BIST 9.687
DOLAR 35,22
EURO 36,71
ALTIN 2.962,14
HABER /  POLİTİKA

Şener'den şaşırtan Erdoğan iddiası

Türkiye Partisi Genel Başkanı Abdüllatif Şener, kamuoyunu iktidarı acımazısca eleştirmeye çağırdı.

Abone ol

Türkiye Partisi Genel Başkanı Abdüllatif Şener, Libya ve Suriye politikalarında hükümetin kısa sürede farklı tutum içerisine girmekle suçladı. Şener "Acaba bir takım kozları ele geçiren yabancı güçler, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı'nı tehdit mi ediyor?" diye sordu.

TP Lideri Abdüllatif Şener, Konya'da Anemon Otel'de düzenlediği basın toplantısında Türkiye gündemini değerlendirdi. Sözlerine, dış politikadaki sorunlara ve Büyük Ortadoğu Projesi'ne (BOP) değinerek başlayan Şener, BOP'un özünün bölgedeki ülkeleri iktidarsızlığa sürüklemek ve Müslüman ülkelerin iç çatışmalarını körüklemek olduğunu, böylelikle bölgede İsrail'in amaçlarına uygun bir zeminin hazırlanacağını söyledi. Irak'ta halen iç çatışmanın devam ettiğini, Libya ve Suriye'de de aynı durumun baş gösterdiğini vurgulayan Şener, BOP'un aktör ülkelerinin Türkiye ve Katar olduğunu öne sürdü. Müslüman ülkelerin istikrarsızlığa sürüklenmekte olduğunu kaydeden Şener, şunları söyledi:

"Bundan kim kazanacaktır? Türkiye nasıl kanacak? Şu anda bir terslik yok mu? Bu karışık ortamı en fazla arzu eden ve çaba harcayan ülkeler kimler, diye bakıyorsunuz; Sarkozy ile Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Tayyip Erdoğan birlikte, aynı idealler peşinde koşuyor. Bu ne dostluk, bu ne muhabbet, bu ne ideal birliği. Bunda bir terslik yok mu?'

'BAŞBAKAN TEHDİT Mİ EDİLİYOR?'

Libya ve Suriye konusunda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın olaylar öncesinde iki ülkenin liderlerine karşı tutumu ile sonraki tutumunu eleştiren Şener, şunları kaydetti:

'Aradan bir ay geçmeden Suriye aleyhine muhalifleri örgütleyen, temsilcilik açan, Sarkozy ile Katar, İsrail ile işbirliği halinde dengeleri alt üst etmeye çalışan bir politikanın içine gireceksiniz. Burada temel sorun şudur: Bir hafta içerisinde Libya konusundaki görüş değişikliği nereden geldi? Bir ay içinde Suriye konusundaki politika ve görüş değişikliği nereden kaynaklanıyor? Acaba bir takım kozları ele geçiren yabancı güçler, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı'nı tehdit mi ediyor? Bu kadar hızlı, 180 derecelik polikita değişikliği başka türlü olmaz. Üstelik Türkiye'de tartışma, eleştiri ortamını tasfiye ettiniz. Toplumun demokrasiyle ilgili temel gereksinimleri tasfiye oldu. Böyle bir ortam, yöneticilerin, yönlendirilmeye, dışardan şantajlara maruz kalmaya açık olduğu dönemlerdir. Bunun hesabının verilmesi lazım."

Wikileaks belgelerine de değinen Abdüllatif Şener, 'Birilerinin, Wikileaks belgelerinde, Başbakan'ın İsviçre'de 8 tane hesabı var diye yayın yapmış olmasını, dışardan ülke yönetimine yönelik bir tehdit olarak algılamak lazım mı, değil mi? Tehdit yöneltilen kişi sinyali almış olabilir mi? 180 derecelik politika değişikliklerinde bunun etkisi olabilir mi? Var mı? Biz bunları ülkemiz adına sorgulamak zorunda değilmiyiz?" diye konuştu.

MİT YASASI

MİT Yasası'nda yapılan değişikliğin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik düzenleme olduğunu öne süren Şener, demokrasi ve hukuk devletinde keyfi yasa olmayacağını belirtti. MİT Yasası'ndaki değişikliğinin adrese teslim şekilde düzenlendiğini savunan Şener, şunları söyledi:

'Aslına bakarsanız olay sadece MİT'i ve Başbakan'ın görevlendirdiklerini koruma altına almaya da yönelik değil. Aslında Başbakan'ın kendisini koruma altına almaya yönelik bir düzenlemedir. Çünkü oradan sonra kendi görevlendirmeleri ile bağlantılı olduğu için kendisi sorgulanacaktır. Başbakan, kendisinin sorgulanacağı bir safhaya gelen bir süreci kesmek için Meclis çoğunluğuna dayanarak bir yasal düzenleme yaptırmıştır. Böyle bir yasal düzenleme, yasa mantığına uygun değildir. Yasalar genel ve soyut düzenlemelerdir. Özel ve somut, yasa olmaz."