HDP eski Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın eşi Başak Demirtaş ve kendisine usulsüz rapor düzenlediği iddiasıyla 2,5 yıl hapis cezası alan Doktor Rezan Buğday, istinaf mahkemesinin bozma kararı üzerine beraat etti.
Abone olYurt dışı ziyaretleri sırasında hasta olmadığı halde usulsüz biçimde rapor aldığı ve aile sağlığı merkezindeki görevli doktorun da muayene etmeden kendisine rapor verdiği iddiasıyla yargılanan Başak Demirtaş ve doktor Rezan Buğday'ın "Resmi belgede sahtecilik" suçlarından 2,5 yıl hapis cezasına çarptırılmalarının ardından, bölge istinaf mahkemesi eksik soruşturma yapıldığı gerekçesiyle kararı bozmuştu.
Sözcü'den Özgür Cebe'nin haberine göre; İstinaf mahkemesi, toplum sağlığı merkezinde görevli doktor Rezan Buğday tarafından düzenlenen 5 günlük raporun, protokol defterindeki kayıtların temin edilerek bilirkişi incelemesi yapılmasını talep etti. Ayrıca, geriye dönük eski tarihli rapor alındığı iddiasına karşı toplum sağlığı merkezindeki sekreterin ifadesinin alınması gerektiği belirtildi. İstinaf, protokol defterinin kim tarafından tutulduğunun tespit edilmesi ve reçete kaydının incelenerek istirahat raporunun hangi tarihte verildiğinin belirlenmesi gerektiğini vurguladı. Eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle verilen mahkûmiyet kararının usul ve yasaya aykırı olduğuna karar verdi.
Yeniden yargılama yapan ağır ceza mahkemesi, Başak Demirtaş'ın Türkçe öğretmenliği yaparken 5 ila 45 gün arasında değişen 8 kez rapor aldığını tespit etti. Demirtaş'ın, rahatsızlığı bulunmadığı halde gerçeğe aykırı rapor alarak eşiyle yurt dışına çıktığı ve bu süreçte rapor düzenlettirdiği ifade edildi. Demirtaş'ın, 15 Aralık'ta Türkiye'ye dönmesine rağmen 14 Aralık tarihli doktor raporu aldığı ve yurt dışında olduğu halde Türkiye'deymiş gibi rapor düzenlendiğine dikkat çekildi. Bu durumun, Demirtaş'ın fiziki muayene edilmeden adına poliklinik girişi yapılarak gerçeğe aykırı rapor düzenlenmesi sonucunda gerçekleştiği iddia edildi.
Mahkeme, toplum sağlığı merkezinden protokol defterlerinin asıllarını talep etti, ancak defterlerin arşivde olmadığı bildirildi. Kamu hastaneleri birliği genel sekreterliği ve halk sağlığı hizmetleri müdürlüğünün birleşmesiyle tüm dokümanların tek çatı altında toplandığı ve bu süreçte arşivlerin taşınması nedeniyle defterlerin bulunamadığı belirtildi. Bu nedenle, usule aykırı rapor düzenlediklerine dair kesin delil bulunmadığını belirten mahkeme, tanık olarak dinlenen ebe, hemşire ve tıbbi sekreterlerin olayla ilgili bilgi sahibi olmadıklarını kaydetti.
Mahkeme, somut olayda maddi gerçeğe ulaşarak adaleti sağlamak ve suçsuzluk karinesini gözetmek adına, sanığın cezalandırılabilmesi için suçun kesinlikle ispat edilmesi gerektiğini vurguladı. Şüpheli veya tam olarak aydınlatılamamış iddiaların sanık aleyhine yorumlanarak mahkûmiyet hükmü kurulamayacağı, ceza mahkûmiyetinin kesin ve açık bir ispata dayanması gerektiği ifade edildi. Toplanan delillerin bir kısmına dayanılarak diğer kısmının göz ardı edilmesiyle ulaşılan kanaatin yeterli olmadığı belirtildi.
Mahkeme, şüpheden sanık yararlanır ilkesine dayanarak, Başak Demirtaş ve doktor Rezan Buğday'ın suçlu olduklarına dair yeterli delil bulunmadığından beraatlerine karar verdi. İki sanığın vekille temsil edilmeleri nedeniyle 29.800'er lira vekâlet ücreti ödenmesine de hükmedildi. Ancak, duruşma savcısı karara itiraz ederek istinaf mahkemesine başvurdu.