Şenol Güneş merak edilenleri cevapladı.. Bordo mavili camiaya umut saçtı.. Başarılı hoca hedeflerini açıkladı.
Abone olTrabzonspor Teknik Direktörü Şenol Güneş, kupada şampiyon ligde de ilk üç sıra içinde olmak istediklerini açıkladı..
Trabzonspor'u çok uzun dönemde marka değeri yükselen, uluslararası arenada yarışan Avrupa'da ve dünyada ses getirmek istediğini sözlerine ekledi..
Güneş, Trabzonspor'a gelişini ve bordo-mavili takımdaki hedeflerini anlatırken camiaya da mesajlar verdi.
Trabzonspor'un ligin 13. haftasındaki Kasımpaşa mağlubiyetinin ardından teknik heyet değişikliği yaşandığını dile getirerek, ''Trabzonspor iyi gitseydi de keşke öyle bir durum olmasıydı. Çünkü antrenör değişiminin Trabzonspor'a yararı değil zararı olabilirdi. Bir antrenörün gitmesi etik bir şey değil. Kulüp için de antrenör için de bu böyle. Bir yola çıkıyorsunuz, kader birliği yapıyorsunuz, şartlar öyle bir gelişiyor ki ayrılmak zorunda kalıyorsunuz. Antrenörün kendi istifa edebilir, kulüp görevine son verebilir, bunların ikisi de doğru bir şey değil'' dedi.
Hugo Broos ile kulübün yollarını ayırmasının ardından kendisinin de maçlarının bittiğini ifade eden Güneş, ''Ben daha önce Güney Kore'ye gelen yönetim kuruluna kulüpte görevde olduğum sürece ayrılmam ama Trabzonspor'un sıkıntısı olmuşsa, ben de boştaysam yardımcı olmaya çalışırım. Tam da böyle bir durum denk gelirse yapacağım tek şey vardı verdiğim sözü çiğnememekti. Temposu, rahatı, huzuru olan bir yerden daha zor zamanı çok sıkışık baskısı olan bir döneme girmiş oldum. Bildiğimiz camiaya, şehire geldiğim için bu zorluklar beni zorlamıyor'' diye konuştu.
''BİRLEŞTİRİCİ OLDUM''
Trabzonspor'a geldiği dönemde durum tespiti yapıp şikayetçi olmak yerine çözüm üretmek durumunda olduklarını kaydeden Güneş, ''O günkü koşullarda moral değerleri bozuktu, puan kayıpları vardı, hocasını kaybetmişti. Önemli sıkıntı vardı, camianın birbirleriyle ilişkilerde kırgınlıklar vardı. Beni sevindiren insanlar bir araya gelmek istiyordu ama birleştirici unsurda bir eksiklik vardı. Ben onları birleştirmek için vesile oldum. Aslında ben hiçbir şey yapmadım. Trabzonspor sevenle, yönetenle, yönetilenle destek olanlar yaptılar. Biz aracı olmaya çalışıyoruz'' ifadelerini kullandı.
Güneş, elinde iyi bir kadronun bulunduğunu ve herkesin iyi niyetle, güzel gözle baktığını belirterek, şöyle konuştu:
''Şu an işler olumlu. Yeterli mi? hayır değil. Yarın sıkıntılar olacaktır, bu sıkıntılar oldu mu bir araya gelip çözüm üretmemiz lazım. İyiye gidende neleri iyi yapacağımızı konuşacağız, sevinçleri paylaşacağız, yarın kötü gitti mi sıkıntıları paylaşacağız. Trabzonspor'un asıl sıkıntıları bu oluyor. Birimler arası kopukluklar var. Hep suçlu aranmış, iş tam ters çevrilmiş. Bir olumsuzluk da seyircisinden kaçan oyuncu, oyuncusunu sevmeyen görüntü içerisinde bir seyirci, yönetim seyirci kopukluğu, oyuncu antrenör, eski yönetici yeni yönetici gibi bu tip dengeler bozuk. Ters gitmesi herkese zarar veriyor. Bu kadar yanlıştan sonra çok iyi dersler çıktığını düşünüyorum. Herkesin bir araya geleceği, konuşabileceği, paylaşabileceği bir döneme girmeliyiz.''
Trabzonspor'da başarı için tek şeyin birliktelik olduğunu anlatan Güneş, ''Bu lafı da iyi kullanmak zorundayız. Bir araya gelmek iştir, asıl iş ondan sonra yapılanlardır. Biz onu yapmaya çalışacağız. İyi yolda gidiyoruz. Yönetim destek veriyor oyuncu kadrosu iyi niyetli, seyirci çok olgun. Bütün bunlar sonuçlarla birleşince bize yardımcı oluyor. Sonuçlar olmasa da bunları yapmak önemli. Bunları yaptığımız için mesafe aldık. Trabzonspor, bugün aldığı saha sonuçlarından çok, uzun dönemde marka değeri yükselen uluslararası arenada yarışan, Avrupa'da ve dünyada ses getiren bir kulüp olmalı. Trabzonspor'dan bu beklenmeli. Türkiye'de bunu zaten daha önce yapmış, bunu harekete geçirmesi lazım.''
''TRABZONSPOR, ŞAMPİYON OLAMADI AMA BÜYÜKLÜĞÜNÜ KAYBETMEDİ''
Güneş, çok kullanılan bir lafın şampiyonluk olduğunu ifade ederek, ''Şampiyonluk bir araç olmalı, amaç değil. Trabzonspor, uzun yıllar şampiyon olamadı ama büyüklüğünü asla kaybetmiş değil. Evet takım olarak bocaladık, sıkıntılar geçirdik. O takımı düzelterek o takımla beraber şampiyonluğu getirerek devam etmemiz lazım. Şampiyon olarak Avrupa'ya çıkmalıyız, orada güzel futbol oynamalıyız. Kendimizi marka değeri olarak iyi sunmalıyız. Uzun vadede oyuncu üretmeliyiz. Türkiye içinden iyi oyuncu alıp burada yarıştırmalıyız, dünyanın her yerini taramalıyız. Avrupa'da, dünyada nasıl kulüpler büyük olmuşsa biz de öyle olmalıyız'' dedi.
Sonuçlardan çok yaptığı işe baktığını vurgulayan Güneş, ''Sonuçlar geliyorsa doğru yaptığımın göstergesi, bazen iyi sonuçlar gelmese de doğruyu yaptığım için vicdanen rahat oluyorum. Bunu daha önce yaşadım. Ben işime hep öyle bakıyorum. Sonuçlar iyi geldi doğru, kötü geldi yanlış değil. Ben yine doğru yapıyorum. Böyle baktığım zaman Trabzonspor iyi yolda. Doğru işleri, ilkeli, prensipli, cesur kişilikli futbol oynayan bir takım yarattığınız zaman burada karşılıklı etkileşim içinde birbirimize gösterebilirsek yolumuz açık. Ama öteki türlü yaptığımızda alacağımız iki kötü sonuçta tekrar aşağı düşürebiliriz. Yanlış iş yaparsınız, şampiyon olursunuz, her şeyinizi de kaybedebilirsiniz. O yüzden ben ilk geldiğimde 'şu sonucu alırız' diye bakmadım. Trabzonspor, hiçbir sonuç alamayabilir ama doğru işi yapıp sonra iyi takım kurup iyi sonuçlar alabilir. Ama bu yıl sonuçların da gelmiş olması işi kolaylaştırıyor. Çünkü moral değerleri artıyor'' ifadelerini kullandı.
Saha sonuçlarının kısa vadede değişime katkısının olduğunu anlatan Güneş, ''Çünkü daha iyi bir gözle bakılıyor. Birbirine kızan, birbirini sevmeyen gruplar oluşacağına, birbirini seven, anlayan, birbirine yardımcı olan birimler olunca, sonuç da gelince evet doğrusu buymuş. Bunu devam ettirmemiz lazım. Maç kaybettik yine bunu böyle yapmamamız lazım. Büyük kulüpler, büyük camialar zaman zaman takılsalar da asla tökezleyip yıkılmazlar. Büyük kulüpler, büyük camialar ayağa kalkmasını bilir. Zaman kaybetmelerimiz oldu. Gereksiz kavgalarla uğraştık, zaman kaybettik. Bunun camiaya, kulübe hiçbir katkısı yok'' diye konuştu.
Trabzonspor'un son yıllarda şampiyonluğu kaybettiği dönemler olduğunu dile getiren Güneş, şöyle devam etti:
''1996'da, 2005 sezonunda kıl payı Fenerbahçe'ye kaybettik. Ziya Doğan döneminde ikinci olduk. Geçen yıl da olabilirdik. Siz işi doğru yaparsanız şampiyon olursunuz. Öyle sene olur ki geçmişte yaptığınız iyi işlerin yanında daha hatalı bir iş yaparsanız yine şampiyon olursunuz. Şampiyonluk dünyanın sonu değil her yolun da açılışı değil. Bir nefes aldırır, rahatlık getirir, ekonomik fayda sağlar, kamuoyundaki havan değişir, olmadığı zaman dünyanın sonu değil. 'Ben şampiyonluk istemiyorum' da kimse diyemez. Hangi oyunu yaparsanız birinci olmak istersiniz. Bunu camia üzerinde baskı unsuru olarak kullanmayı da doğru bulmuyorum. Bu yıl tüm maçları kazansak, rakipler kaybetse, şampiyon olsak istemez miyiz? Bu takımın bu sene şampiyonluğu çok zor, ikinci mi, üçüncü mü olur? Şu an altıncıyız, önce beşe, sonra dörde, sonra bire kadar basamak basamak çıkmak istiyorum, en yukarıya çıkmak istiyorum. Zirveye giden yol var. Orada merdivenler düşün, her basamağı çıkmak isterim. zaman zaman düşsem de çok sert düşmek istemem, bir merdiven geri düşeyim, bir kuvvet alıp tekrar çıkayım. Bu beni mutlu eder, bunun için ilkeli doğru düşüncelerle yola gitmeliyim o zaman işin kolay. Aksi halde bir anda yukarı çıkar, bir anda yere düşerim, biterim. Öyle bitmek istemem.''
''KUPA ŞAMPİYONLUĞU, LİGDE İLK 3''
Güneş, şampiyonluk yarışına bakıldığında Fenerbahçe ve Galatasaray'ın daha önde olduğunu belirterek, ''Bursaspor iyi çıkış yaptı. Kayseri, Beşiktaş da yarışın içinde. Şu anda sıralamada beş takım önümüzde. Eskişehirspor da geliyor, o da aynı şeyi diyebilir. Büyük kulüpler ister istemez bu yarış içinde olmalıdır, olacaktır da. Biz de olacağız. Bu yıl şampiyonluk için puan kayıpları fazla olduğundan bazı şeyleri rahat söyleyemeyebiliriz. Ama belediye maçını kazanıp yukarı çıkmak istiyoruz. Sonra Antalyaspor, Gençlerbirliği maçı var'' dedi.
Ziraat Türkiye Kupası'nda dört takımın kaldığına dikkati çeken Güneş, ''Rakibin büyüğü küçüğü yok, her takımı yenmeliyiz. Avrupa'ya gitmek istiyoruz, çok önemli'' diye konuştu.
''HIDDINK'E DESTEK OLMALIYIZ''
Güneş, Guus Hiddink'in milli takım teknik direktörlüğüne gelmesine ilişkin olarak ise, ''Hayırlı olsun. Milli takım antrenörlüğü boşta kalmış gözüküyordu. Yönetimin takdiridir. Milli takım ülkemizi temsil ediyor, hepimizin takımıdır. O yüzden yönetim kararına saygı duyuyorum. Türk antrenörün görev almasını beklerdik ama karar verilmiş. Verilen karar federasyon yönetim kurulunun verdiği karar. Niye böyle yaptı demek doğru değil. Artık bugünden itibaren Hiddink'e yardımcı olmak durumundayız. Çünkü o milli takımın başındadır. Onun başarısı için buradadır, gezmeye gelmedi. Türkiye'yi Avrupa şampiyonası, Dünya şampiyonasına katıp, istenen sonuçlar alınırsa bundan mutlu oluruz. Ayrıca görüşleriyle, fikirleriyle Türk futboluna katkı yaparsa seviniriz'' diye konuştu.
UMUT BULUT
Şenol Güneş, son dönemlerde attığı gollerle adından söz ettiren golcü oyuncu Umut Bulut'un performansı konusunda ise, ''Bir takım oyunu var. Onun içinde yönetim, hocalar, seyirci, herkes var. Herkes katkı yapıyor. Olumsuzluklar ortadan kalkınca daha da rahat oynadı. Her şeyi Umut yapıyor, biz yapmıyoruz, kötü ya da iyiyi de Umut yapıyor. Bizim görevimiz yardımcı olmak. Her oyuncuya yardımcı olacağız, iyi oynasın, Trabzonspor'u büyütsün diye. Bu oyuncular Trabzonspor'u büyütüyorlarsa devam edecekler, büyütmeyeceklerse olmayacaklar'' ifadelerini kullandı.