BIST 9.420
DOLAR 34,41
EURO 36,27
ALTIN 2.839,93
HABER /  GÜNCEL

Şener'den 'siyasi etik' dersi

Başbakan Yardımcısı Abdülatif Şener öğrencilere 'siyasi etik' dersi verdi. Şener yoğun istek üzerine Necip Fazıl Kısakürek'in ''Kaldırımlar'' adlı şiirini de okudu.

Abone ol

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı bdüllatif Şener, siyasetçilerin toplumsal güveni sağlayamamaları halinde toplum adına faydalı işler yapamayacaklarını söyledi. Bahçeşehir Üniversitesi'nin ''Siyaset Okulu'' programı kapsamında ''Siyasi Etik'' konulu konferans veren Şener, siyaset yapmaya karar veren bir kişinin aynı zamanda toplumsal sorumluluğa herkesten fazla talip olmaya karar vermiş olduğunu vurguladı. Şener, siyasetçinin ''tabutu kadar insan olmaya isyan eden kişi'' olduğunu dile getirerek, ''İşin özü de budur'' dedi. Siyasi etiğe sahip olabilmek için bazı koşulların şekillenmesi gerektiğini belirten Şener, siyaset yapan bir kişinin özgür kişiliğe sahip olmasının önemine değindi. Siyasetin tek başına değil, birlikte yapılan bir iş olduğunu anımsatan Şener, ''Siyasetçi, birlikte iş yapabilme alışkanlığı kazanmış olmalı. Siyasetçinin kafasına her uymayan konuda isyan etmesi ağlıksızdır'' dedi. Demokratik kültürün de siyaset sürecinde etkili olduğunu belirten Şener, ''İlkelerin olacak ve kendi bildiğinin karar haline gelmesi için mücadele edeceksin. Ancak 'benim dediğim oldu, senin dediğin oldu'nun davası olmaz. Hiç kimse tek söz sahibi değildir'' diye konuştu. Şener, siyasetle ilgili bir başka kavramın da toplumsal güven olduğunu ifade ederek, ''Toplumsal güvenin, bir kez sandıktan çıkması değil, sandıktan çıktıktan sonra da varlığının devam etmesi önemli bir laydır. Siyaset yapanlar toplumsal güveni sağlamazlarsa toplum adına faydalı şeyler yapamazlar'' dedi. Siyaset yapan kişilerin aynı zamanda iyi bir vatandaş ve iyi bir insan olmalarının gerekliliğine işaret eden Şener, siyasetçide bu unsurların bulunmaması halinde toplumsal güven duygusunun da azalacağını anlattı. Siyasetçinin toplumun hakkını koruma görevi bulunduğunu belirten Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Şener, siyasetin yolsuzluktan uzak durması gerektiğini, bunun olmaması halinde ise bir bölüşüm mekanizması olarak algılanabileceğini söyledi. Şener, partilerin prim verdikleri değerlerin önemine dikkati çekerek, siyasi parti çatısı altında bulunan kişilerin davranış biçimlerinin, prim verdikleri değerlerin, algılamada fark yarattığını kaydetti. SİYASETİN TEMEL İŞLEVİ- Şener, toplumsal kültür oluşturmanın, siyasetin en doğrudan ve en temel işlevi olduğunu dile getirdi. Partilerin birbirlerini eleştirmesinin çok doğal olduğunu, ancak eleştirilerin daha köklü olması gerektiğini belirten Şener, ''Kin ve nefret aşılamaya yönelik üslubun tasfiye edilmesi lazım'' dedi. Soruları da yanıtlayan Abdüllatif Şener, ''İktidar oldunuz ama muktedir olabildiniz mi?'' şeklindeki soru üzerine, Anayasa ve yasaların belirlediği yetkileri kullandıklarını söyledi. Siyasi dokunulmazlıklar konusunda düşüncelerinin sorulması üzerine de Şener, milletvekilleri dışında çok geniş bir alanda dokunulmazlıkların bulunduğunu ifade etti. Şener, toplumca kabul görecek nitelikte değişiklik olması gerektiğini kaydetti. Salondaki bir kişinin, ''Cumhurbaşkanlığı'na aday gösterileceğinizi düşünüyorum. Sizin bu konudaki düşünceniz nedir?'' şeklindeki sorusu üzerine de Şener, esprili bir şeklide, ''Böyle bir şey hiçbir yerde yazılıp çizilmedi. Bunu nereden çıkardınız. Bir kelle alınmak istendiğinde o kişiye bir hedef koyarlar ve daha sonra diskalifiye ederler. Söyledikleriniz çok tehlikeli. Ben şu anda bulunduğum görevi yerine getiriyorum'' dedi. Bir katılımcının, ''hükümet üyelerinin çiftçilere, öğretmenlere yönelik olumsuz sözleri olduğunu'' ifade ederek, bu konudaki düşüncesini sorması üzerine de Şener, ''Yanlış varsa, ben yaparsam da yanlıştır. Kullanılan üsluplar daha iyi olabilirdi'' diye konuştu. Şener, hükümetin milli meselelerde gerekli tavrı alıp almadığı yönündeki soru üzerine de Dışişleri Bakanlığı'nın mesaisinin büyük bir bölümünü Kıbrıs meselesine harcadığını, Kıbrıs konusunda zorda bulunan Türkiye'nin, bugün önemli bir mesafe aldığını söyledi. Abdüllatif Şener, soruların ardından salondan gelen istek üzerine Necip Fazıl Kısakürek'in ''Kaldırımlar'' adlı şiirini okudu.