmiştim.''
ÇÖZÜM SÜRECİ VURGUSU ÖNEMLİ
Kredi notunun yükseltilmesinin, Türkiye ekonomisinin hakkının teslimi olduğunu belirten Çağlayan, S&P'nin, not artırımının temelinde çözüm sürecine atıfta bulunması, istikrarlı ve sürdürülebilir borçlanma politikasının yanı sıra ihracat performansına vurgu yapmasının önemli olduğuna işaret etti.
Türkiye ekonomisinin gerek büyümesinde gerekse istihdam artışında ihracatın lokomotif görevini üstlendiğini ifade eden Çağlayan, şunları kaydetti:
''İhracatta son 4 yılda sadece pazar çeşitlendirmesi sayesinde 42 milyar dolara yakın artış sağlanmıştı. 2012 yılında dünya ekonomisinde kaotik ortam devam ederken Türkiye mal ihracatını yüzde 13,1, hizmet ihracatını yüzde 8,8 oranında artırmıştır. Türkiye dünyada ihracatını en hızla artıran ülkelerden biridir. İhracat artışı cari açığın azalmasındaki en büyük aktördür.''
''Bu not artışı sevindirici olmasına rağmen Türkiye ekonomisinin gösterdiği performansın altındadır'' değerlendirmesinde bulunan Çağlayan, not artışı ile Türkiye ekonomisinin Romanya, Endonezya, Filipinler ve Hırvatistan ile aynı düzeyde değerlendirildiğini, Türkiye'nin bu ülkelerden çok daha ileride olduğunu belirtti.
S&P TÜRKİYE'NİN KREDİ NOTUNU ARTTIRDI (TIKLAYIN)
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu S&P Türkiye'nin kredi notunu yükseltti. İşte S&P'nin not arttırımına gösterdiği gerekçeler...(HABERİ OKU)
DAHA YÜKSEĞİNİ HAK EDİYORUZ
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard&Poors'un not artırımının cesaret verici olduğunu ancak Türkiye'nin daha yüksek bir notu hak ettiğini bildirdi. İngiltere'nin başkenti Londra'da temaslarda bulunan Şimşek, S&P'nin Türkiye'nin kredi notunu ''BB''den ''BB+ ''ya yükseltmesiyle ilgili yaptığı yazılı açıklamada, şunları kaydetti:
''S&P'nin not artırımı cesaret verici ancak Türkiye daha yüksek bir notu hak ediyor. Not artırımı her ne kadar oldukça geç gelmiş ve Türkiye'nin hak ettiği seviyeyi hala yansıtmamış olsa da bu değerlendirme, hükümetlerimiz döneminde elde edilen kazanımların farkındalığı adına önemli bir adımdır.''
Bakan Şimşek ayrıca, not artışının Türk firmalarının finansmana erişimini kolaylaştıracağını bildirdi.
HAK ETTİĞİMİZİ VERMEDİLER
Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz ise uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard&Poors'un, Türkiye'nin notunu artırması konusunda, ''Not artırımı olumlu bir gelişme ancak Türkiye'nin hak ettiği not yine verilmedi'' değerlendirmesinde bulundu.
Yılmaz, piyasaların Türkiye'yi yatırım yapılabilir ülke olarak gördüğünü, kredi derecelendirme kuruluşlarının ise geriden geldiğini söyledi.
Not artırımının olumlu bir gelişme olduğunu ancak Türkiye'nin hak ettiği notun yine verilmediğini ifade eden Yılmaz, Türkiye'de ekonomik göstergelerin ciddi şekilde iyileştiğini, enflasyonun tarihi düşük seviyelere indiğini, 2012'de cari açığın gerilediğini, önemli bir iyileşme kaydettiğini anlattı.
Bakan Yılmaz, şöyle devam etti:
''Birçok ülkede kamu borçları artarken, borçların milli gelire oranı artarken Türkiye'de bu, düşme eğilimini devam ettirdi. Bütün bunlarla Türkiye aslında 2013'e çok daha olumlu bir makro ekonomik göstergeler setiyle giriş yapmış oldu. Bu da piyasaları etkileyen bir unsur.
Ayrıca Türkiye güçlü bir siyasi liderliği olan, politikalarını istikrarlı şekilde uygulamaya devam eden bir ülke. Bu yönüyle reformlarını devam ettiren bir ülke. Bütün bunlara baktığımız zaman çok daha iyi bir yerde olması gerekir ama bu atılan adım yetersiz de olsa olumlu yönde bir adım.''
YATIRIM YAPILABİLİR OLMALI
Türkiye'nin şu anda ''kesinlikle yatırım yapılabilir ülke notuna ulaşması gereken bir ülke'' olduğunu vurgulayan Yılmaz, ''Fitch bunu yaptı zaten ama 2 kredi derecelendirme kuruluşunun bu yönde not vermesi, daha farklı seviyeye taşıyacak Türkiye'ye gelen finansal yatırımları. O açıdan önemli. İnşallah önümüzdeki süreçte piyasanın zaten verdiği notu, kredi derecelendirme kuruluşu da vermek durumunda kalacak'' diye konuştu.
Buna bakmadan doğru bildikleri politikaları uygulamaya devam edeceklerini belirten Yılmaz, önemli olanın Türkiye'nin gerçek piyasa aktörlerine güven vermesi olduğunu söyledi. Yılmaz, ''Bu politikalar devam ettiği sürece kredi derecelendirme kuruluşları da er veya geç piyasanın bu realitesine uymak zorunda kalacaklar'' dedi.
Yılmaz, iki ayrı derecelendirme kuruluşunun yatırım yapılabilir ülke notu vermesinin Türkiye'ye gelecek finansman miktarı ve maliyetini olumlu yönde etkileyeceğini sözlerine ekledi.
ÖNCEKİ HABERLER
