BIST 9.438
DOLAR 34,42
EURO 36,32
ALTIN 2.845,70
HABER /  GÜNCEL

Sezer'den terör açıklaması

Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, İstanbul'da gerçekleştirilen terör saldırıları ile ilgili olarak açıklama yaptı.

Abone ol

terörün acımasızlığını, kanlı ve çirkin yüzünü bir kez daha gösterdiğini belirterek, ''Türkiye'nin birlik ve bütünlüğünü bozmaya hiç kimsenin gücü yetmeyecektir. Bu saldırılar, Türkiye'yi ve Türk insanını yıldıramayacaktır'' dedi. Ramazan Bayramı nedeniyle bir mesaj yayınlayan Sezer, bayram'ın ülkeye, barış, huzur ve gönenç getirmesini diledi. Bayramların, insanları birbirine yakınlaştıran, aynı düşünce ve duygularda buluşturan, günlük kaygı ve sıkıntılardan uzaklaştıran, topluma umut, sevgi veren, birlik ve dirliği sağlayan özel günler olduğunu vurgulayan Sezer, ''Bayramların getirdiği barış ve huzur ortamının değerini iyi bilmeliyiz. Özellikle bayram günlerinde, bugünlerin kazandırdığı alışkanlıkla tüm yaşamımızda iyiye ve güzele yönelmeli, insanlara hoşgörüyle yaklaşmalıyız'' dedi. Savunucusu olmakla yetinmeyerek, temiz toplumun gerçekleştirilmesi için, sonucu ne olursa olsun, yolsuzlukların üzerine kararlılıkla gidilmesi gerektiğini belirten Sezer, ''Ülkemizin çağdaş uygarlığın güçlü ve yapıcı ortaklarından biri durumuna gelmesi için çok çalışmalı, eksikliklerimizi tamamlamalı, yeniden yapılanma çabalarını sürdürmeli, dünyayla bütünleşme yolunda hızla ilerlemeliyiz'' değerlendirmesinde bulundu. Masum insanları hedef alan terörün, herhangi bir ülkeyi ya da ulusu değil, tüm insanlığı tehdit eden küresel boyutta bir sorun olduğunu vurgulayan Sezer, İstanbul'da gerçekleştirilen terör saldırılarının, terörün acımasızlığını, kanlı ve çirkin yüzünü bir kez daha gösterdiğini kaydetti. Sezer, saldırılarda yalnızca ülkedeki barış ve huzur ortamının değil, tüm insanlık hedef alındığını belirtti. Sezer, şöyle devam etti: ''İnsanlık dışı bu saldırıları bir kez daha nefretle kınıyorum. Türkiye'nin birlik ve bütünlüğünü bozmaya hiç kimsenin gücü yetmeyecektir. Bu saldırılar, Türkiye'yi ve Türk insanını yıldıramayacaktır. Demokratik ve laik yapısı, çağdaşlaşma çabaları nedeniyle köktendinci terörün hedefleri arasında olan Türkiye'nin bu konumu, Irak'a yapılan saldırı sonrası daha da pekişmiştir. Dış etkilere açık ekonomik, toplumsal ve coğrafi yapımız, Ortadoğu ülkelerine yakınlığımız gibi nedenlerle, her türlü terör örgütlerinin iç ve dış ilişkilerini ortaya çıkarmak, etkinliklerini sürekli izlemek ve bunlara karşı önlemler almaya yönelik bir örgütlenmeyi mutlaka gerçekleştirmeliyiz. Türk halkı soğukkanlılığını koruyacak, ülkemiz terörün üzerine geçmişte olduğu gibi bugün de kararlılıkla gidecektir. Devletimiz, halkımızla birlikte, dini siyasallaştırarak ülkeye egemen kılma peşinde koşanların, demokratik ve laik düzenimize karşı yöneltebilecekleri tüm tehditleri yok edecek güçtedir''. Sezer, Türkiye'nin benimsediği ilkelerden ödün vermeden, saptadığı ereklere doğru ilerlemesini kararlılıkla sürdüreceğini ifade ederek, ''Nereden gelirse gelsin, kime yönelirse yönelsin ve gerekçesi ne olursa olsun terör büyük bir insanlık suçudur. Dünyanın, uluslararası işbirliğini geliştirerek ve dayanışmayı güçlendirerek, tüm ülkelerin kararlılığıyla, bu tehdidin üstesinden gelebileceğine inanıyoruz'' dedi. Terörizmi destekleme çabası içinde olan, terör ve şiddetten yarar uman, terörle savaşıma arkasını dönen ülkelerin, terörün bir gün gelip kendilerine de zarar verebileceğini unutmamaları gerektiğine işaret eden Cumhurbaşkanı Sezer, ''Terör nedeniyle büyük acılar yaşayan Türkiye, hukukun üstünlüğü ve yasallık ilkelerinden ayrılmadan terörizme karşı savaşımını, uluslararası girişimlere de etkin biçimde destek vererek sürdürecektir'' ifadesini kullandı. Sezer, ekonomide oluşmaya başlayan güven ortamının kalıcı olabilmesi ve temel dengelerin yerine oturabilmesi için, uygulanan ekonomik programın kararlılıkla sürdürülmesinden ödün verilmemesinin çok önemli olduğunu bildirdi. İnsan odaklı kalkınma anlayışının benimsenerek, toplumun gönenç düzeyini yükseltecek çok yönlü politikaların geliştirilmesi gerektiğine dikkat çeken Sezer, mesajında şu düşüncelere yer verdi: ''Türk insanının hak ettiği yaşam ölçütüne ve olanaklarına kavuşturulması, erteleyemeyeceğimiz önceliğimizdir. Cumhuriyet'in temel niteliklerinden, Atatürk ilke ve devrimlerinden, çağdaşlaşma ve aydınlanma istencinden ödün vermeden gelişmesini sürdüren Türkiye, bölgesinin ve dünyanın önemli devletlerinden biridir. Türkiye için çağdaşlaşma yolunda ilerlemenin bir sınırı yoktur. Bu süreçte eğitime önem vermeli, genç nüfusumuzun çağdaş eğitim almasını ve bilgi çağının gerektirdiği birikim ve donanımla yetiştirilmesini sağlamalıyız. Ülkemizin yakın gelecekte kültür ve uygarlığın en ileri aşamasına ulaşarak, insan haklarını güvenceye alan, hukukun üstünlüğünü, katılımcı demokrasiyi, düşünce özgürlüğünü gerçekleştiren saygın bir ülke konumuna yükseleceğine inancımız sonsuzdur. Türkiye'yi çağdaş, demokratik, laik, bilgi toplumu düzeyine ulaşmış, mutlu, huzurlu ve gönençli bir ülke olarak gelecek kuşaklara bırakmak ortak sorumluluğumuzdur. Yurttaşlarımızı bu bilinçle, güçlü ve gelişmeye açık Türkiye ereğine ulaşma yolunda yılmadan çalışmaya ve ülkemize sahip çıkmaya çağırıyorum. Daha güzel günlere ulaşmak için, kendimize inanmamız ve güvenmemiz, olanaklarımızı ve öz kaynaklarımızı verimli biçimde kullanmamız yeterli olacaktır. Yurt içindeki ve dışındaki tüm yurttaşlarımızın, KıbrısRtaki soydaşlarımızın, Türk ve İslam dünyasının bayramı'nı kutluyor, Bayram'ın ulusumuza, ülkemize, dünyamıza ve tüm insanlığa barış, kardeşlik ve huzur getirmesini diliyorum''.

ter