Dünyanın aksine Türkiye yine ters gidiyor. Millet normal doğum için yarışırken Türkiye'de bu oran tam yüzde 40!
Abone olSağlık Bakanı Recep Akdağ, yüzde 40 olan sezaryenle doğum oranının kabul edilemez olduğunu, bunu mutlaka azaltacaklarını belirterek, "Bu işi yapan kuruluş ve hekimlere, halkımıza açıkça ifade ediyorum; buna müsaade etmeyeceğiz. Bunun için çok daha ciddi tedbirleri önümüzdeki aylarda almaya devam edeceğiz" dedi.
Akdağ, TBMM Genel Kurulu'nda milletvekillerinin sözlü sorularını yanıtladı.
Bakan Akdağ, 2001'de 30 bin kızamıklı çocuk varken, 2009'da vaka sayısının, yurt dışı kaynaklı olmak üzere 5 olduğunu söyledi.
Türkiye'de 67 çocuk nöroloji uzmanı bulunduğuna işaret eden Akdağ, bir çok alanda olduğu gibi bunun da yetersiz olduğunu söyledi.
Akdağ, Türkiye'de doktor sayısının da yetersizliğine işaret etti. Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğünün, Hacettepe Üniversitesi ve Ankara Numune Hastanesi ile 20 bin kişiyi kapsayan beslenme araştırmasına başladığını belirten Akdağ, araştırmayı bu yıl tamamlayacaklarını bildirdi.
Akdağ, Sağlık Bakanlığı ihalelerine ilişkin bir soruyu yanıtlarken, Sağlık Bakanlığına bağlı döner sermayeli yaklaşık bin kurumda 2007'de 41 bin 559 ihale yapıldığını, 400'ünün iptal edildiğini vurguladı.
İhale iptalinin bazılarının usul hatasından kaynaklandığını dile getiren Akdağ, "İhalenin iptal sebebi her seferinde yolsuzluk değildir. Mutlaka içlerinde yolsuzluk yapılan ihaleler de bulunmaktadır. İhale iptallerinin az olduğu bir bakanlığız" dedi.
Bakan Akdağ, Sağlık Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığınca 2006'da 443, 2007'de 173 sağlık kurum ve kuruluşunda denetim yaptıklarını ifade etti.
"8 lirayı konuşuyoruz"
Türk Eczacıları Birliği ve eczacı milletvekillerinin bir kanun taslağı hazırladığını, bakanlığının bu taslağa katkı verdiğini ifade eden Akdağ, eczacılarla ilgili zaman zaman bazı sıkıntılar yaşandığını ancak diyalogla bunların aşıldığını anlattı.
İlaç fiyatlarını son 6 yılda düşürdüklerini, bundan vatandaşların kazançlı çıktığını vurgulayan Akdağ, 80 liralık bir ilacı, 50, 20 liraya sattırabilmenin başarı olduğunu kaydetti.
Devlet hastanelerinde vatandaşların muayene için 5 lira, reçete almışsa 8 lira katkı payı ödediğini anımsatan Akdağ, "Şimdi vatandaş olarak ödediğimiz 8 lirayı konuşuyoruz. Bu 8 lira Sağlık Bakanı olarak ifade ediyorum, çok yüksek bir rakam değildir. Hastahanelerin gereksiz kullanımını da bir anlamda önleyebilecek bir mekanizmadır. Bir tarafta muayenelere ödenen 10-250 liralar, ameliyatlara ödenen 3-5 bin liralar. Geçmiş dönemden bahsediyorum. Bir tarafta hizmet almak için ödediğiniz 5 lira, reçete almışsanız 8 lira. Finlandiya'da, toplam ilaç harcamalarının yüzde 40'ını halk ödüyor. Bu rakamları yüksek kabul etmemek lazım" dedi.
Sezaryen tartışması
Sağlık Bakanı Akdağ, 1 milyon 165 bin doğum gerçekleştiğini, 7 binin ölü doğum olduğunu, sezaryen oranının ise yaklaşık yüzde 40 şeklinde görüldüğünü bildirdi.
Bunun kabul edilebilir bir oran olmadığını vurgulayan Akdağ, kadın doğum dernekleri yöneticileriyle görüştüğünü söyledi.
"Mutlaka ülkemizde sezaryen doğum oranlarını azaltacağız. Bunun için her tedbiri alacağız" diyen Akdağ, "Doğuma ödenen para ile sezaryene ödenen para aynı, performans ek ödemeleri de aynı. Önümüzdeki günlerde şunu yapacağız: Tıbbi zaruret olmadan, sezaryen yaptırılmışsa bir hastaya, özellikle hekim yönlendirmişse, bunun için yeni tedbirler alacağız. Hangi önlemler alacağımızı ilgili dernek ve meslektaşlar çok iyi biliyorlar" dedi.
Akdağ, "Devlet hastaneleri, sezaryen oranları açısından en düşük orana sahip. Özel hastanelerde bunun yüzde 60-80'lere çıktığını görüyoruz. Bu işi yapan kuruluş ve hekimlere, halkımıza açıkça ifade ediyorum; buna müsaade etmeyeceğiz. Bunun için gerekli tedbirleri aldık, almaya başladık, çok daha ciddi tedbirleri önümüzdeki aylarda almaya devam edeceğiz" diye konuştu