Sakık, Erdoğan'a kendi sitesi aracılığıyla mektup yazdı. Sakık, mektubunda Yeşil ve faili meçhullerle ilgili itiraflarda bulundu.
Abone olÖmür boyu hapis cezasına çarptırılan ve halen Diyarbakır E Tipi Cezaevi'nde tutuklu bulunan PKK terör örgütünün bir zamanlar 'parmaksız zeki' kod adıyla bilinen 2. adamı Şemdin Sakık, Başbakan Erdoğan'a yazdığı mektubu kendisine ait internet sitesinde yayınladı.
Şemdin Sakık, Başbakan Recep Tayip Erdoğan'a 20 Nisan 2009 tarihinde göndermiş olduğu mektubu kendisine ait internet sitesinde yayınladı. Sakık, 'Sayın Başbakanım' diye başlayan mektubunda, sürekli gündeme getirilen pişmanlık yasasının kime, ne oranda yaradığını çok iyi bildiklerini yazdı. PKK'dan ayrılma ve Türkiye'ye getirilme sürecini de anlatan Sakık, Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım ile ilgili şunları yazdı:
"Ben 15 Mart 1998'de örgütten ayrılıp KDP peşmergelerine sığındım. Orada bulunan kardeşim Arif Sakık'la beraber ev kiralayıp sıradan yaşama geçtik. Bu sırada KDP ile Türk yetkililer, Türkiye'ye getirilmemiz için bazı görüşmeler yapıp anlaşmış. 13 Nisan 1998'de başlarında Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım'ın bulunduğu beş kişilik bir ekip bizi Kuzey Irak'tan alıp Silopi'ye getirdi. Silopi'de tutulduğumuz üç saat boyunca öldüresiye dövüldük. Bu sırada birisi işkence gördüğümüz odanın kapısını çalıp içeri girdi ve 'Ankara'dan talimat var, bu kişiler öldürülmeyecek ve en kısa sürede mahkemeye çıkarılacak, onları artık dövmeyin' dedi."
SADECE ÖCALAN'IN KARDEŞLERİNE DOKUNULMADI
Şemdin Sakık mektubunda, "Sayın Başbakanım, dağda olan onlarca insanın kardeşi öldürüldü. Bugün asit kuyularında, tarlalarda bulunan kemiklerin çoğu kardeşi dağda olanlara aittir. Ben dağda olduğum için bir üvey ağabeyim Gaziantep'te faili meçhul cinayete kurban gitti. Ben dağda olduğum için kardeşim Arif'e yapılmayan eziyet kalmadı. Bu ülkede dağa çıkıp da kardeşi zarar görmeyen tek kişi vardır, o da Abdullah Öcalan'dır. Sadece onun kardeşlerine dokunulmadı" ifadelerine yer verdi.
MİLİTANLAR DİZ ÜSTÜ BİLGİSAYAR KULLANIYOR
Sakık mektubuna, ''Sayın Başbakanım, ellerinde silah dağlarda dolaşan militanların anlama sorunu yoktur. Büyük çoğunluğu ya üniversite ya da lise mezunudur, çok azının eğitimi ilkokulla sınırlıdır. Hepsi de Türkçeyi iyi kullanırlar. Hepsi radyo dinler, televizyon izler ve gazete okur. Özellikle son yıllarda, her militan grubu yanında dizüstü bilgisayar taşımaya başladı. Gruplar, bu sayede internete de girebiliyor. Dolayısıyla, pişmanlık yasalarının Eve Dönüş Yasası'nın, özellikle etkin pişmanlığı düzenleyen 221. Madde'nin ne olup olmadığını, kime ne oranda yaradığını yasayı yapanlar kadar iyi biliyorlar'' diyerek sürdürdü