BIST 9.961
DOLAR 35,31
EURO 36,36
ALTIN 3.019,12

Sen bir yalancısın Yiğit Bulut!

CNN Türk'te milyonların gözünün içine baka baka söyledin o yalanı. Benim olan, 2000 yılının 5 mayısında temeli atılan ve senin hayal bile edemeyeceğin bir başarıya ulaşan İnternethaber'e iftira attın!
"Şok telefon görüşmesi bürokratı yedi"
haberiyle yola çıktın Yiğit! İktidara yakın olmakla itham ettin bizi... Öyle olmadığımızı bile bile yaptın bunu. Herkese, tüm siyasilere, tüm medya kuruluşlarına eşit mesafede olduğumuzu bile bile iftira attın bize.
O da yetmedi!
Bizim de bilmediğimiz "bir medya grubu"na malettin İnternethaber'i.
Hem de "iktidara yakın bir medya grubu!"
Hangi grup Yiğit?
Sahibi kim?
Bizim niye bu gruptan haberimiz yok peki?
Açıkla da biz de bilelim!
Bak Yiğit'im, adın Yiğit ama CNN Türk ekranında Yiğit'liğe pek de sığmayan, bir davranış sergiledin! Yaptığın Yiğit'lik değil senin. Bizim orada, bu yapılana "namertlik" diyorlar...
Evet namertlik!
İftira, "namert"lerin en kolay yaptığı şeydir çünkü.
Sen ki, İnternethaber'in doğuşunu bile bile yaptın bunu! . Milyon kere elde ettiğim başarıları gıpta ile izlediğini söylediğin halde, tarafsızlığımızı övdüğün halde milyonların gözünün içine baka baka yaptın bunu.
İnternethaber'in doğuşunu, çocukluğunu, delikanlı dönemini bilen Enis Berberoğlu'nun huzurunda, attığın o iftirayı kanıtla Yiğit! Bunu yapamıyorsan özür dile! Aksi takdirde, İnternethaber'in eli hergün, ama hergün yakanda olacak!
Haydi Yiğit'im göreyim seni!

Politikacılar ve gazeteciler
Mehmet Ali Birand
'la Melih Gökçek'in kavgası malum. Gökçek, Emin Çölaşan'ın yıllarca pişirdiği yemeği, Mehmet Ali Birand'ın önüne koydu geçen gün.
Kanal 7'de Erhan Çelik'le İskele Sancak'ta, Gökçek'le Birand'ın kavgasını irdeledik. Melih Gökçek, farklı bir politikacı. Gazetecilerle barışık değil.
Sürekli kavga ediyor:
-Niye bu kavga?
-Onlar rahat durmuyor.
Gökçek, politikacılar gibi, gazetecilerin de malvarlıklarının irdelenmesinden yana.
İskele Sancak'ta "Siz politikacısınız, Birand ve Uğur Dündar özel sektörde çalışıyor. Size malvarlıklarını açıklamak zorundalar mı? Bu konuda bildiğiniz bir şey mi var?" dediğimde, Gökçek "kimbilir" cevabını verdi!
Melih Bey, ne demek istiyor?
Varsa bir bildiği susmak yerine konuşması gerekiyor!

Aragones gidene kadar
Bursa'dan "Sağlam" bir tokat yiyeceğimiz o kadar belliydi ki. Carlos'un Kocaeli'ye attığı o muhteşem gole nasıl sevinemediysem, Guiza'ın Bursaspor'un kalesini havalandırdığı 4. dakikada da kılım kıpırdamadı.
Aragones
'in yaptıkları, yapacaklarının teminatıydı çünkü. Erken sevinip, sonradan üzülmektense hiç sevinmemek en iyisi.
Birgün önce Galatasaray'a güldük, gittik Bursa'da gömüldük.
Hem de iki dakikada.
Bu olacak iş mi?
Evet olacak iş!
Bu takımın başında Aragones var çünkü. O gidene kadar, yüzümüz gülmeyecek! İyisi mi, ekran karşısına geçmemek, ya da stadın yolunu tutmamak.
Ben öyle yapacağım bundan böyle!

İnternet'te kim önde?
Politikacıların İnternet'e ne kadar duyarlı olduklarını, arama motorlarında rahatlıkla görebiliyoruz.
Google'ın, "haberler" kategorisini tıklıyoruz. İstatistik adına ne ararsanız var. Tayyip Erdoğan'la ilgili bir günde kaç haber yapıldığını mı merak ediyorsunuz, Google haberlerde var.
Şimdi İnternet'te kimin önde olduğunu görelim hep birlikte.
Başbakan Erdoğan bir günde, Türkiye'de ne kadar haber sitesi varsa, tamamında 15 bin 039  kez yeralırken, CHP lideri Baykal, İnternet Medyası'nda 5 bin 129 kez haber olmuş. Devlet Bahçeli ile ilgili yapılan haberlerin sayısı sadece 2 bin 557.
İstanbul'a baktığımızda, Kemal Kılıçdaroğlu 2 bin 072 ile önde. Kadir Topbaş'la ilgili bir günde İnternet'te çıkan haber sayısı bin 925.
Ve Ankara...
Melih Gökçek: 1.837.
Karayalçın     :  1.252
Mansur Yavaş:    787.
Peki, İnternet'te en çok hangi politikacının kişisel web sayfası tıklanıyor?
Onu da haftaya Çarşamba günü yazacağım.