BIST 9.550
DOLAR 34,53
EURO 36,21
ALTIN 3.016,15
HABER /  MEDYA

Selvi'den Zaman'a sert Kabataş yazısı

Kabataş'ta saldırıya uğradığını söyleyen başörtülü kadını yalan söylemekle ima eden Zaman'a, Abdüldakir Selvi'den büyük öfke.

Abone ol

Yeni Şafak yazarı Abdülkadir Selvi, Kabataş gelinine karşı durmakla eleştirdiği Zaman gazetesini zulme rıza göstermekle suçladı.

Kanal D'nin tacize ve şidddete maruz kalmadığını gösteren görüntüler olay oldu. Medyanın bir bölümü başörülü kadını yalan söylemek ve Başbakan Erdoğan'ı da konuyu istismar etmekle suçladı.

Eleştirilere Zaman gazetesi de katıldı. Cumartesi günü o görüntüleri manşetine taşıyan gazete, Zehra Develioğlu'na yüklendi. 

17 Aralık operasyonundan sonra Zaman gazetesiyle kavgaya tutuşan yazarlardan Yeni Şafak gazetesi Ankara temsilcisi Abdülkadir Selvi, Zaman'ın o haberine ateş püskürdü.

 30 saniyede neler oldu?

Türkiye gazetesi yazarı Yıldıray Oğur dünkü yazısında Kabataş görüntüleri için böyle yazmıştı:

17 Aralık’tan sonra tasfiye edilmeye çalışılan Emniyetçilere ve onlara paralel muhabirinin eliyle 9 ay sonra kaydın sızdırıldığı Kanal D’ye kulak verelim:

“19:48:15′de 10-15 kişilik bir başka grup geliyor. Develioğlu’nun yanında 30 saniye kadar duraklıyorlar. Polise göre burada söz dalaşından dolayı bir hareketlilik oluyor. Grup 19.50′de görüntüden uzaklaşıyor. Çevrede yine bir olağanüstülük gözlenmiyor. Kabataş iskelesinin güvenlik görevlileri de normal işlerine devam ediyor.”

Alıcılarınızla oynamayın. O sataşma sesini sadece polisler ve Kanal D’ciler duymuşlar. 30 saniyecik kalabalık yanında kalmış Z.D. ve kızının. Sadece 30 saniye.

Saatlerinizi ayarlayın ve 30 saniyede başınıza gelebilecekleri hesap edin.

Süreniz bitti? Hayatta olanlarla devam edebiliriz.

Üç tane tırnak kadar sıyrık, üç beş tane bilye kadar morluk. Aramızda lafı mı olur. Gezicilerin elinin kiri o. İki tane de küfür etmişlerse 25 yaşındaki bir kadına, zamanın ruhuna vermek lazım.

"Kabataş gelinine ikinci linç" başlıklı köşesinde bu konuyu ele alan yazar, yayınlanan haberler için "Uğradığı iğrenç muamele yetmezmiş gibi bir de yalancılıkla suçlandı. Uğradığı tacizi ispat etmesi istendi. Onun bedeni, onun ruhu, onun psikolojisi sanki bunların deney aracı" diye yazdı.

SİCİLİNİZE BİR SAYFA DAHA EKLEDİNİZ

Hedefinde ise "Hem de İslam'a hizmet iddiası içinde olan bir cemaat tarafından yapılıyor" dediği Zaman gazetesi vardı:

"Eğer başörtülü bir kadına saldırı olursa bunu yazmayan kalemi kırar atarım, o kalemi neyleyim.

Eğer başörtülü bir kardeşime saldırı olursa onu savunmayan dili keser atarım, o dili neyleyim.

Bu benim boynumda bir şeref levhası olarak asılı duracak.

Ya siz... Ya sizler.

Başörtülü olduğu için tacize uğrayan Zehra Develioğlu'nun karşısında durmakla sicilinize bir sayfa daha eklediniz.

ZULME RIZA DA ZULÜMDÜR

Bu sizin boynunuza çan gibi takılacak ve her hareket ettiğinizde çın çın ötecek.

Bu noktada son söz birçok zulme maruz kaldığı halde, zalimlerin karşısında boyun eğmeyen, 'Yaşasın zalimler için cehennem' diyen Bediüzzaman Hazretleri'nin...

Bediüzzaman, Mektubat'ta 28. Mektubun, 'Dördüncü Risale olan Dördüncü mesele' bahsinde, Hud Suresi'nin 'Zalimlere en küçük bir meyil dahi göstermeyin; yoksa ateş size de dokunur' ayetini şöyle izah ediyor: 'Zulme değil yalnız alet olanı ve taraftar olanı, belki edna bir meyil edenleri dahi dehşetle ve şiddetle tehdit ediyor. Çünkü rıza-ı küfür, küfür olduğu gibi zulme rıza da zulümdür. İşte, bu ehl-i kemal, kamilane, şu ayetin çok cevahirinden bir cevherini şöyle tabir etmiştir:

'Muin-i zalimin dünyada erbab-ı denaattir,

Köpektir zevk alan sayyad-ı biinsafa hizmetten'

kabatas.jpg
GEZİ'NİN KABATAŞ ZEHRA DEVECİOĞLU SESSİZLİĞİNİ BOZDU (TIKLA İZLE)

  zaman.20140217082005.jpg

kabataş-zehra-devecioğlu-görüntüleri.jpg
GEZİ'NİN KABATAŞ ZEHRA DEVECİOĞLU GÖRÜNTÜLERİ ÇIKTI (TIKLA İZLE)