Gaziantep'te üniversite öğrencisi sevgilisini öldüren katilin bu savunmasına mahkemeden geçit vermedi..
Abone olGaziantep'te üniversite öğrencisi kız arkadaşını 'lezbiyen ilişkisi olduğu için' öldürdüğünü söyleyen sanığa mahkeme 'Kişilerin kendi tercihleriyle açıklanabilecek doğal eğilimleri sanığı ilgilendirmez' dedi.
Yeditepe Mahallesi'nde 3 yıldır arkadaşlık yaptığı, sınıf arkadaşı Gaziantep Üniversitesi Beden Eğitimi Spor Yüksek Okulu 4'üncü sınıf öğrencisi Pınar Türkmen'i tabancayla öldürdüğü iddiasıyla yargılanan Emrah Gümüş'ün, Gaziantep 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi 'ndeki yargılaması sona erdi.
Sanık önceki duruşmalarda olduğu gibi, sevgilisi Pınar Türkmen ile 3 yıl 'karı-koca hayatı' yaşadıklarını, cinayetten 6 ay önce ayrıldıklarını, bu ayrılıktan sonra ise Pınar'ın, çevresinde 'lezbiyen' olarak tanınan Fidan T. ile arkadaşlık kurduğunu anlattı.
Emrah Gümüş, "Kendisini Fidan ile arkadaş olursa aynı yakıştırmanın kendisine de yapılacağını belirterek uyardım. Bana, 'Seni ilgilendirmez. Benim başka bir evli erkek ile arkadaşlığım var. Masraflarımı o karşılıyor' dedi. Ben de öfkelenip öldürdüm" diye konuştu.
Pınar Türkmen ile lezbiyen ilişkisi olduğu öne sürülen Fidan T. ise ifadesinde, "Olaydan bir gün öncesinde de Emrah, Pınar'ın yanında beni tehdit etmiş ve beni öldüreceğini söylemişti. Pınar araya girerek sanığı uzaklaştırmıştı" dedi.
'İYİ HAL İNDİRİMİ' UYGULANDI
Savunmaları, tanık ifadeleri ve dosyayı değerlendiren mahkeme heyeti, sanık Emrah Gümüş'ü önce ömür boyu hapis cezasına çarptırdı. Bu ceza sanığın duruşmadaki iyi hali dikkate alınarak 25 yıl ağır hapis cezasına indirildi. Ayrıca sanığa cinayetten önce iki kez silahlı tehdit suçundan 3 yıl 45 gün, ruhsatsız silah kullanmaktan 1 yıl 8 ay hapis cezası verildi.
'TERCİH VE EĞİLİMLERİ SANIĞI İLGİLENDİRMEZ'
Mahkeme heyeti kararında, sanığın öldürdüğü sevgilisinin kendisinden ayrılmasını içine sindirememesinin hayatın doğal akışında ve kendisini tahrik edici sözler olarak kabul edilse dahi, Pınar Türkmen'in 18 yaşından büyük, kendi kararlarını verebilecek, yaşamını değiştirebilecek erginlikte bir üniversite öğrencisi olduğunu vurgulayıp şu görüşleri belirtti:
"Maktulün, kız arkadaşı olan Fidan isimli kadın ile arkadaşlığı konusunda ileri sürdüğü ispatlanamamış, ispatlansa dahi kişilerin kendi tercihleriyle açıklanabilecek doğal eğilimlerinin sanığı ilgilendirmeyeceği, maktulün de Fidan ile arkadaşlığı konusunda sanık tarafından yönlendirilemeyeceği, bu yöndeki yönlendirme ve baskıların süreklilik arz etmesi karşısında maktulün sanığa hitaben söylediği kabul edilebilecek sözlerin ise sanıktan gelen baskılara karşılık olduğu gözetildiğinden, sanık açısından haksız tahrik teşkil etmeyeceği, bu nedenle sanık lehine haksız tahrik hükümlerinin uygulanamayacağı sonucuna varılmıştır."
MAHKEME BAŞKANI 'İYİ HAL İNDİRİMİ'NE ŞERH KOYDU
Mahkeme Başkanı Süleyman Demirel iyi hal indirimi yapılarak zanlının ömür boyu ağır hapis cezasının 25 yıl ağır hapse indirilmesine şerh koydu. Demirel şerh nedenini, "Duruşma sırasında duruşma disiplinini bozmamış olması tek başına iyi hal indiriminin uygulanması için yeterli kabul edilemez" şeklinde açıkladı. (
YİNE KADIN CİNAYETİ...
HABERİ TIKLAMAK İÇİN DİĞER SAYFAYA GEÇİNİZ![PAGE]
Merkez Selçuklu ilçesi Rauf Denktaş Caddesi'nde bir kadının hareketsiz yattığını gören vatandaşlar, polise haber verdi.
Olay yerine giden polis ekipleri, iki çocuk annesi Dilber Y'nin (29) bıçakla yaralandığını fark edince 112 Acil Servis ekiplerini çağırdı.
Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Hastanesi'ne kaldırılan, vücudunun çeşitli yerlerinde 11 bıçak darbesi olduğu belirlenen Dilber Y. müdahaleye rağmen kurtarılamadı.
Motosikletli bir kişinin Dilber Y'yi bıçaklayıp kaçtığını tespit eden ekipler, kadının yardım çağrısı üzerine evinden çıkan 19 yaşındaki Erkan N'nin, Dilber Y'nin defalarca bıçaklanmasına şahit olduğunu belirledi.
Dilber Y'nin, iki gün önce eşi Mehmet Y'nin kendisini tehdit ettiği gerekçesiyle şikayette bulunduğu ortaya çıktı.
Olaydan iki saat sonra gözaltına alınan Mehmet Y. (32) eşini öldürmediğini ileri sürdü.
Konya Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği'nde ifadesi alınan Mehmet Y'nin montunda kan lekesi olduğu fark edildi. Bunun üzerine suçunu itiraf eden Mehmet Y, olayda kullandığı bıçağı attığı yeri polis ekiplerine gösterdi.
Geçen yıl eşinden boşanan Dilber Y'nin 5 ay önce Mehmet Y. ile evlendiği, çiftin şiddetli geçimsizlik yüzünden ayrı yaşamaya başladığı bildirildi. Zanlının, Dilber Y'nin boşandığı kişiyle görüştüğü gerekçesiyle cinayeti işlediğini ileri sürdüğü belirtildi.
DÜĞÜNDEN SIKILAN OĞLUNU BIÇAKLADI
HAEBERİN DEVAMI DİĞER SAYFADA
[PAGE]Kayseri'de 50 yaşındaki İrfan Topak, gittikleri sünnet düğününde sıkılarak eve gitmek isteyen 17 yaşındaki oğlunu 3 yerinden bıçaklayarak ağır yaraladı.
Baba, "Oğlunuzu neden bıçakladınız?" sorusunu yanıtsız bırakırken, "Şerefimi iki paralık ettin oğlum" dedikten sonra fenalaşarak yere yığıldı.
Olay, merkez Melikgazi İlçesi Karacaoğlu Mahallesi Aşkale Sokak'ta dün saat 19.00 sıralarında meydana geldi. Çorakçılar Mahallesi Begonya Sokak'ta eşi Saniye ve tek oğlu Murat ile birlikte yaşayan geçimini evinde ahşap kuş kafesi yaparak sağlayan İrfan Topak, kayınbiraderi Kerim Yolci'nin oğlunun sünnet düğününe gitti.
Hürriyet Endüstri ve Meslek Lisesi Mobilya bölümü 4'üncü sınıf öğrencisi Murat Topak, bir süre sonra düğün evinde annesi Saniye'ye, "Haydi eve gidelim. Sıkıldım" dedi. Oğlu Murat'ın annesiyle tartıştığını duyan baba İrfan Topak, yanlarına giderek kavga etmeye başladı.
Oğluna sinirlenen baba, bu sırada yanında taşıdığı bıçakla lise öğrencisi oğlu Murat Topak'ı 2 kez göğsünden, 1 kez de sol koltuk altından bıçakladı.
Kavgayı ayıran dayı Kerim Yolci, komşusu Mesut İtak ile birlikte yaralı Murat Toprak'ı Kayseri Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne götürdü. İrfan Topak, Cinayet Büro Amirliği polisleri tarafından düğün evinde gözaltına alındı.
Sağlık kontrolü için Kayseri Eğitim ve Araştırma Hastanesi Adli Tabipliğe getirilen baba İrfan Topak, "Oğlunuzu neden bıçakladınız?" sorusunu yanıtsız bırakırken, "Şerefimi iki paralık ettin oğlum" dedikten sonra fenalaşarak yere yığıldı.
Polis, fenalaşan babayı yerden kaldırarak ekip otomobiline bindirdi ve ifadesini almak üzere Asayiş Şube Müdürlüğü'ne götürdü. İrfan Topak'ın büyük oğlu Deniz Topak'ın da yaklaşık 1 yıl önce Hacılar caddesi üzerinde trafik kazası geçirerek öldüğü belirtildi. Polis, olayla ilgili soruşturma başlattı.
CİNNET GETİREN ANNE KIZINI ÖLDÜRDÜ
HABERİ OKUMAK İÇİN DİĞER SAYFAYI TIKLAYIN...
[PAGE]
Bahçelievler'de cinnet geçiren 47 yaşındaki U.G., boşandığı eşi Mustafa Erfındık ile kızları 24 yaşındaki kızı S.Ö.E. ve 16 yaşındaki G.P.E.'yi bıçakladı.
Annesinin kalbinden bıçakladığı üniversite öğrencisi S.Ö.E. kaldırıldığı hastanede tüm çabalara rağmen kurtarılamadı.
Anne U.G. ise Bahçelievler Asayiş Büro ekipleri tarafından gözaltına alındı. Annenin cinnet getirdiği sırada 16 yaşındaki G.P.E.'nin küçük kardeşi 8 yaşındaki B.E.'yi komşusuna kaçırarak kurtardığı ortaya çıktı.
Bahçelievler Cumhuriyet Mahallesi'nde dün saat 12.00 sıralarında meydana gelen olay şöyle gelişti:
Cinnet getiren 47 yaşındaki U.G., 1993 yılında boşandığı ancak 1995 yılından itibaren beraber yaşadığı eski eşi M. E.'nin banyoya girmesinin ardından odasında bulunan kızı üniversite öğrencisi 24 yaşındaki S.Ö.E'yi kalbinden bıçakladı. Annesinin ablasını bıçakladığını gören 16 yaşındaki G.P.E., banyoya koşarak babasına haber verdi. Ancak anne G.P.E'yi de sağ dirseğinden bıçakla yaraladı.
BÜYÜK KIZI ÖLDÜ
G.P.E., 8 yaşındaki kız kardeşi B.E.'yi alarak üst katta bulunan komşusuna kaçırdı. Yeniden eve girdiğinde ise babasının da sırt ve karın bölgesinden yaralı olduğunu gördü. Komşuların haber vermesi üzerine olay yerine gelen Bahçelievler İlçe Emniyet Müdürlüğü ve Önleyici Hizmetler Şube Müdürlüğü Bahçelievler Ekipleri de anneyi gözaltına aldı.
Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırılan 24 yaşında S.Ö.E doktorların tüm müdahalelerine rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Yaralanan baba ile küçük kızın ise durumlarının iyi olduğu öğrenildi.
1993 YILINDA BOŞANDILAR
Komşuları, bir otobüs firmasında çalışan M.E. ile U.G.'nin 1993 yılında boşandığını, 1995 yılında U.G.'nin evine geri döndüğü eşinin de çocukların küçük olması nedeniyle eşiyle yeniden barıştığını anlattı. Komşuları ayrıca U.G.'nin şizofreni tedavisi gördüğünü öne sürdü.