Şenol Güneş'i yerden yere vuran tek isim: Ayıptır ya! Manevi çocuğunsa başka yerde kullan
Türkiye, Fransa ile deplasmanda 1-1 berabere kalırken EURO 2020 Avrupa Şampiyonası'na gitmek için büyük bir avantaj sağlarken spor yazarları Şenol Güneş ve öğrencilerini değerlendirdi.
Cem Dizdar: Bir puanın iki takıma yettiği maça savunma güvenliğini öne koyarak çıktı Şenol Güneş. Başlarda işler iyi gidiyor gibi görünse de 20’den sonra top elden gitti! Çünkü topu elde tutacak, tutulan topu efektif dağıtacak biri yoktu sahada. Kimdi acaba? Fransa o andan sonra Okay, Mahmut, Ozan’ı görünmez kılan bir düzene geçince maçın bizim için ağırlık merkezi kaleci Mert ile önündeki Merih/Çağlar ikilisine dönüştü. Topu öne ulaştıramayınca oyun boyu aleyhimize kısaldıkça kısaldı. Ablukanın dağılıp topun Fransa alanına geçmesi için memleketin kaç gündür topa tuttuğu Çalhanoğlu’na ihtiyaç vardı, o girdi ve işler değişti. Hakan etkisiyle ilk devre bir iki kişi ile yapılmaya çalışılan hücumlar 6-7 kişilik ekiplerin işi oldu! Gol yedik gol attık. Dahasını da atabilirdik. Sonunda ise... Dünya Kupası sahibini bir yenip bir berabere kaldık. Artık kendimize bir şey yapmaz isek Avrupa Şampiyonası’ndayız.
Ali Ece: Fransa’yı yendiğimiz ilk maçtaki gibi baskılı alan savunmasıyla başlamamız gerekiyordu. Ya da 4. dakikada Çağlar isimli Türk stoperlik harikasının yaptığı gibi baskı altında driplingle çıkabilme yeteneği ve cesaretini daha fazla tekrarlamamız gerekiyordu. Eksik oyuncularımızın da etkisi ile ilk 45’te bunları fazla yapamadık lakin kalede ahtapot-insan karışımı bir performans sergileyen Süper Mert vardı neyse ki... 30’da aşırı baskı yiyince Şenol hocanın yaptığı kanatları değiştirme hamlesinden sonra 2. yarıya bir defansif orta saha çıkartıp ekstra ofansif oyuncu Hakan Çalhanoğlu ile başlamamız daha çok çıkmamızı sağladı.
Mehmet Demirkol: Şenol Güneş’in ‘set savunmasında beni geçemezler’ fikri Deschamp’ı Ben Yedder’le başlayıp ince işlere yönelmeye itti. Matuidi ve Sissokko’yla hücumu genişlettiler. Coman ve Griezmann ise hücum dinamiğini sağlayan hareketli oyuncular oldu. Çıkamadık. Tolisso arkadan oyunu iyi organize etti. Varane ve Lenglet 20’den sonra bizim yarı sahaya rahatlıkla geçecek ve orada pas yapacak kadar oyuna hakim oldular. Okay, Mahmut, İrfan ve Ozan’ın görev tanımlarını anlamak zordu. 2 çok iyi stoperimizin önünde 4 stoper daha vardı sanki. İyi daralttık ama iyi açılamadık. Açılamayınca da doğal olarak pozisyonlar verdik. Mert güvenilirdi. Merih ve Çağlar da sağlam durdular. 2. yarıda Hakan oyunu değiştirdi. Burak gününde olsa hem onu hem kendisini kahraman yapabilirdi. Fransa risk aldıkça alanlar açıldı ancak pek yararlanamadık. Ama geri düşmüşken yeniden dengeyi sağlamak gerçekten büyük iş oldu.
Erman Toroğlu: Evet, Fransa ile berabere kaldık. 2020 Avrupa Şampiyonası'na katılma yolunda büyük avantaj bir sağladık. Ama ey Şenol Güneş, kulüp takımında Burak'a sahip çıkabilirsin.Ama senin A Milli Takım'da Burak Yımaz'a bu tarz ve bu şekilde 90 dakika tahammül ederek benim sinirimi bozmaya hakkın yok. Ayıptır ya! Manevi çocuğunsa başka yerde kullan! Bizim takımda dün gece maalesef, futbolcular üzerindeki yük eşit dağılmadı. Bir tarafta Çağlar Söyüncü'ye, Merih Demiral'a ve İrfan Can'a bakıyorum... Diğer tarafta Ozan Tufan ile Burak Yılmaz'a bakıyorum. Ayıptır arkadaşlar!. Kendini yere atıyor, hakeme dönüp yalvarıyor. Türkiye'de bu işler oluyor ama Avrupa'da hakemler yemiyor. Allah var Alman hakem 80 dakika bizim aleyhimize hiç düdük çalmadı. Ama sonra adamı sinirlendirdik üst üste sarı kartlarla hakemi de aleyhimize çevirdik başarıyla.