Sezer'i yanıltanlar var

Cumhurbaşkanı Sezer'in affettiği mahkumlar dağda ortaya çıkıyor. ATO Başkanı Sinan Aygün bu duruma dikkat çekti ve kimin yanıltığını isim vermeden açıkladı.

Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün, geçen hafta Tunceli'de güvenlik güçleriyle girdikleri çatışmada öldürülen 3 teröristin, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından Adli Tıp Kurumu raporlarına dayanılarak affedildiğinin ortaya çıktığını hatırlatarak, skandalın bir an önce aydınlatılmasını istedi. ATO Başkanı Sinan Aygün yaptığı yazılı açıklamada, kısa bir süre önce Diyarbakır'da ölü olarak ele geçirilen 3 teröristin de Cumhurbaşkanı'nın özel af yetkisiyle serbest bırakıldıklarını hatırlattı. Cumhurbaşkanı'nın özel af yetkisini kullanarak cezalarını kaldırdığı 225 civarındaki yasadışı örgütü mensubuyla ilgili sağlık raporlarının da şaibeli hale geldiğini vurgulayan Aygün, ilgili makamları göreve çağırdı. Anayasa'nın 104. maddesinin, Cumhurbaşkanı'na "Sürekli hastalık, sakatlık ve kocama sebebiyle belirli kişilerin cezalarını hafifletmek veya kaldırmak" yetkisini verdiğini kaydeden Aygün, hükümlünün durumunun tespit görevinin ise, 2659 sayılı yasaya göre Adli Tıp Kurumu'na ait olduğunu belirtti. Hükümlünün durumunun önce yetkili bir sağlık kuruluşu tarafından saptandığını belirten Aygün, bu aşamadan sonra Adli Tıp Kurumu Üçüncü İhtisas Kurulu'nun bu saptamaya dayanarak, Cumhurbaşkanı'nın özel af yetkisi kapsamına girip girmediğine karar verdiğine işaret etti. Aygün, bu aşamaların bitirildiğinin Adalet Bakanlığı'nca belirlenip bir yazıyla Cumhurbaşkanlığı'na iletildiğini de kaydederek, "Bu süreç içinde Sayın Cumhurbaşkanı'nın yanıltıldığı anlaşılıyor. Bu ülkede Cumhurbaşkanımız gibi değerli bir hukukçuyu bile kandırıyorlar. Sağlam teröriste sakat ya da hasta raporu veriyorlar. Adam hastaysa, sakatsa silahı kuşanıp nasıl dağa çıkabiliyor? Acaba teröristin hastalığı verem miydi ki hasta raporu verilmiş ve temiz hava almak için dağa çıkmış? Cumhurbaşkanı'nı yanıltan raporları kim hazırladı? Skandalın sorumluları kimlerse derhal bulunmalı ve hak ettikleri şekilde cezalandırılmalıdır. Makamın itibarı, devletin saygınlığı ve hukukun üstünlüğü açısından olayın aydınlatılması zorunludur" ifadelerini kullandı.