BIST 9.896
DOLAR 35,20
EURO 36,65
ALTIN 2.965,13
HABER /  GÜNCEL

Serder Denktaş'tan mini anket

Parti lideri Serdar Denktaş yapılacak mini referandum sonrası tavırlarını belirleyeceğini açıkladı.

Abone ol

KKTC'de koalisyon hükümetini küçük ortağı Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı, Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Serdar Denktaş, partisinin 24 Nisan'da yapılacak referanduma yönelik tavrını 16 Nisan'da resmen açıklayacağını söyledi. Serdar Denktaş, partisinin, 24 Nisan'da yapılacak referandumdaki tavrının, parti içinde yapılan mini referandumun sonuçlarına göre yetkili kurulların değerlendirmesiyle belirleneceğini belirtti. Serdar Denktaş, partisinin 24 Nisan'da yapılacak referandumdaki tavrını belirlemeye yönelik düzenlediği mini referandumunda oyunu kullandı. Burada gazetecilerin sorularını yanıtlayan Serdar Denktaş, gazetecilerin oy doğrultusunu sorması üzerine sadece gülümsedi. ''Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ın tavrının kendi bireysel tavrını etkilediğini, ancak olaya baba-oğul meselesi olarak bakmamak gerektiğini'' kaydeden Bakan Denktaş, DP'nin bir karar vereceğini ifade etti. Halkın ''şakacıktan'' bir iş yapılmadığının farkına varmasını isteyen ve ''24 Nisan'da geleceğimizi şekillendirecek bir karar vereceğiz. Onun için ne kategorik olarak 'hayır' ne kategorik olarak 'evet' noktasına hiç gelmedik'' diyen Denktaş, DP'nin diğer partilerden farkının da bu olduğunu ve Cumhurbaşkanı'nın kuşkularını göz önünde bulunduracaklarını söyledi. Serdar Denktaş, Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ın dün akşam katıldığı bir televizyon programında ''DP'den 'evet' çıkarsa benim için yıkım olur'' sözlerinin anımsatılması üzerine, ''Göreceğiz, partinin tabanının yaklaşımını görmek zorundayız. Baba-oğul meselesi değildir. O açıdan bakamayız, o benim oyumu etkiler, ama partinin tabanının bir kararı olacak'' dedi. Serdar Denktaş, bu kararı yarın akşam veya öbür gün oylar sayıldıktan sonra yetkili kurullarda da değerlendireceklerini belirterek, Annan Planı'nın vatandaşın düşüncesi dışında değerlendirilmesi gereken daha çok yönleri olduğunu ve bunu yapacaklarını söyledi. ''UZLAŞMA METNİ DEĞİL'' Annan Planı'nın son şeklinin bir uzlaşma metni olmadığını ifade eden Denktaş, iki tarafın kendi düşüncelerini ortaya koyarak BM tarafından sonuçlandırılan ve halka sorulmak üzere önlerine konulan, Rum tarafıyla da uzlaşma içinde olmadıkları bir metin bulunduğunu anlattı. Serdar Denktaş, ''Cumhurbaşkanı'nın açıklamaları sizi şahsen etkiliyor mu?'' sorusuna karşılık, şöyle konuştu: ''Kişi olarak beni etkileyebilir. Etkiler de, mutlaka etkiler. İnkar etmeye gerek yok. Beni en fazla etkileyen Türkiye'den ve buradan bazı çevrelerin Denktaş'ın sadece kendini değil aynı zamanda Kıbrıs Türk tarihini de temsil ettiğini göz ardı etmeleridir. Referandumdan belli bir sonuç çıkaracaklar diye Denktaş'a yapılan saldırılar, hakaretler, Kıbrıs Türk halkının tarihine de bir hakarettir, bunu unutuyorlar. Bunlar sadece beni değil Kıbrıs Türk halkının çok büyük çoğunluğunu da üzüyor. Verilen onca mücadeleye, Kıbrıs Türk halkının Türklük mücadelesine hakaret ederek bir yere varacağını zannedenler de aslında bunun farkına varmalıdırlar ki Kıbrıs Türk halkının kendisine hakaret ediyorlar. Bir an önce bundan vazgeçsinler. Bu halk neye karar vereceğini bilir. Gelecek için, kendisi için hangisi daha iyidir, onu da bulabilecek kapasitededir.'' ''HİÇBİR PARTİ TABANINI YÜZDE YÜZ KONTROL EDEMEZ'' Serdar Denktaş, hiçbir partinin referandumda tabanını yüzde yüz kontrol edemeyeceğini kaydederek, her partinin bir tavsiyede bulunacağını, DP'nin kampanya yapmayı düşünmediğini açıkladı. Bazı partilerin ''oldukça hoş'' reklamlarını gazetelerde televizyonlarda gördüğünü kaydeden Denktaş, ''Reklamdırlar unutmayalım. Gelecekle ilgili gerçeklikler değil. Kararımızı verdiğimizde sadece kendi partilimize değil, vatandaşın tümüne bir tavsiyede bulunabiliriz ancak. Bu tavsiyeyi gerekçeleriyle sunacağız ve herkes görmek suretiyle kararını verecektir'' ifadelerini kullandı. Karar ne olursa olsun Annan Planı'nın iyilikleri ve tehlikeleri konusunda geri adımları olmayacağını, her partide olduğu gibi DP'de de ''evet''çiler ve ''hayır''cılar bulunduğunu belirten Serdar Denktaş, şöyle konuştu: ''Çünkü olay sadece siyasi düşünce meselesi değil, 'beni idare edecekleri seçeyim' meselesi değil, kendi geleceğimiz meselesidir. Onun için her partide var bu farklı düşünceler. Bu, insanların partiden ayrılmasını gerektirmez ama parti idarecilerinden farklı düşünebilir, biz o nedenle tabanın görüşünü alıyoruz ki kararı verirken hata da yapmayalım.'' ''HÜKÜMETE ETKİSİ OLMAZ. TALAT'IN BEKLENTİLERİ GAYET DOĞAL'' Serdar Denktaş, partisinin alacağı kararın hükümeti nasıl etkileyeceğini soran ve Başbakan Mehmet Ali Talat'ın kendisine yönelik çağrısını hatırlatan bir gazeteciyi yanıtlarken, şunları söyledi: ''Hükümete etkisi olmaz şimdilik. Sayın Başbakan, ta başından beri 'evet' için uğraşan bir partinin başkanıdır. Birlikte uğraş verdiğimiz bir arkadaşımızdır, bu süreç içinde. Hala o uğraşlar devam ediyor. Süreç bitmiş değil. Hala günün büyük bölümünü bu konuda yaptığımız çalışmalar dolduruyor. Hiçbir zaman bu süreçte bir tıkaç olmadık. Hep bir şeyler üreterek, iyileştirmeler yaparak, zaman zaman ara yol bularak bir çıkış yolu aradık. Dolayısıyla beklentileri gayet doğaldır Sayın Talat'ın, ama farklı bir karar da çıkabilir. Bize göre bu hükümet oluşumunu etkilemez. Ama 24'ünde, 25'inde gerekirse oturur Sayın Talat'la yeniden değerlendiririz, hükümetle ilgili bir konu değil çünkü bu.'' Serdar Denktaş, BM'ye verilmesi gereken Türkiye kökenlilerin 45 bin kişilik listesiyle ilgili çalışmaların son aşamada olduğunu ve yarın akşam listenin BM'ye verileceğini de açıkladı.